Win-Türkçe
ASCII

OKAY GÖNENSİN(ogonensin@sabah.com.tr )

Gidiyor, geliyor

Her tartışmada, her karar arifesinde Ankara'da fırtınalar kopuyor. Hükümet "gidiyor, geliyor". Bu "gidiş geliş"ler de, sürekli olarak kaçınılmaz soruyu canlı tutuyor: Bu hükümet daha ne kadar sürebilir?

Üçlü koalisyona sürekli olarak "ömür" biçilmektedir. Sadece dışardan Ankara'yı tedirginlikle izleyenler değil, hükümetin içinde ve kıyısında olanlar da "ömür biçme" aşamasındadır.

Bu hükümetin alternatifinin bulunmaması iki yıl önce kimileri tarafından "iyi" bir durum olarak sunulmuştu. Üç parti "mecburen" biraraya gelince sivrilikler törpülenecek, "aklıselim" kazanacaktı.

İki yıl boyunca "aklıselim"in kazandığı çok durum oldu. Ama yine hep mecburen, mecburiyetten oldu. Onlarca, yüzlerce kez de "aklıselim" geldi; önyargıların, küçük çıkarların, dar ufukların duvarlarına vurdu, ufalandı.

Hükümet hububat fiyatları sorununda gitti geldi. Önümüzdeki günlerde yine "gidecek, gelecek".

'Feragat'ın bedeli...
Gündemde gecikmiş "ev ödevleri"nden biri acillerin en acili olarak bekliyor. Emlakbank'ın tasfiyesi ve kamu bankalarının yeni düzene geçmesi için verilmiş olan tarih mayıs sonuydu. Bugün 31 Mayıs ve Emlakbank konusunda bir ilerleme sağlanamıyor. Bu bankanın daha önce bağlı olduğu Bakan, "büyük bir fedakârlık ve feragat" olarak, bankanın "içinin boşaltılıp" verilmesini, yani mal varlıklarının ve maddi kaynaklarının tümünün kendilerinde kalması koşuluyla "verilmesini" kabul etmişti. Sonuçta Emlakbank konusunda herhangi bir ilerleme sağlanamamaktadır.

Emlakbank meselesinde de yumurta kapıya dayandığı anda, Hükümet bir kez daha "gidip gelecektir".

El konulmuş ve Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu'nun yönetimine geçmiş olan bankaların satışı ve tasfiyesiyle ilgili olarak verilmiş olan tarih de yine "mayıs sonu" idi.

Bu kurumun çalışmasını yeniden düzenleyen yasa Cumhurbaşkanı tarafından da imzalandı. Şimdi yasaya göre bu kurula yeni atamalar yapılacak.

İşte yeni bir paylaşım ve "gidip gelme" konusu daha.

En tedirgin iki yıl
Enerji Piyasası Kurulu üyelerinin belirlenmesi konusunda da uzun paylaşım pazarlıkları yapılmıştır ve bu siyasi paylaşım Dünya Bankası'nın "uyarısı"na neden olmuştur.

Tartışmalı RTÜK yasası halen Meclis Genel Kurulu'ndadır. Bu yasa nasıl çıkarsa çıksın yine bir kurul ataması söz konusu olacak, yine "paylaşım" tartışmaları, pazarlıklar başlayacaktır.

Ve hükümet yine bir "gidecek", bir "gelecek"tir.

Sürekli olarak "gidip gelen", sürekli olarak "ömür biçilen" bir hükümet ile bunca karmaşık sorunun içinden nasıl çıkılacağı sorusu da ağır bir karamsarlık nedenidir.

Bir hükümetin alternatifinin bulunmaması, siyasi yapının ne kadar çaresiz olduğunun göstergesidir. Siyasi yapı hiçbir alternatif üretemeyecek ölçüde sıkışmıştır.

Dolayısıyla hükümet durmakta, ama sürekli gidip gelerek durmaktadır.

Mesut Yılmaz, Star Gazetesi Ankara Temsilcisi Sabahattin Önkibar'a bu şekilde "iki yıl daha süreceğini" sonra da seçime gidileceğini söylemiştir.

Bu öngörü doğru çıkarsa, Türkiye Cumhuriyeti en uzun ve en tedirgin iki yılını yaşayacaktır.