kapat
06.06.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

itsakiss
 

Beyaz Enerji'de tahliye


Beyaz Enerji davasının 9 tutuklu sanığı "çete oluşturmak" suçundan tahliye edildi. Ancak "rüşvet alma" suçlamasıyla tutuklulukları sürdüğü için serbest kalamadılar
Yaklaşık 6 aydır Türkiye gündemine oturan Beyaz Enerji davası dün start aldı. Ankara 1 No'lu DGM'de "çete kurmak ve bu çeteye yardım etmek" suçlarından hakim karşısına çıkan 10 sanıktan tutuklu olan 9'u tahliye edildi. Ancak, yine Beyaz Enerji kapsamında "rüşvet ve ihaleye fesat karıştırma" suçlarından tutuklu oldukları için cezaevinden çıkamadılar.

Savcı Talat Şalk'ın haklarında dava açtığı 15 sanıktan, "çete kurmak" suçundan yargılanan 10 sanık dün yargılanmaya başladı. Duruşmaya tutuklu sanıklar TEAŞ eski Genel Müdürü Muzaffer Selvi ve yardımcısı Ünal Peker, TEAŞ Yönetim Kurulu eski üyesi ve Devlet eski Bakanı Birsel Sönmez, Enerji Bakanlığı eski Müsteşar Yardımcısı Mustafa Mendilcioğlu, Enerji İşleri eski Genel Müdürü Osman İlhan ile Yardımcısı Yavuz Gürsoy, Hidroelektrik Santraller eski Daire Başkanı Hasan Hüseyin Çoğalan, işadamları Nuri Doğan Karadeniz ve Erhan Aygün ile tutuksuz sanık Mehmet Vehbi Bilgin hazır bulundu.

ERTELEME TALEBİNE RET
Duruşmaya Beyaz Enerji operasyonunu yürüten ve iddianameyi hazırlayan savcı Talat Şalk yerine Savcı Hakan Kızılarslan katıldı. Kızılarslan, 1 No'lu DGM'nin daha önce verdiği kararla davanın çete dışında kalan suçlar açısından Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildiğini ve 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin de bütün suçlardan yargılamanın DGM'de olması gerektiğine ilişkin karar verdiğini anımsattı. Kızılarslan, uyuşmazlığı Yargıtay'ın çözeceğini ifade ederek, yargılamanın Yargıtay'ın kararına kadar ertelenmesini talep etti. Sanık avukatlarının da destek verdiği bu talep reddedildi.

İddianameyi özetleyen Kızılarslan, TEAŞ ve Enerji Bakanlığı'nda bürokratlarca iki ayrı çete oluşturulduğunu ve sanık işadamlarının da bu çeteye yardım ettiğini belirtti. Kızılarslan, Yamula Barajı, Batman Gezer Santral ihalesi, Gökçeada, Alaçatı, Çanakkale, Mazıdağı Rüzgar Enerjisi santralları ile Kırıkkkale Doğalgaz Çevrim Santralı ve nükleer enerji santrali ihalelerinde yolsızlık yapıldığını iddia etti.

40 BİN DOLAR MASRAFI
İddianame özetinin ardından sanıkların savunmalarına geçildi. Jandarmadaki ifadesinin baüskı altında alındığını iddia eden Muzaffer Selvi, jandarmada 7 gün boyunca 7 saat uyku uyumadığını belirterek "Ne olduğunu anlamadım. Hatta Ulucanlar Cezaevi'ne gittiklen sonra da 1 ay ne olduğunu anlamadım" diye konuştu. Selvi, Birsel Sönmez'den Yamula Barajı ihalesi sırasında 150 bin dolar rüşvet aldığı iddialarını reddederek, "Birsel Bey'den ortak yargılandığımız bir davada mahkeme masrafları için 40 bin dolar aldım" dedi. Selvi, TEAŞ içinde çete oluşturdukları iddiasını reddetti.

33 BİN DOLAR BORÇ ALDIM
Sanık Ünal Peker ise Yamula Barajı ihalesi sırasında Birsel Sönmez'den rüşvet almadığını, sadece emekli olduktan sonra kurmayı planladığı iş için 15 bin dolar borç aldığını iddia etti. Peker, Doğan Karadeniz'den aldığı 18 bin doların da borç olduğunu savundu. Peker, jandarmada tehdit edildiğini iddia etti ve eski ifadelerini kabul etmedi.

Birsel Sönmez de, baskı altında verdiğini iddia ettiği eski ifadeleri reddetti. Sönmez, Yamula Barajı ihalesinde Demir Enerji şirketinden aldığı rüşveti kurum içinde dağıttığı iddialarını da yalanlarken "Muzaffer Selvi'ye ortak yargılandığımız bir davadaki mahkeme masrafları için 40 bin dolar, Ünal Peker'e de yazıhane açması için 15 bin dolar verdim" dedi.

JANDARMADAN PLAKET
Karadeniz Enerji Şirketi'nin sahibi Nuri Doğan Karadeniz ise rüşvet verdiği iddialarını reddederken; ENKA'da çalışırken ölen bir işçinin ailesine ev alınması için Selvi'ye 40 bin dolar verdiğini ifade etti. Karadeniz, bu para için "sosyal yardım" derken, Ünal Peker'e de iş kurması amacıyla 18 bin dolar borç verdiğini söyledi.

