Ölüm, güzel ölüm...
İngiltere'de 'Diana ayları' başladı. 1 Temmuz doğumgünü, 29 Temmuz evlilik
yıldönümü ve 31 Ağustos ölüm yıldönümü. Diana-manya, sonuna kadar!
Seksin artık tabu olmadığının farkında mısınız? İngiltere'de bir hafta dikkatli bir şekilde TV programlarını takip etmeniz, popüler dergi ve gazetelere şöyle bir göz atmanız, çok satan kitapların arka kapaklarını okumanız ve listelerdeki şarkıların ne söylediğine bakmanız yetecektir.
Seks, bir süredir tarihinin en özgür dönemini yaşıyor.
Cinsiyet kimliklerinin ve pratiklerinin ne kadar zengin olduğunu yalnızca kitaplardan, filmlerden ya da dedikodu haberlerinden değil de, açık oturumlardan, medyada karşımıza çıkan gerçek hayat hikayelerinden, dahası birinci ağızdan ünlülerin kendi öykülerinden öğrenebiliyoruz. Popüler kültür seksi dört bir yandan üzerimize salıyor. Doğrudan fark etmesek de, birçok şey eskisi gibi bizi korkutmuyor, hatta şaşırtmıyor bile.
Kimlik farklılıklarından, deneyim çeşitliliğine, sapkınlıklara kadar, seksin her boyutu hakkında konuşabiliyoruz. Seks tabu değil. Ama ya ölüm?
ASIL TABU ÖLÜM
Ölüm tabu statüsünü hâlâ koruyor. Ölümü nedense tüm çıplaklığıyla konuşamıyoruz. Bir İngiliz reklamında, siyah takım elbise giymiş iki adam arabayla bir yere gidiyorlar. İkisinin de suratı asık. Birisi gülmemek için sürekli dudağını ısırıyor. Bir süre sonra diğer adam da dayanamayıp kahkahaları basıyor. Gülmekten kırılan adamlar gidecekleri yere varıyorlar.
Bir cenaze ve arabanın arkasında da bir tabut. Reklam, arabada dinledikleri radyo kanalına ait.
Bir başka örnek. İngiltere'de de popüler olan Amerikan dizisi Friends'in bir bölümünde Monica hayatı boyunca nefret ettiği bir akrabasının ölüm haberini alınca mutluluktan deliye dönüyor. O hafta bir dergi, bu sahneyi örnek göstererek dizinin kimi zaman ne kadar "düzeysiz" olduğunu yazıyor.
Birçok ünlü, röportajlarında seks hayatlarıyla ilgili çok özel ayrıntıyı rahatlıkla anlatabiliyor. Ama ne zaman ünlü birinin bir yakını öldükten sonra ne kadar rahatladığını duyduk ya da okuduk?
Popüler kültürün hayatın herhangi bir alanını 'hafifleştirme' gibi bir özelliği var. Ama ölüm bu anlamda en az dokunulan konulardan biri. Bunun da çok basit bir nedeni var. Ölüm güzel değil. İnsanlar da güzel olmayan şeyleri etraflarında görmek istemiyorlar.
'PRENSES' ENDÜSTRİSİ
Tabii pop kültürün es geçemeyeceğimiz, ölümü 'güzelleştiren', 'şık' bir hale getiren önemli bir yanı da var: Birini ölümüne sevmek, ölümünden sonra daha da sevmek. Eğer yaşasaydı Prenses Diana 40. yaş gününü kutlayacaktı, bu ay içinde de 20. evlilik yıldönümünü (yaşasaydı evli olmayacağı ayrı bir konu).
İngiltere'de Diana'yı hatırlamanın bir yıllık sermayesi 40 milyon pound.
Temmuz ve Ağustos "Diana" ayları. 1 Temmuz doğumgünü, 29 Temmuz evlilik yıldönümü ve 31 Ağustos ölüm yıldönümü.
Şu anda müze haline getirilen Diana'nın Althorp'daki aile evi, üç yeni odayla geçen hafta ziyarete açıldı. TV kanalları "Diana-manya"yı sonuna kadar kullanabilmek için birbirleriyle yarışıyor. Channel 5'in Diana'nın problemli hayatını anlattığı bir saatlik belgesel 1.7 milyon kişi tarafindan izlendi. ITV'nin "Sıcağı Sıcağına"sı "Tonight with Trevor McDonald"ın Diana'nın erkek kardeşi Earl Spencer'la yaptığı röportajı beş milyondan fazla seyirci çekti. Gene ITV'nin dört bölümlük Diana portresinin her bölümünün izleyicisi altı milyonu geçti. Channel 4 ve BBC1'ın Diana belgeselleri ise Diana ve Charles'ın evlilik yıldönümünde seyirci rekoruna hazırlanıyor.
İngiliz dedikodu dergileri OK! ve Hello!, Diana'ya ayırdıkları sayfalarla satışlarını geçen hafta 20 bine çıkardılar. Diana'nın gelinlikli porselen bebekleri 2700 pound'dan satılıyor. Prenses'in zamanında yolladığı kutlama kartları ise 1000 pound'a kadar alıcı buluyor.
Ölümle başa çıkmanın, ölümü düşünmenin farklı yolları var. Pop kültürün bize sunduğu yöntemlerden biri de ünlülerin zamansız ölümleri. Şimdilik cennetin kapı aralığından göz atabiliyoruz. Belki yakında cehennemi de bu kadar yakın hissedebiliriz.
emrah_guler@hotmail.com
EMRAH GÜLER
|