kapat
05.06.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Finansbank

 
OKAY GÖNENSİN(ogonensin@sabah.com.tr )

Kirlenmenin altı üstü

Yaygın kanaat "kirlenme"nin en alttan en yukarıya uzandığı, hemen bütün kurumları kapladığı şeklindeyse, durum gerçekten "kritik"tir. O zaman herkes herkesten kuşkulanmaya başlar. Çünkü "kirlenme" gündelik yaşamın her köşesinde kendini göstermektedir. Kanaat kesinleşir: "Gördüğümüz buysa; daha görmediğimiz, gizlenen kimbilir neler vardır!"

Bu "tepe" noktadır. Ve hâlen biz "tepe" noktadayız. Bu nokta "kuru-yaş" ayrımının yapılamadığı noktadır.

Yolsuzluklar ve kirlenme konusunda bütün dünyada yapılmış olan iki çalışma bulunuyor. Bunlardan biri "PriceWaterhouseCoopers" imzasını taşıyor. Bu çalışmada 35 ülke ele alındı ve bu ülkelere, yaşanmakta olan "yolsuzluk" olaylarına göre notlar verildi. Bu sıralamada Türkiye; Çin, Rusya ve Endonezya'nın arkasından "dünyanın en kirli dördüncü ülkesi" oldu. Endonezya'nın kirlilik puanı 75, Türkiye'nin 74, beşinci Güney Kore'ninki 73.

Yüzde 36 fazla vergi!
Bu çalışmada "yolsuzluğun", topluma maddi faturası da hesaplanıyor ve Türk halkının bu nedenle yüzde 36 daha fazla vergi ödediği belirtiliyor. Yani Türk insanının çalışıp kazandığının üzerinden ödediği her 3 lira verginin en az 1 lirası yolsuzluk çarkları içinde uçmaktadır.

Tranparency International adlı kuruluşun 2000 yılı raporundan da aşağı yukarı benzer bir sonuç çıkıyor. Bu çalışmada 10 puan alan ülkede hiç "kirlenme" olmadığı ya da yok sayılacak kadar az olduğu belirtiliyor. Türkiye, Transparency International'ın 99 ülkede yaptığı araştırmanın sonucuna göre 3.6 puanla 54'üncü sıradadır. Bu listede Çin 59, Rusya 83, Endonezya 97'inci sırada.

İki araştırmanın sonuçları birbirini tutmaktadır ve Türkiye ikisinde de "fena halde kirli" bölümünde yer almakta.

Kirli isen eğitim hayal!
Transparency International'ın çalışmasında büyük ihracatçı ülkeler, şirketlerinin diğer ülkelerdeki faaliyetleri açısından da değerlendirilmiştir. Sonuç "kirliler" açısından daha da acıdır. Kendi ülkelerinde "temiz" kalmak zorunda olan kuruluşlar "kirli" ülkelerde iş yaparken "koşullara uymaktadır". Türkçesi, rüşvetle iş yapmaktadırlar.

Bir üçüncü liste daha var, orada da ülkeler bütçelerinden eğitime ayırdıkları paya göre sıralanıyor.

Bütçelerinde eğitime yüzde 3'ün altında pay ayıran en alttaki 25 ülkenin kirlilik notları 4'ün altındadır. En "kirli" ülkeler eğitime en az yatırım yapan, gençlerin eğitimine en az önem veren ülkelerdir.

Ve Türkiye bu ülkelerden biridir. Halkın ödediği vergilerin üçte birinin "kirlenme" nedeniyle buharlaştığı ülkelerde eğitimin kalitesi de aşağı yukarı aynıdır. Vergilerin üçte biri "okul, yol, su, elektrik" olarak geri dönememektedir.

Maalesef Türkiye bu noktada durmakta, hatta her gün biraz daha gerilemektedir.

 
Ekonomik programın başarıya ulaşacağına inanıyor musunuz?

Evet
Hayır

 


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır