kapat
20.05.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

ciceknet

Dünyadan
Spor

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Garildi
 

'Kötünün yanında iyi oldum'


Bir sunucu "konuşabiliyor, Türkçe'yi biliyor" diye övülebilir mi? Türkiye'de yapılıyor işte. "Biri Bizi Gözetliyor" yarışmasını sunan Öykü Sertel, son zamanların en beğenilen sunucusu. O ise bu işi bilmeyenlerin yanında sivrildiğini düşünüyor
Öykü Sertel son derece yumuşak, akıllı, kültürlü, esprili, cana yakın ve ufak tefek. Ankaralı. Hacettepe Amerikan Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun. Üniversitedeyken Capital Radio'da başlıyor DJ'lik yapmaya. Okul bitince babasını "Borsacılık kursu alacağım" diye ikna ederek İstanbul'a kaçıyor. Altı ay dealer'lık yapıyor gerçekten. Sonra Radyo Beş'te devam ediyor DJ'liğe. Derken "Beşte Beş" adında bir program yapıyor Show TV'de. Kimsenin karışmadığı, Öykü'nün de alabildiğine rahat olduğu bir yabancı müzik programı bu. Derken TGRT'ye transfer oluyor. Hem de haber merkezine. Ama çok sıkılmış çünkü o "acele" hoşuna gitmemiş. Derken NTV'de Eksen programına başlamış. Fakat NTV de programı kaldırınca ortada kalmış. "Biri Bizi Gözetliyor"a yarışmacı olarak katılmayı düşünürken sunuculuk teklifi gelmiş.

En büyük hedefi "sunuculuk" olan kızlara benzemiyorsunuz.

Tabii ki değil. Hedefim oyunculuk. Ama birazcık popüler olunca "hadi seni şurada oynatalım" gibi değil... Teklifleri kabul etmiyorum çünkü "yapalım bitsin, yetiştirelim gitsin" mantığından ziyade işlene işlene çıkmış bir iş olması gerekir. Altyapının sağlam olması lazım.

Nedir altyapı dediğiniz?

Okul tabii. American Academy of Dramatic Arts'a başvurdum. Geçen hafta mektup geldi, çağırıyorlar!

Nasıl bir okul burası?

Danny De Vito, Denzel Washington burada okumuş. Haftada iki gün oyunculuk dersi veriliyor. Bir de New York Üniversitesi'nde bir master programı var, müzik endüstrisiyle ilgili.

Para biriktiriyor musunuz?

Evet kazandığımı bunlara yatırıyorum. Bir tane daha BBG yapılacak, onu yapıp gitmeyi planlıyorum. Çok izlenen bir yarışma. Bundan istifade etmek istiyorum. Çok uzun süre prensiplerimden taviz vermeden buralara geldim... Şuraya şu pozu ver, silikon taktır bak neler olacak gibi bir sürü teklif geldi. Ama bunlara bulaşmadan doğru dürüst bir iş yapmak için bayağı vakit kaybettim.

Silikonlar takıldı mı?

Hayır, asla da takmam.

Peki çalıştığınız ortamda aykırı kalmıyor musunuz?

Aykırı kalıyorum ama iki tarafın da ortak noktasını buluyorum. Metinlerle katkıda bulunuyorum. (Yapmacık bir sesle) "Bakalım ne olacak" gibi klişe şeyleri duymuyor izleyiciler. Gerçi benim anonslarımı sadeleştirmeye çalıştılar. "Türkiye'nin ilk paranoya izlencesi" dediğim zaman kaldılar... Ama böyle olursa çok daha geniş bir kitlenin ilgisini çekebilir. Neden Eray ilgi çekiyor? Boyuna konuşuyor. Mantıklı değil, sadece değişik kelimeler kullanıyor. Bu yönünü takdir ediyorum çocuğun.

Hakkı amca da yazınca...
Perihan Mağden'in sizi 'Türkçe'yi bilen sunucu' övmesi hoşunuza gitti mi?

Tabii ki gitti. Biraz da şanslıyım, işi sunuculuk olmayan insanların yanında sivriliyorum. Kötünün yanında iyi olduğum çıkıyor. En büyük dileğim Hakkı Devrim'in hakkımda yazı yazmasıydı ve yazdı. Vaka kelimesi için yazmış, geçirmiş orada ama. Onur duydum. Zapçının Seyir Defteri'ndeki yazıyı çerçeveletip astım.

Türkçe'ye hakim olduğunuzu düşünüyor musunuz peki?

Hiç iddialı değilim. Elimden geleni yapıyorum. Kitap okurum ama Türkçe klasikleri okumuş değilim. Okuldayken hep Amerikan edebiyatı okudum. Kelimeleri seviyorum. Her dildeki. Osmanlıca, Latince... Ahmet Altan'ı severim, Can Dündar'ı severim. Ama şiir sevmem. Birbirine internette şiir gönderenlere uyuz olurum.

Sinemadaki hedefiniz nedir?

Çıtayı ne kadar yükseğe koyarsan, ulaşması o kadar uzun zaman alır. O zaman yeni hedefler belirleme ihtiyacı duymazsın. Ulaşma isteğidir önemli olan. Oyunculukta da hedefim uluslararası bir başarı.

Ufacık tefeciksiniz ama!

Olsun. Hayal edeyim belki olur. BBG'den çıkanlar dizide oynuyor şimdi. Para kazanmaları lazım, hiçbir şekilde eleştirmiyorum. Dizilerde oynamayıp ayakta kalmaya çalışan Serra Yılmaz var. Tercümanlık yapıyor, bakanlıkta çalışıyor, kariyer tercihi bu.

Sizin kariyer tercihiniz ne?

Tabii ki Serra'nın yolu... Türkiye'de yaşayıp, ünlü olup bir de çok para kazanıyor ve herkes tarafından tanınıyorsan bir süre sonra kendinin ne olduğunu göremez oluyorsun. Zaten etraf seni pohpohluyor. Öyle şişip öyle kalırsan gazın patlar tabii.

Silikon taktır rahatla!
Sıkılıyor musunuz?

Evet, tabii. O hazırlanma, o hal, tavır... Ufak da olsa bir maske takmak zorunda olmak. Mutluymuş gibi görünmek. Belki değilim! Belki Sinan'ın çıkmasına çok üzüldüm, ağlamak istiyorum? Hakikaten öyle oldum.

Kim kalsın istiyorsunuz BBG'de?

Ben artık Zeki kalsın istiyorum. Eray'ın almasını istemiyorum. Melih de sırf yakışıklı diye... Bilemiyorum.

Nedir bu "silikon taktır" hikayesi?

Bir gün röportaj için Mahsun Kırmızıgül'ün telefonunu arıyordum. Magazinci biri bana "Tamam vereyim ama yanlış yoldasın!" dedi. "Niye" dedim. "Sen bunların telefonlarının peşinde koşuyorsun, yaptır silikonları bak onlar nasıl peşinde koşacak!" Öyle kaldım tabii. Bir şekilde silikonların peşinden koşan adamlar güruhu var dışarıda.

Mutlu Tönbekici

 
2001 yılı Türkiye 1. Futbol Liginin şampiyonu kim olacak?

Fenerbahçe
Galatasaray
Gaziantepspor
Beşiktaş

 

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır