kapat
27.07.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

banner
Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

www.euronet-tr.com
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
SEDAT SERTOĞLU(ssertoglu@sabah.com.tr )

Merak (3)

Elimde değil merak ediyorum.. Geçmişinde radikal İslam'dan kesitler görülen, referansının İslam olduğunu söyleyen, seriatçılarla içli dışlı olmuş bir ismin, Türkiye'yi yönetmeye talip olması, merakımı daha da artırıyor..

Recep Tayyip Erdoğan'dan söz ediyorum..

Ailesini merak ediyorum..

Çocuklarını hangi para ile ABD'de eğitime gönderdiğini merak ediyorum..

Kadınların dövülmesi (hafifçe) konusunda ne düşündüğünü merak ediyorum..

Erdoğan geçenlerde "Yaptıklarımız yapacaklarmızın teminatıdır" dedi.. Gel de merak etme.. Çünkü geçmişte yaptıkları hiç de parlak seyler değildi.. Şöyle bir hatırlayın geçmişi.. Size sadece birinden örnek vereyim; Taksim'e cami yapılması kavgasını..

Ekonomiyi nasıl işleteceğini merak ediyorum.. Çünkü faize karşı..

Servetini merak ediyorum.. Mal beyanında bulunmasını bekliyorum.. Bir insanın zengin olması ayıp değildir.. Zenginliğin kaynağı belli olduğu sürece tabii..

Kaçak yapılanmayı serbest bırakıp bırakmayacağını da merak ediyorum.. Çünkü kendisi kaçak bir katta oturduğunu söylemişti..

Erbakan'ın bu hayırsız öğrencisinin, merak edilecek o kadar çok yönü var ki.. Ama gel gelelim, hayırsız öğrenci, kendisine yöneltilen sorulara cevap vermiyor.. Acaba gerçek yüzünün ortaya çıkmasından mı korkuyor? O yüzden mi susma hakkını kullanıyor dersiniz?

Bir insan bir ülkeyi yönetmeye talip olursa, onu, kendi dünya görüşü çizgileri içinde yönetmeye talip olmuş demektir.. Tayyip Erdoğan'ın dünya görüşünü merak ediyorum.. Çünkü dünya görüşü değiştiyse, Erbakan'dan oy calması mümkün değil.. Değişmediyse, bu kesimin pastası ortada.. İki partiye az geldiği gibi, ikisini de barajın altında bırakabilir.. Kaldı ki, Erbakan'ın, bu yaptıklarını Erdoğan'ın yanına asla bırakmayacağını biliyorum..

Erdoğan şimdi herkesin, toplumun her kesiminin oylarına talip olduğunu söylüyor.. Özal benzeri bir söylem.. Tutar mı? Tutmaz.. Çünkü Erdoğan, asla rahmetli Özal değildir.. Yıl da 1983 değil, 2001..

Geçmişinde, kendisi gibi düşünmeyenlere en ufak hoşgörü göstermemiş olan bir kişilik çizen Erdoğan'ın, şimdi onları da saflarına çağırması ne kadar inandırıcı olur? Neredeyse sıfır derecesinde bir inandırıcılık..

Ekonomi, dış politika, iç politika, din, eğitim, MGK, Atatürk ilkeleri gibi konularda tek söz etmiyor.. Sonra herkesi kendi yanına çağırıyor..

Gazeteciler bu soruları sordukları, şeffaf olmasını istedikleri zaman da, Tayyip yandaşları sadece küfür ediyor.. Çünkü onlar da bilmiyor efendilerinin ne düşündüğünü.. Bilmeyince de, her cahilin yaptığı gibi, küfür ediyorlar.. Cehaletlerini küfürün arkasına sığınarak saklamak isteyen bir takım salaklar bunlar.. Bu çağda hâlâ ümmet zihniyeti taşıyanlardan, başka ne beklenir zaten?

Tayyip Erdoğan'ın çıkacağı ilk TV programını merakla bekliyorum.. Bundan kaçış yok.. Sonunda çıkacak.. Gazeteciler suya sabuna dokunan sorular soracak, o cevaplayacak.. Onun için de, bu programın çanak TV kanalında yapılmaması lazım.. Erdoğan'ın bütün siyasi geçmişi sorgulanmalı.. Eski Erdoğan ile yeni Erdoğan'ın farkı varsa, bu da ortaya açık seçik çıkmalı..

Korkunun ecele bir faydası olmuyor.. Takke bir gün mutlaka düşüyor.. Eteklerdeki taslar dökülüyor..

Hamama giren terler.. Tayyip Erdoğan da girdiği siyaset hamamında terleyecek.. Hem de çok terleyecek.. Küfürler ise, bu terlemeyi önleyemeyecek...


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır