- Yangını gördüm... Hemen telefona sarıldım... Önce helikopterler geldi, ardından itfaiye.

İstanbul'daki Çiftkurtlar Otomotiv'in eski satış müdürü Akil Arslan:

- Sporkent'te evim var... Yangını gördüm, koştum... Bir anda herkes imdada yetişti.

Bodrum, Gölköy, Türkbükü, Gündoğan, Torba, Ortakent, Konacık itfaiyeleri...

Tatil sitelerine su satan "tankerciler."

"Köylüler."

Tabii Bordum Kaymakamı... Emniyet Müdürü... Jandarma Komutanı, olay yerinde "komuta merkezini"" anında kurmuşlardı.

Tatil köylerinin, otellerin, sitelerin yöneticilerini toplamış.

"Yangın çıkmaması için neler yapılacağı..."

"Yangın çıkması halinde kimin, nasıl hareket edeceği" konularında herkesi eğitimden geçirmiş.

Eğer dünkü Gölköy yangını ucuz atlatıldıysa..

"Bölgedeki Belediye Başkanları... Muhtarlar... Site müdürleri" ve diğer yöneticilerin eğitim görmeleri sayesinde.

O nedenle yangın "güneye... Ormana doğru" ilerledi.

Rüzgâr "batıya doğru" esseydi...

"96 haneli" Sporkent yok olmuştu.

Yangın yerinin denize uzaklığı ise "bir buçuk kilometre."

Helikopterlerden biri "gölden su taşıdı."

Diğeri "denizden."

Eğer bu iki helikopter "yangına müdahale etmekte" gecikselerdi...

"Nelerin olabileceğini" düşünmek bile istemiyoruz.

- Yavuz Bey yangın kontrol altına alındı... Soğutma çalışmalarımız sürüyor.

Gündoğan'dan Ayhan Dökmecioğlu "yangın yerinde" anlattı:

- Geçen yıl Turgutreis'te orman yangını çıkmıştı... Yangını çıkaran çocuğa sordular... Neden yaptın diye... Çocuk saf saf demez mi ki "helikopterlerin gelmesi için... Helikopterleri seyretmek için."