Kuzey Irak sınırında iş yarken jandarmaya 60 bin dolarlık yardım yaptığını belirten Karadeniz, "Silahlı Kuvvetler'den bölgede yaşanan terörün azalmasına katkıda bulunduğum için plaket aldım. Haksız yere yitirdiğim itibarın iadesi için tahliye ve beraat istiyorum" diye konuştu.

OYÇOKLUĞUYLA TAHLİYE
Diğer sanıklar da, ifadelerinde kendilerine yöneltilen suçlamaları reddettiler.

Saat 10.55'te başlayan ve yaklaşık 7 saat süren duruşma sonunda Savcı Kızılarslan, Erhan Aygün ve Nuri Doğan Karadeniz'in tahliyelerine, diğer tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini talep etti. Mahkeme Başkanı Mehmet Orhan Karadeniz, sanıklardan Hasan Hüseyin Çoğalan, Erhan Aygün ve Nuri Doğan Karadeniz'in oybirliği ile tutuklu diğer 6 sanığın ise kendisinin muhalefeti nedeniyle oyçokluğu ile tahliyelerine karar verildiğini açıkladı.

Duruşmayı izleyen sanık yakınları kararı, sevinçle karşıladılar. Ancak sanıklar "rüşvet alma ve verme, ihaleye fesat karıştırma, görevi kötüye kullanma" suçlarından tutuklu oldukları için bu suçlardan dolayı cezaevinde kalacaklar.

Katip tek celsede kurtuldu
Beyaz Enerji soruşturmasını yürüten DGM Savcısı Talat Şalk'ın katibi Yücel Topsakal hakkında iddianameyi sızdırdığına dair delil bulunamadığı gerekçesiyle beraat etti

Beyaz Enerji davasının görüldüğü Ankara 1 Nolu DGM'de bu dava başlamadan önce ilginç bir duruşma görüldü.

Beyaz Enerji operasyonunu yürüten Savcı Talat Şalk'ın katibi Yücel Topsakal, iddianameyi Hürriyet Gazetesi muhabirlerine vermekle suçlandığı davanın ilk celsesinde beraat etti. Yücel Topsakal'ın yargılandığı davanın duruşması 15 dakika sürdü.

Topsakal, mahkemede verdiği ifadede suçlamayı reddederken, iddianamenin kayıtlı olduğu disketin şifresini kendisi ile birlikte DGM Başsavcısı Cevdet Volkan ve Savcı Talat Şalk'ın da bildiğini söyledi. Katip Topsakal, iddianamenin basına sızdığı gün saat 19.30'a kadar Devlet Güvenlik Mankemesi binasında kalmasının nedenini ise şöyle açıkladı:

"Başsavcımız (Mesai olmadan bu iş bitmez) dediği için o gün mesaiye kaldım. O saate kadar çalışarak dizin pusulasını hazırladım."

Mahkeme, Topsakal'ın iddianameyi sızdırdığına dair yeterli delil olmadığı için beraat kararı verdi.

ERSÜMER'DEN SUÇLAMA
Enerji eski Bakanı Cumhur Ersümer, 15 gün önce TBMM'de basına sızdırılan iddianamedeki bazı satırların kasıtlı olarak değiştirildiğini belirterek, "Bundan amaç, katibin beraatini sağlamaktır" demişti.

SANIK YAKINLARI SEVİNDİ
Duruşma süresince DGM Binası'nın içinde ve dışında geniş güvenlik önlemleri alındı. Sanıkları mahkemeye getiren jandarmanın yanı sıra bir grup sivil jandarma görevlisigörev yaptı. Sanıkların duruşma salonuna elleri kelepçesiz getirildiği görüldü. Sanıkları savunmak üzere 15 avukat duruşmaya katılırken, çok sayıda sanık yakını da duruşmayı izledi. Duruşma sonunda tahliye kararı üzerine sanıklar ve yakınları çok sevindi.

Şalk da "hatalı" bulundu
Beyaz Enerji Operasyonu'ndaki tavrı nedeniyle İçişleri Bakanı Sadettin Tantan görevden alınırken, aynı operasyon nedeniyle ANAP lideri Mesut Yılmaz'la çatışan Ankara DGM Cumhuriyet Savcısı Talat Şalk da "suçlu" bulundu. Beyaz Enerji iddianamesini hazırlayan Savcı Şalk hakkında, siyasilerle girdiği diyalog ve dava ile ilgili beyanları nedeniyle Adalet Bakanlığı başmüfettişince yürütülen soruşturma raporu dün tamamlandı. Adalet Bakanlığı başmüfettişi, Şalk'ın büyük hatası olduğu, bu nedenle görev yerinin değiştirilmesine karar verilmesi gerektiği görüşünü savundu. Rapor, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün başkanlığını yaptığı Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na sunuldu. Talat Şalk'ın görev yerinin değiştirilmesi cezası verilip verilmeyeceği HSYK tarafından kararlaştırılacak. Savcılar ve hakimler hakkında 'ihraç' cezasından sonra en ağır ceza görev yeri değişikliği gösteriliyor.

 
Ekonomik programın başarıya ulaşacağına inanıyor musunuz?

Evet
Hayır

 

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır