
Biz mahkm muyuz?
Ekonomiyi batıran krizlerde sorumsuz söz ve davranışları ile siyasetçilerin oynadıkları meşum rolü bütün dünya biliyor.
Onlar yüzünden gelirler küçüldü, varlıklar eridi, milyonlarca insan işini kaybetti, halk sadece sıkıntılar vaad eden uzun bir mücadeleye mahkum edildi.
Ama Türkiye'yi halâ bu felâketin sorumluları yönetiyor. Tek fark Derviş'tir.
Bir de yaptıkları yanlışı kavradıklarına ve bundan sonra "tövbe"lerini bozmayacaklarına bağlanan umutlar..
Ama işte bu umutları da aynı iktidarın üyeleri peş peşe akılsızca, hoyratça darbeliyor.
Dün Devlet Bakanı Yüksel Yalova'nın yaptığı açıklama, piyasaların üstüne bomba gibi düştü ve yıkıcı etki yaptı.
Borsa çöktü, dolar ve faizler fırladı.
Telâfi edici beyanlar durumu biraz düzeltti ama, ekonomik programa ve hükümete en çok lâzım olan güven duygusu büyük bir yara daha aldı.
Siyasi efelik gösterisi
Türkiye, tütün tarımında reform yapan yasayı Mayıs sonuna kadar çıkaracağını IMF'ye taahhüt etmişti.
Devlet Bakanı Yalova, Ziraat Odaları Birliği'nde, tütün üreticisine "selâm" gönderme kaygısına düşmüş Egeli bir milletvekili olarak "efelenmek" isterken çam devirdi:
"Tütün Kanunu'nun Mayıs sonuna kadar çıkarılması için niyet mektubunu kim yazdı, kim imzaladı ise sorumluluğu o taşır. Çala kalem yasa çıkarılmaz.."
Piyasalarda çıkan yangını söndürmek için "itfaiyeci"ler hemen devreye girdi.
Ecevit, Yalova ve sözleri için "Hükümetin görüşlerini temsil etmiyor" dedi.
Mesut Yılmaz "Maksadını aşan bir açıklama" deyimini kullandı.
Derviş de İtalya'dan "Kimse merak etmesin" mesajı gönderdi.
Revizyon artık şart..
"Yüksel Yalova, ekonomi için Yalova Kaymakamı mesabesinde bir önem taşır. Bu kadar etkileyici olması şaşırtıcı" diyebilirsiniz.
Ama unutmamak lâzım:
Telekom ve buğday fiyatları kavgası, Türkiye'nin IMF'ye taahhütlerinden yine yan çizeceği konusunda tehlikeli şüpheler uyandırmaya başlamıştı.
Yalova bunların üstüne tüy dikti!
"Hay dilinizi eşek arısı soksun" sözü, iyileşme umutları durmadan darbe yiyen yığınların tepkisini iyi ifade ediyor.
Fakat bu sorun beddua ile çözülemez.
Çünkü cezası başkaları tarafından ödenen suçları önlemek mümkün değildir.
Bu tür siyasi gösteriler ülkeye zarar veriyor ama suçluları da belli kesimlerin gözünde kahraman oluyor.
Çare, hükümet revizyonudur.
Liderler, ekonomik programa inanmayan bakanları, inanan yenileri ile değiştirmediği sürece bu iş sağlıklı yürümeyecektir.
"Hükümet uyum içinde, programa siyasi destek tam" diyen Ecevit kendini kandırmasın!
|