İşte Turizm
Türk turizmi kıyaslanacak ise Tunus'la kıyaslanmalı... Mayorka ile... Yunan adaları ile kıyaslanmalı...
Turizm patladı mı, patlamadı mı? Türkiye'ye gelen turist "fakir" mi, yoksa "paralı" mı?
Turizm gelirlerindeki artış, beklenenin altında mı, üstünde mi?
Turistik tesislerimiz "ucuz" mu, "pahalı" mı? Turizm Bakanlığı, otellerin fiyatlarına müdahale etmeli mi, etmemeli mi?
Bir süredir "bunlar" konuşuluyor.
"TV tartışmalarına" konu oluyor.
"Gazete köşelerinde" yer alıyor.
Turizm Bakanı Erkan Mumcu'ya sorduk:
- Durum nedir?
- Yazacak mısınız?
- Evet.
- Hay Allah razı olsun.
- Niçin?
- Yazmadan önce benim de görüşümü alma ihtiyacını duyduğunuz için.
Baktık, Bakan "dertli."
"Neden dertlisiniz" dedik.
Mumcu:
"Bazı arkadaşlarımız turizmi yazmış olmak için... Köşelerine "yazarımız yıllık izninin bir bölümünü kullanıyor" anonsunu koymamak için... Adet yerini bulsun diye turizm yazıları yazdılar da, ondan dertliyim.
TIRMANIŞ
Erkan Mumcu:
- Durum gayet iyi... Çok çok iyi.
- Rakamları rica etsek.
- İşte rakamlar, işte göstergeler... Turist sayısı bakımından da, turizm gelirleri bakımından da, bütün zamanların en iyi dönemini yaşıyoruz.
Bakan'ın "tabloları" çok.
"Bu köşeye sığmaz."
Ancak...
Grafikler "sürekli tırmanışı" gösteriyor.
TURŞU
"Yazılan, çizilen, tartışılan" bir konu da "otel fiyatları."
- Ne diyorsunuz Sayın Bakan?
- Allah diyorum.
- Neden?
- Bir taraftan "serbest piyasa ekonomisi" "diyorlar, bir yandan da bana dönüp "otel fiyatlarını belirlememi" istiyorlar... Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu.
Erkan Mumcu "bu konuda da" çok dertli. İşte sözleri:
- Yani pancar taban fiyatını belirler gibi, otel fiyatlarını da mı hükümet belirlesin?.. Fiyat, piyasada oluşur...
ZENGİN TURİST
- Sayın Bakan, bize gelen turist para harcayan sınıfından mı, yoksa elini pek cebine atmayan takımından mı?
- Bana turist profilini soruyorsunuz.
- Evet.
- Ben turistin nereden geldiğini söyleyeyim, gerisini siz yorumlayın.
- Turist nereden geliyor?
- Günü birlik gelen... Komşu ülkeden sabah gelip, akşam dönen turist sayısında azalma var... Gelen turistin yüzde 74'ü OECD ülkelerinden... Yani zengin ülkelerin insanları... Bu çok olumlu bir gelişme.
REKOR
Bakan'ın "çok çok önemli" diye vurguladığı bir başka konu:
- Turistin ortalama konaklama süresi uzadı... On günün üstüne çıktı... Şimdi size bir başka gösterge vereceğim.
- Nedir?
- Turizmde büyüme hızı göstergesi... Büyüme müthiş... Bu bir dünya rekoru.
- Kaynak?
- İşte kaynak... Dünya Turizm Örgütü... Öylesine bir dünya rekoru ki... Türk turizmi, Amerikan dergilerine kapak olmaya başladı.
ELMA, ARMUT
Turizmle... Turizm Bakanı ile ilgili "yazılarda, TV konuşmalarında" bazı kıyaslamalar var.
Bu kıyaslamalara... Tablolara bakınca...
"Eleştirilecek hususların da olduğu" görülüyor.
- Ne diyorsunuz Sayın Bakan?
- İyi ki sordunuz... Bu konuda eleştiri getirenler "yanlış kıyaslamalardan" yola çıktıkları için, "yanıltıcı tablolar" doğuyor.
- Doğrusu nedir?
- Doğrusu şu... Türk turizmi eğer kıyaslanacak ise Tunus'la kıyaslanmalı... Mayorka ile... Yunan adaları ile kıyaslanmalı... Aksi halde... Elma ile armut birbirine karışır.
KAYIT DIŞI
- Sayın Bakan, turizm sektöründe kayıt dışına yönelme gözlüyoruz.
- İtiraz etmiyorum.
- Önlem?
- Önlem şart... Ama bir hususa dikkatinizi çekmek istiyorum.
- Nedir?
- İşletmeler neden kayıt dışına yöneliyor.
- Daha fazla kazanmak için.
- Sadece o nedenle olsa, derhal önlem, sert önlem diyeceğim... Ama başka bir neden daha var.
- Hangisi?
- Yunanistan'da KDV yüzde 4, bizde yüzde 18... Bunlar, paket programa yansıyor. Buna benzer pek çok farklılık var... Adam biraz da, ayakta durmak için, uluslararası rekabete dayanabilmek için kayıt dışına kaçıyor.
ÖNYARGI
Erkan Mumcu:
- Apo olayına rağmen... İki depreme rağmen... Turizmde büyük bir başarı elde edilmiş... Ama yine de sanki benim özür dilemem isteniyor.
- Kim istiyor?
- Klasik az okumuşlar... Yani "bizden adam olmaz... Biz bir şey yapamayız" diyenler... Önyargılılar.
REHBER
Baktık Bakan biraz "sinirli."
Sakinleşmesi için ona bir "Gezi Rehberi" armağan ettik.
Karadeniz rehberinde, Giresun'dan bahsedilirken... "...... Milli Mücadele yıllarının Abdullah Çatlı'sı Topal Osman Ağa'nın mezarı" da anlatılıyor.
Borçka'dan bahsedilirken ise "üç yıldızlı Demirkol Hotel'deki Nataşa'ların medeni, güleryüzlü, canayakın oluşlarından."
Bakan başladı gülmeye.
Öylesine güldü ki...
"Ne düşündüğünü bile" söyleyemedi.