kapat
06.06.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Finansbank

 
OKAY GÖNENSİN(ogonensin@sabah.com.tr )

'Üçüncü yol'a onay

Avrupa'da son dönemde yapılan seçimlerin hemen hepsinde belli "sürprizler" yaşandı. Avusturya'da neonazi parti bir "çıktı", bir "indi". İtalya'da Berlusconi'nin kazanacağı "büyük olasılık" olarak görülüyordu, fark yaptı. Fransa'daki yerel seçimlerde, iktidar döneminde başarılı bulunan Sosyalist Parti'nin büyük zaferi bekleniyordu, öyle olmadı.

İngiltere'de ise yarın, sonucu çok önceden belli bir seçim yapılacak. İşçi Partisi seçimi büyük farkla kazanacak ve Tony Blair ikinci kez başbakan olacak.

"Üçüncü yol" kavramını, yıllar önce Anthony Giddens ortaya atmıştı. Giddens'a göre, sosyal-demokrat sol, ideolojik takıntılarına sıkışmıştı, neo liberalizm ise büyük rüzgârıyla sosyal değerlerin tümünü yok ediyor, büyük kitleleri fakirleştiriyordu. Giddens'a göre bu ikisinin arasında bir "üçüncü yol" bulunması gerekiyordu.

Blair, ilk dört yıllık başbakanlık döneminde bu yolu büyük ölçüde buldu. "Ben sosyalist değilim" diyecek kadar cesur davranan Blair ile birlikte, Avrupa'nın en köklü solcu partisi artık "New Labour" diye adlandırılmaya başlandı.

Bayrak 'tam pempe' ama...
İngiliz Marksistlerinin eski bir esprisi son günlerde yine tekrar edilmeye başlandı. "Kızıl bayrağı fazla yıkadık, rengi pembe oldu." Blair, İşçi Partisi'nin Marksist kanadını da iyice ufaladı, bugün söylenen "Bayrağı, Blair tam pembe yaptı" sözüne partinin eskileri artık gülmüyor.

İngiliz İşçi Partisi, tarihinde çok önemli liderlerle defalarca iktidar oldu, ama hiç iki dönem üst üste iktidar olamadı. Blair bu "geleneği" de bozmuş olacak.

1997'de İşçi Partisi'nin seçimi kazanması tam bir "sürpriz" olmuş ve Blair seçmene "hiçbir vaatte" bulunmadan başbakan olmuştu.

Tony Blair'in sevmeyeni çok, partisinin eskileri kendisinden "nefret" ediyor; halkın önemli bir kesimi de "medyatik" oyunlarından hoşlanmıyor. Bu seçim kampanyası için reklam harcamasının 100 milyon dolara ulaşması da tepki konusu oldu.

Ama İngiliz seçmenin yüzde 50'si kesin olarak Blair'e oy verecek.

"New Labour" iktidarı geçen dört yılda, siyasi alanda üç önemli reform yaptı: İskoçya ve Galler'e özerklik verildi, yerel meclislerle yerinden yönetimlerin güçlenmesi sağlandı ve "antipatik" Lordlar Kamarası'nın yapısı değiştirildi.

Yetişkin işsiz 1 milyondan az
Blair'in yarınki seçimi kazanmasının garantisi ise ekonomik gelişme ile birlikte en yoksul kesimlerin durumundaki önemli iyileştirmeler oldu.

Thatcher dönemindeki özelleştirme programlarına aynen devam eden, hatta Muhafazakâr Parti'nin cesaret edemediği alanları da özelleştiren Blair'in iktidarı döneminde enflasyon yüzde 2'ye çekildi, faizler sabit kaldı.

Daha fazla vergi almak için üst gelir gruplarının üzerine gidilmedi, bu kesim de korkutulmadı, tedirgin edilmedi.

Buna karşılık işsizlik oranı büyük çapta düşürüldü, bütün ülkedeki işsiz yetişkin sayısı 1 milyonun altına indi. En düşük emekli maaşı 600 dolar düzeyine çıkarıldı.

Vergi indirimleri yoluyla en fakir 2.5 milyon ailenin 1.5 milyonu aylık 1.300 doların üzerine çıktı. Asgari ücret iki kat artırıldı.

İngilizler bu nedenlerle, yarın yine Blair iktidarının 4 yıl daha sürmesi için oy verecekler.

 
Ekonomik programın başarıya ulaşacağına inanıyor musunuz?

Evet
Hayır

 


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır