PKK kendini yok ediyor
Bölücü örgütün elebaşı Abdullah Öcalan'ın yakalanmasından sonra PKK'da çözülme süreci iyice hızlandı. Örgüt içi muhalifler tek tek öldürülmeye başlandı
Kanlı örgüt PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan'ın 16 Şubat 1999'da Kenya'da yakalanması ile birlikte PKK içinde "ayrışım" adı altında bir tasviye süreci başladığı belirtildi. İstihbarat kaynaklarından alınan bilgilere göre, Abdullah Öcalan'ın 1 Eylül 1999'da aldığı "Türkiye'deki örgüt kadrolarının yurt dışına çekilmesi ve silahlı eylemlerin durdurulması" kararına ve örgütteki keyfi uygulamalara karşı çıkan muhalifleri tasviye için infaz çalışmaları son dönemlerde yoğunluk kazandı.
SÖZDE BAŞKANLIK KONSEYİ KARARI
PKK'dan kaçan ya da teslim olan teröristlerden alınan bilgilerde örgüt içinde hızla bir çözünmenin yaşandığı ortaya çıktı. Teslim olan teröristlerden alınan bilgilere göre, 21 Mayıs 2001'de Tunceli'nin Yeşilkaya köyü Derikhasan mezrasında cesedi bulunan Kader kod adlı Mahmut Arda'nın sözde Başkanlık Konseyi'nin talimatı doğrultusunda öldürüldüğü belirlendi. Mayıs ayının ilk günlerinde örgütten ayrılan Mahmut Arda'nın, öldürülme nedeninin, örgütün bölge sorumluları ile irtibat kurmaması, PKK'nın sözde strateji değişikliğine karşı çıkaması ve örgüte muhalif olan Tunceli bölgesi eski sorumlularından Kazım kod adlı Hamili Yıldırım ile birlikte hareket etmesi olduğu bildirildi.
ÖRGÜT İÇİ KANLI MÜCADELE
Türk istihbarat birimleri yaptıkları araştırmalarda PKK içinde çok büyük bir mücadelenin yaşandığını da saptadı. Sözde PKK Başkanlık Konseyi'nin Mayıs 2001'de aldığı karar ise bunun ön önemli kanıtı. Bu kararda, "Başkanlık Konseyi ve Parti Meclisi kararlarını hiçe sayarak hareket eden muhaliflerin eylemleri, örgüt stratejisine büyük zarar vermektedir. Son dönemde Tunceli ve Erzurum kırsalında faaliyet gösteren Hamili Yıldırım ve yandaşları ile Avrupa alanındaki bazı muhalif kadrolar, ikazlarımızı dikkate almamakta direniyorlar. Hamili Yıldırım ve yandaşları ile aralarında eski Merkez Komite üyelerinin bulunduğu hainlere yönelik infaz süreci acilen uygulamaya geçilmeli" deniliyor.
Mahmut Arda, Ermenistan Erivan sorumlusu Murat Bayun'un ve Almanya'da Doktor Rodi kod adlı Rodi Demirkapı'nın bu karar doğrultusunda infaz edildikleri ortaya çıkarıldı.
YAYINLAR HEDEF GÖSTERİYOR
PKK'nın yayın organları da sözde Başkanlık Konseyi'nin aldığı kararı yayınlayarak örgüt içinde hedef gösteriyorlar. Bu yayınlarda, "Kuzey Irak, İran ve Avrupa alanında üstlenen bazı kadrolar, PKK ve Öcalan'ı reddediyorlar. Bu çeteler, PKK'nın mücadelesine zarar veriyorlar. Mahmut Kılınç, Nejdet Buldan, Selahattin Çelik, Ayhan Çiftçi, Zeki Öztürk, Hüseyin Topgider, Hatice Yaşar, Selim Çürükkaya ve kardeşi Sait Çürükkaya bunların başında yer alıyor" denilerek hedefler duyuruluyor.
Bu yayınlardan hemen sonra Azman kod adlı Zeki Öztürk'ün Erivan'da evinin önünde silahlı saldırıya uğraması ve ağır yaralanması bunun en önemli örneği. PKK eski Merkez Komite üyesi Selehattin Çelik'in ve Şemsettin Önal'ın dövülmesi ise diğer örnekler. PKK'nın bu şiddet yanlısı tutumu hem sempatizanlarından hem de uluslararası kuruluşlardan da tepki görüyor.
|