  
Tren kaçarken
Geçtiğimiz perşembe ve cuma günleri, Bremen Üniversitesi'nde "350 profesör ve araştırmacı" biraraya geldiler.
Ve ortaya "şu soruyu" attılar:
- Amerika ne yapmak istiyor?
İki gün tartışıktan sonra...
"Şu sonuca" vardılar:
- Soğuk Savaş bitti ama... Amerika hâlâ Avrupa'daki ağırlığını sürdürmek istiyor... Bunun için de... Avrupa'nın en iyi beyinlerini Amerika'ya kazandırmak için projeler üretiyor... Bilgi yoluyla, Avrupa'ya meydan okuyor.
***
Bremen'de "daha önce" bir Amerikan üniversitesi kurulmuştu.
Bu üniversitenin mütevelli heyetinde Amerikalı ve Alman siyaset adamları da var.
"Son zamanlarda" Amerika, atağa geçti:
Almanya'da "üç üniversite daha" kurdu.
Frankfurt'ta.
Stuttgart yakınlarındaki Schwabisch G. Münd kentinde.
Ve Hannover'de. (Bu üniversitenin mütevelli heyetinde Almanya Başbakanı Schröder bile var.)
***
Bremen'de 350 profesör ve araştırmacının katıldığı toplantıda konuşuldu ki:
* Amerika'da doktora yapan her iki kişiden biri, ABD doğumlu değil.
* Kırk bin Alman şu anda Amerika'da eğitim görüyor.
* Amerika en iyi beyinleri daha okul çağındayken görüp, kendi ülkesine kazandırmak istiyor.
***
Bremen toplantısında "şu sonuca" varıldı:
- Eğitime daha çok önem verelim... Genç beyinlerimize sahip çıkalım.
Zaten Avrupa'da bir süredir bu konuda "önlemler" alınıyor.
Örneğin...
Almanya "beyin göçünü önlemek için" on milyar marklık bir fon ayırdı.
***
Avrupa'nın ürettiği bir başka politika... Aldığı bir başka önlem de şu:
"Avrupa Vakfı" kuruldu.
Almanya, Fransa, Belçika, Lüksemburg, Hollanda, İtalya gibi ülkeler "vakfın üyeleri."
Vakıf Başkanı ise:
Lüksemburg Cumhurbaşkanı.
Vakfın amacı:
Bir "ortak üniversite... Avrupa Üniversitesi" kurmak.
Öğrenci üniversiteye örneğin İtalya'da başlayacak... Fransa'da devam edecek... Diplomasını Almanya'dan alacak.
Böylece...
"Birkaç dil bilen... İyi beyinler" yetiştirilecek.
Bunlar "Amerika'ya kaptırılmayacak."
***
Amerika eğitim yoluyla "yeni kolonilere yelken açarken..."
Avrupa, eğitim konusunda "Amerika ile arasındaki açığı" kapatmaya çalışırken...
Biz ne yapıyoruz?
Dünya "teknolojiye dayalı bir ekonomik düzen" kurarken, Osmanlı "treni kaçırmıştı."
Şimdi "bilgiye dayalı bir ekonomik düzen" kurulurken de biz treni kaçırıyoruz.
***
Dünyanın otuz ülkesinde insanımız yaşıyor.
Avrupa'daki Türk nüfusu "üç buçuk milyon."
Ama biz Almanya'da bir "Türk Üniversitesi" kuramıyoruz.
Polonya kurdu, Güney Amerika kurdu, Romanya kurdu... Diğerleri kurdu.
Biz de kursak...
Kuracağımız üniversitede "en az kırk ülkenin insanı" eğitim görse...
Olmaz mı?
Sakın kimse "para yok" demesin.
Bu iş, para işi değil, "akıl işi, ufuk işi, proje işi."
|