kapat
01.06.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

ciceknet

Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Nokia
 


İtibar erozyonu

Futbol Federasyonu Başkanı'nın odasındaki telefon çaldı. Haluk Ulusoy'un sekreteri, arayanın Galatasaray Kulübü Başkanı Faruk Süren olduğunu söyledi. Ulusoy, Süren ile görüşmek istemediğini iletti. 20-25 dakika içinde aynı diyaloglar iki kez tekrarlandı. Sonunda odada bulunanlar Ulusoy'un ağzından şu sözleri duydular: "Bu adam yine benden bir şey istiyor. Konuşmak dahi istemiyorum. O da biliyor; araya başkalarını koyuyor. Ona bir gün öyle bir yerde hayır diyeceğim ki, görecek gününü.."

96 yıllık maziye sahip, UEFA Şampiyonu G.Saray Kulübü'nün başkanının düştüğü duruma bakın. Kaldı ki, "O" Süren, Ulusoy Federasyonu'nu bugüne kadar daima desteklemişti. Ama bu yaşanan, Süren'in adının geçtiği her yerde son günlerde sıkça karşılaşılan bir tutumdu ve Ulusoy da G.Saray Başkanı'na bu şekilde davranan ne ilk ne de son kişi olacaktı.

İmzası bile istenmedi

Yine buna benzer ancak daha vahim bir olay geçtiğimiz günlerde Vakıflar Bankası ile yapılan bir görüşme esnasında yaşandı. G.Saray Kulübü'nün bankaya olan borçları, bir anlaşma sonucunda, imzalanan bir protokol ile yeni bir ödeme planına bağlandı. Bankanın Genel Müdürü Altan Koçer'in makam odasında protokolü imzalamak için Başkan Faruk Süren ve bir Galatasaraylı yönetici buluştular. Genel Müdür, bankanın Hukuk Servisi tarafından hazırlanan protokolde tek imzanın yeterli olduğunu söyleyerek evrakları diğer yöneticiye doğru uzattı ve imzasını istedi. G.Saray Başkanı'nın olduğu yerde bir başka yetkilinin imza atması düşünülemezdi, öyle de oldu. Yönetici, "Başkan varken ben nasıl imzalarım. Hem ben bu kadar servete sahip değilim, bunu imzalamam kefalet açısından da uygun olmaz" dese de, Koçer, "Bu, ödeme gücü ile alakalı değil. Bu, bankacılıkta en muteber kredi olarak vasıflandırılan 'moralite' kredisidir ve bu sizde fazlasıyla var. Ama maalesef Faruk Bey için aynı şeyi söyleyemem. Bu itibarla onun imzası bizim için ha var, ha yok" diyordu.

İşte Avrupa'nın en büyük kulüplerinden biri olan G.Saray'ın son zamanlarda içinde bulunduğu ibret verici, üzücü durum. Bunu yaşayanlar ve yaşatanlar hala, "İstifa etmedim, kongre kararı aldık" diyorlar. Bu gibilere en iyi ders sandık başında verilir. Umarım o gün G.Saray için çok geç kalınmış olmaz.

*Yarın: Yönetim neden korkuyor?

 
Yeni dış kaynağın doğru bir şekilde kullanılacağını düşünüyor musunuz?

Evet
Hayır

 

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır