Entelektüel camiada fena halde aşık
Sol kesime bomba gibi bir aşk düştü. Üstat İlhan Selçuk ile Sarp Kuray'dan hummalı bir şekilde boşanan Ayşe Emel Mesçi sıcak günlere 'sıcak bir aşkla' başladılar
Biri Türk solunun aydın yazarı, usta gazeteci İlhan Selçuk... Diğeri, tiyatrocu, bir devrim-sürgün kahramanı ve Dev-Genç'in eski üyesi Sarp Kuray'dan olaylı şekilde boşanan Ayşe Emel Mesçi... Bu iki ismi buluşturan ise 'bir aşk' oldu... İnsan haklarının, laikliğin yılmaz savunucusu Selçuk ile Mesçi'nin aşkı henüz çok taze... Tabii ki bu 'aşk' sol kesime ve medya dünyasına adeta bomba gibi düştü... Çünkü, yılların usta kalemi Selçuk, eşini yeni kaybetti. Mesçi ise önce dava arkadaşı sonra eski kocası olan Sarp Kuray'ın oyuncu Nur Sürer'le evlenmesini uzun süre kabul edemeyen, bunun için hukuk savaşına giren solun kaybeden kadını... İçinde birçok hikayeyi barındıran bu aşkın yankıları ise çok uzun süreceğe benziyor.
HAPİSTE TANIŞTILAR
Hayatına İlhan Selçuk'la yeni bir sayfa açan Ayşe Emel Mesçi'nin olaylı boşanması çok yazıldı, çok çizildi... Ama Sarp Kuray'la onun aşkı tam bir hikayeydi...
1971... Ayşe Emel ile Sarp, Dev-Genç'in aktif üyesiydi. İkisi de 12 Mart'ta hapse girdiler. Hapise girene kadar birbirlerini tanımıyorlardı. Ama Sarp, mahkumlar arasında boyu posu ile Ayşe'nin hemen dikkatini çekti. Sarp'ın da Ayşe... Sarp'ın arkadaşları tünel kazıp kaçmayı düşünürken o Ayşe'yi kaçırmayı düşünüyordu... Ancak ikisi de özgürlüğü kavuşunca ayrı hayatlara koştular. Ayşe, Adana'ya gidip, Yılmaz Güney'le birlikte film çevirmeye başladı. 'Duvar' filmiyle de adını duyurdu. Kuray ise davasına devam etti. Yolları Yılmaz Güney'le yeniden buluştu. İkisi de o dönem hapse giren Güney'in serbest bırakılması için bildiri dağıtıyorlardı. Ve 'devrim arkadaşlıkları' aşka dönüştü. 23 Haziran 1975'te evlilikle noktalandı. İki kızları oldu. 80'lerin sonunda Türk solunda bölünmeler ve kargaşalar dönemi başladı. Ve Sarp Kuray, düzene karşı verdiği mücadele için 'Vur' emriyle aranmaya başlandı. 1980 Mayıs öncesi Ayşe ve kızları hemen ardından da Sarp Kuray yurtdışına kaçtı. Bu sürgün 1993'te bitti; yurda 'merhaba ' dediler.
AŞK ÜÇGENİ...
Olaylar da beraberinde başladı. Bu evliliğin arasına oyuncu Nur Sürer girdi. Ayşe, Sarp ve Nur Sürer aşk üçgeni pembe dizileri aratmayacak bütün öğeleri barındırdı; aşk, kin, ihanet, gözyaşı... Sonunda, Ayşe ile Sarp boşanma kararı verdiler. 16 Ağustos'ta boşanmak için başvurdular.
Duruşmanın 1 Kasım tarihinde olduğunu bilen Ayşe, Fransa'ya gitmeden önce avukatı Ali Yaşar'a vekalet verdi. Ancak, Nur Sürer'le hemen evlenmek isteyen Kuray, davayı öne almak istedi ve avukatla birlikte tanıdık hakime gittiler. Hakim kabul etmeyince Kuray ve avukat ikinci davayı açtılar. Bu olaylardan Ayşe Mesçi'nin hiç haberi olmadı. Ve Mesçi ile Kuray, 27 Eylül 1994 yılında boşandılar. Fransa'dan döndüğünde boşandığını gören Mesçi avukat Yaşar'a dava açtı; hilleli boşandığını iddia etti. Ama davayı kaybetti. O dönem Mesçi, kimilerine göre terk edilen kadın, kimilerine göre de fırsatçı olarak değerlendirdi. Tarihe kaybeden kadın olarak geçen Ayşe Emel Mesçi'nin kalbi 7 yıl aradan sonra üstat İlhan Selçuk için atıyor...
Saç saça, baş başa boşandılar
Sarp Kuray, ikinci evliliğini büyük aşkı Nur Sürer'le yaptı. Ancak Ayşe Emel Mesçi ile boşanma kavgası üç yıl gündemden düşmedi
Ayşe Emel Mesçi ile Sarp Kuray 27 Eylül 1994 tarihinde boşandılar ama kavgaları gündemde uzun süre kaldı. Eski eşi Sarp Kuray'nın yeni karısı ve aynı zamanda meslektaşı Nur Sürer'i bir türlü kabul edemeyen Ayşe Emel Mesçi, üç yıl adliye koridorlarında gidip geldi...
MEYDAN DAYAĞI
Ancak üç yılın sonunda davayı kaybetti. Mesçi'ye bu konuda arkadaşları da yardım etti. 1994 yılında DİSK'in bir kampanyası için düzenlenen bildiri dağıtma etkinliğine Nur Sürer de katılmıştı. Aynı etkinliğe katılan Mesçi'nin arkadaşı İnsan Hakları Derneği yöneticilerinden Hale Kıyıcı, karşısında Sürer'i görünce kendini tutamadı ve üzerine atladı. Herkesin ağzının bir karış açık kaldığı meydan kavgasında, Sürer'i kimse Kıyıcı'nın elinden kurtaramadı. "Onu elimizden alamazsın" diye bir yandan bağırıp bir yandan da saldırısını sürdüren Kıyıcı zorlukla yatıştırıldı. Saçı başı dağılmış halde kalan Sürer, arkadaşları tarafından teskin edildi. Tartışmalar devam etse de Sürer ile Kuray 1 Kasım 1994'te nikah masasına oturdu.
|