Neydi seneler senesi, vatanını milletini çok seven o zevattan dinlediğimiz nakaratlar; şöyle bir hatırlayın:
"Bu yaptığınız vatana ihanettir" diye suçladılar iki lafın başında... "Son Türk devletini yıkmak için uğraşıyorsunuz" diye kükrediler.
"Devletin milletiyle bölünmez bütünlüğünün tehdit edildiğini" söylediler en olmadık zamanlarda...
Şimdi yaptıklarına bakın: Türkiye tarihinin en ağır krizlerinden birini yaşıyor.
Halk kan ağlıyor.
Milyonlarca insan işini, malını, mülkünü, evini, dükkânını, sermayesini, gelecek güvencesi diye bir kenara koyduğu parayı kaybediyor. İşsiz ve çaresiz insanlar depresyonunun pençesinde kıvranıyor; bugün işi olanlar, yarın daha mı kötü olacak stresi içinde kalp spazmları geçiriyor.
Kaybımız zaten büyük. Korkumuz daha da kötüsünün olması...
Ve bu felâketten bu kadarla kurtulmak için yapmamız gereken şey apaçık ortada. IMF'e verilen sözleri tutmamız, programı uygulamamız şart...
Ama bakıyorsunuz, birkaç adam, tek şansımız olan bu çıkışı da tıkamak, koskoca bir ülkeyi göz göre göre iflas çukuruna itelemek için elinden geleni yapıyor. Daha dün imzalanan programı, orasından burasından deldirmeye uğraşıyor. Programda açılan her delik, piyasaları allak bullak edip korkulan ikinci felâketi yaklaştırıyor.
Ama onlar hiçbir şeyi umursamıyor.
Öylesine aldırmaz, öylesine sorumsuzca davranıyorlar ki, sanki bu ülkede yaşamıyorlar; sanki onların bu ülkede dikili bir ağacı yok, çocukları geleceklerini bu ülkede kurmayacak; bu ülkede yaşamayacaklar.
Siyasi ihtirasları o kadar gözlerini döndürmüş ki, krizin daha da ağırlaşması pahasına kendi minnacık çıkarlarını korumak için, ülkeyi koca bir yangının içine iterken zerre kadar acımıyorlar.
"Son Türk devleti"nin göbeğinde patlayacak olan bombanın fünyesini çekerken hiç elleri titremiyor. Üstelik de bunu, vatandan, milletten, devletin yüksek menfaatlerinden en çok bahsedenler yapıyor.
Ben vatan millet edebiyatını hiç sevmem.
Ama bilmiyorum, eğer vatana ihanet bu değilse başka nedir...
Tüyü bitmemiş yetimlerin hakkı başka nasıl yenir... Doğmamış çocukların geleceği daha nasıl karartılır...
"Son Türk devleti"nin çanına ot tıkamak için daha ne kötülük yapılabilir...