 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
 |
|
Magazin |
|
Astroloji |
|
|
|
Para Durumu |
|
Hava Durumu |
|
|
|
Bizim
City |
|
Sizinkiler
|
|
|
|
Sarı Sayfalar |
|
İstanbul |
|
|
| Cumartesi Eki |
|
Pazar Eki |
|
|
|
Künye
|
|
E-Posta |
|
Reklam |
|
Arşiv |
 |
|
Pub cennetinde içilir ama yenmez 
İrlanda'da yemekler çok fazla iyi değil. Milli yemekleri İrish Stew'u, yani bildiğimiz etli patatesi, laf aramızda benim annem çok daha iyi pişiriyor. Ama üç kez damıtılsa da viskileri çok güzel. Biralarına doyum olmaz Kuzey ülkelerinde ilkbahar pek güzel olur. Uzun süren karanlık kış aylarından sonra güneş bulutların arasından kendini göstermeye ve ısısını birazcık hissettirmeye başladığında, halk yemyeşil parklara dökülür. Dublin kuzeyde ilkbaharı en keyifli karşılayabileceğiniz şehirlerden biri. Bir kere Britanya'nın bütün şehirleri gibi parklara boğulmuş vaziyette. Başkenti olduğu İrlanda ise zaten yeşilliğinden dolayı "Zümrüt Ada" olarak tanınıyor. Dublin ortasından geçen Liffey nehri tarafından ikiye bölünüyor. Nehrin kıyısında Britanya İmparatorluğu'nun üzerinde güneş batmadığı zamanlardan kalan görkemli binalar var. Bunlardan kubbeli bir koloniyal yapı olan gümrük binası ile İrlanda ihtilalinde önemli bir yeri olan postane görülmeye değer olanları. Gerçi laf aramızda, Avrupa'nın çeşitli başkentlerinde benzerlerinden çok var. Dublin'i asıl keyfi yürüyerek alınır. Sıraevlerin dizili olduğu sokaklar, evlerin rengarenk kapıları, Liffey nehrinin üzerindeki köprüler, şehrin merkezindeki Trinity College'in gotik binalar ile süslü yemyeşil kampüsü, çimlerde yatan talebeler, köşedeki pub! Bir zamanlar Dublin'deki evlerin üçte biri pub imiş. Bu rakam bana da biraz abartılı geliyor, ama ben söyleyenlerin yalancısıyım. Gene de Dublin'de kişi başına düşen pub miktarının çok yüksek olduğu kısa bir yürüyüş ile ortaya çıkıyor. Bu Dublin'in gece hayatını son derece canlı yapıyor. İrlanda'da yemekler fazla iyi değil. Milli yemekleri İrish Stew, bizim bildiğimiz etli patates ve benim annem bunu İrlandalılar'dan daha iyi yapıyor, ama içkileri hakkında negatif hiçbir şey söyleyemem. MARKA İSTEYİN İrlanda viskileri dünyaca ünlü ve kuzenleri İskoçlar'ın viskilerinden daha hafif. Bunda İskoçlar'ın iki kere damıttıkları viskiyi İrlandalılar'ın üç kere damıtmalarının rolü olmalı. İskoçlara sorarsanız, İrlandalılar iki kere damıtmakla iyi viski yapmayı beceremedikleri için üçüncü damıtıma ihtiyaçları oluyor. Neyse, konuyu dağıtmayalım, İrlanda viskileri de çok güzel. Yolunuz oraya düşerse, İrlandalılar'ın yaptığı gibi viski siparişlerinizi markayı söyleyerek yapın ve beni dinleyip bir "Black Bush" isteyin. Biralara gelince, İrlanda'nın en ünlü ürünü Guinness'in tadı hele Dublin'de içtiğiniz zaman bambaşka. Pub ziyaretleri için en uygun adres Merrion Row. Bu caddede sıra sıra pub var. O'Donaghue's Dublin'in en ünlü publarından biri. En eskisini de ziyaret etmekte yarar var. Brazen Head'in 1198 yılında kurulduğu iddia ediliyor. Bu sekiz yüz yıllık pubta dünyaca ünlü İrlanda folk müziğinin ilginç örneklerini dinleyebilirsiniz. Bu kadar gezip içtikten sonra gece kalacak bir yere de ihtiyacınız olacak. St. Stephen parkının yanındaki Shelbourne Dublin'in en iyi otellerinden. Eski tarz Grand hotellerden hoşlananlar için ideal. Ünlü pop grubu U2'nun The Clarence oteli ise butik otel meraklıları için. Siyahi bira İrlanda'nın dünyaca ünlü siyah biraları "Stout" adı ile tanınıyor. Yakılmış arpadan üretilen stout'ların en ünlüsü Guinness. Arthur Guinness tarafından ilk olarak 1759 yılında üretilen Guinnes artık bir dünya markası. En büyük pazarı İngiltere'de tüketilen Guinness'ler Londra'da üretiliyor. Ancak İrlandalılar Dublin'deki Guinness'in tadının bambaşka olduğu konusunda hemfikirler. Siyaha çalan rengi ve krema kıvamındaki köpüğü ile meraklılarının vazgeçemediği bir tutku haline gelen Guinness, Türkiye'ye fıçı bira ithal edilemediği için, ülkemizde şişe olarak bulunabiliyor. Teoman Ünal |
 |
 |
 |
 |
 |
|||
 |
 |
 |
|