kapat
21.06.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Guncel Veri
 

GAP'ı tuz 'gapacak'!


Urfalı suyu bulunca şaşırdı. Ne kadar su verirsem, o kadar ürün alırım deyip toprağı suya boğdu. Sonuç: Tuzlanma ve çoraklık...
GAP'a tam 14.5 milyar dolar harcadık. Bölgeyi kaldındırmak için, yabancı ülkelere borçlanmayı da, cari açığı da göze aldık. Şimdi GAP, Güneydoğu'ya yavaş yavaş refahı getiriyor. Yıllarca yoksulluktan, susuzluktan başka söz edilmeyen yörede artık, kızların çeyizlerine katılan Broadway'ler, metrekaresi 1 milyarı bulan tarlalar, 10 bin dolara fırlayan başlık paraları konuşuluyor. Şanlıurfa ve Harran ovalarından bereket fışkırıyor. Kuru tarımda bir dönüm topraktan 60 dolar kazanan çiftçinin eline, şimdi en az 250 dolar geçiyor. Bu 250 doları, 450 dolarla kadar çıkarmak mümkün.

Ama her zamanki vizyonsuzluk nedeniyle, bu refah yerleşmeden bölgeyi terk edebilir. Sebep tuzlanma. Bol suyu bulan toprak, 4 metrelik mısırlar armağan ediyor Urfalı'ya. Ama her yıl topraktaki tuz da katlanarak artıyor. Tuz, ürünün düşmanı. Çoraklaşmayı da beraberinde getiriyor. GAP Bölge Müdürü Erkan Alemdaroğlu, bu illeti şöyle anlatıyor:

"Bu çoraklaşma, sadece Harran Ovası'na has ve 20 bin hektar alana yayılmış durumda. 5 bin hektarı fazla tuzlu. Bu alanda verim sıfır. Ortalama 80 hektarda bir çiftçi var. Demek ki 600 çiftçinin durumu kötü. 15 bin hektarlık bölge yıkama ile bir şekilde çok kolay temizlenebilir. Ama yıkama yapılabilmesi için atık, yani bitki tarafından emilmeyen suyun direnaj kanallarıyla Suriye'ye akıtlaması gerekiyor ki, en büyük sorun bu. Suriye bu suyu istemiyor. Bu yüzden de direnaj sistemleri çalışmıyor."

ÇÖZÜM ANKARA'DA
Kısacası GAP yeniden kuraklıkla karşı karşıya. Bu kez su var ama, bereketi kaçıran tuz her geçen gün toprakları teslim alıyor. Bire on verim beklerken kuraklıkla karşı karşıya kalan köylünün hali içler acısı. Sorunun çözümü Ankara'da bitiyor. Yani siyasi. Ama suç sadece devlette değil. Bol suyu bulan Urfalı, ha babam de babam su basıyor tarlaya. Sekiz kez sulanacak pamuk 23 kez suya boğuluyor. Sanıyorlar ki ne kadar sularsan, pamuk o kadar bol olacak, mısır ağaç olacak. İşin aslı ise tam tersi. En fazla su basılan tarlada, mısır da ağaç oluyor, pamuk da. Ama üzerinde tek bir koza, tek bir koçan olmaksızın. Elde avuçta ise kala kala tuz kalıyor.

Köyün en güzeli
Şimdi hatalar en aza insin, köylü daha da bilinçlensin diye GAP İdaresi'nin öncülüğünde, "Önder Köy Projesi" gerçekleştiriliyor. Bu yıl ilk. Sonra, her yıl bir önder köy ilan edilecek. Hizmetin alası bu köye akacak. Sonuçta o köy diğer yüzlerce köye de örnek olacak. Bu yılın ilk adayları Tahılalan ve Uzunyol köyleri kıyasıya rekabet içinde. Proje için canla başla uğraşan Harran Kaymakamı Halil İbrahim Akşit'le birlikte bu iki köye konuk olduk. Böylece bir yandan devlet erkanı içinde olmanın o garip havasını soluduk, diğer yandan ayrıntılarda gizli güzelliklerin farkına vardık.

İlk durak Uzunyol Köyü'ydü. Urfa'nın o kavurucu güneşi altında saatler öncesinden bizi bekleyen köylülerin, köye girişimizdeki alkışları, sanki "Selamsız Bandosu"ndan bir kareydi. Tıpkı sonrasındaki izzet ikram yarışı gibi... Hepsi takım elbiseli, kravatlı devlet tarafı gölgede, çoğu poşulu köylü ise güneşin altında... Tam ortadaysa muhtar. Görüntü buydu ama, en azından Kaymakam'ın Urfa için ter döktüğünü bilmek, huzursuzluğumuzu aldı götürdü.

MİNE ŞENOCAKLI

www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır