Win-Türkçe
ASCII

Sayın Başkan...

Serdar Bilgili'nin Show TV'de Şansal Büyüka ile yaptığı röportajı izledim. Sayın Bilgili, "Güçlüyüz, ayaktayız" dedi. Hayır, doğru değil. Şu anda yönetim ve futbol takımı ne güçlü, ne de ayakta. Yönetimin parasal potansiyelini hepimiz biliyoruz. Futbol takımının yarısından çoğu satılıyor veya takasta kullanılacak. Demek ki, silbaştan yeni bir takım oluşturulacak. Bu durumda güçten nasıl söz edilebilir?

Sayın Bilgili, "Gelecek sezon her zaman olduğu gibi yine şampiyonluğa oynayacağız" diyorsunuz. Peki nasıl olacak bu iş? Hem para yok, hem de takımın yarısı. Yoksa bu yönetim ve Daum sihirbaz mı?

Büyüka'nın, "Göreve Avrupa lideri Beşiktaş parolasıyla talip oldunuz" hatırlatmasına, Bilgili'nin "Hedefimizde en ufak sapma yok" yanıtı da çok ilginçti.

Pembe hayâlleri bırakın

Sevgili Başkan, pembe hayâller kurmaktan ne olursunuz artık vazgeçin. Hangi hedeften söz ediyorsunuz? Beşiktaş yıllar sonra Avrupa'da hiçbir kupada yok. Taraftar idari yapılanmaya ISO 9001'e, internet sitelerine bakmaz. Onlar öncelikle futbol takımlarıyla gurur duymak isterler.

Diyorsunuz ki, "Yabancı transferini yeni yeni öğreniyoruz." Hayır, işte bu itiraf hiç olmadı. Madem geçen sezon bilmiyordunuz, neden bilenleri işbaşına getirmediniz? Hiç değilse bilenlere danışamaz mıydınız? Borcun bu boyutlara ulaşmasını, milyon dolarların sokağa atılmasını ve yaşanan sportif rezaleti, "Kusura bakmayın, o zaman toyduk. Şimdi öğrendik" gibi komik bir mazeretle geçiştiremezsiniz. Ayrıca altını çizerek vurguluyorum, şu anda yine öğrenememişsiniz. Yabancı futbolcu transferinde Daum emrediyor, siz körü körüne yerine getiriyorsunuz. Bin kez yazdım, yine vurguluyorum, dünyada böyle uygulama yok.

Sevgili Başkan, "Mart'ta göreve talip misiniz" sorusuna da, "Koltuk sevdalısı değilim. Hizmet edebileceğim yerde varım" yanıtını verdiniz. Sizler genç, dinamik, çağdaş, kültürlü kimselersiniz. Bizim amacımız, bağcıyı dövmek değil, sadece üzüm yemek. Artık hata yapma lüksünüz yok.