kapat
18.05.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

ciceknet

Dünyadan
Spor

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

iste yatirim
 

İki yıl içinde liradan sıfır atmalıyız


"Katrilyonlar hiç hoş değil. Bir türlü alışamadım" diyen Devlet Bakanı Kemal Derviş, enflasyonun tek haneye düşmesiyle liradan sıfır atılacağını söyledi
Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, enflasyonun tek haneli rakamlara çekilmesi ile birlikte iki yıl içinde Türk Lirası'ndan sıfır atılması gerektiğini söyledi. OECD Toplantıları için Paris'te bulunan Derviş, Paris Büyükelçiliği'nde basın mensuplarının sorularını cevapladı. "Katrilyonlar hiç hoş değil. Buna bir türlü alışamadım" diyen Derviş, şöyle konuştu: "Öyle bir an gelmeli ki, sıfırı attığımız anda para sabit kalsın. Bunun için enflasyon inmeli. Bence iki sene sonra enflasyon tek haneli rakamlara indiğinde sıfırları atıp bu dertten kurtulmamız gerekiyor."

Derviş, bunun için 'Enflasyon yüzde 80 ise ne yapalım' deyip, işin içinden çıkma döneminin bitmesi gerektiğine de işaret etti. Konuşmasına, Malatya'da düşen askeri uçakta ölen askerlerin ailelerine başsağlığı dileyerek başlayan Derviş, şu noktaların altını çizdi:

BÜYÜK DESTEK VAR
* Programa destek tam: İç ve dış destek tam. İki gündür piyasalarda da bir canlanma var. Dövizin değeri gerçekçi bir seviyeye çekiliyor, faizler iniyor. Sıkıntılı dönemden çıkmanın tarihi yaz ortalarında olacak. Biraz daha sıkıntı yaşayacağız. Fakat program uygulanırsa Türkiye'nin hak ettiği hızlı gelişme ve istihdam yaratma konusunda ilerleme kaydederiz.

* Türkiye'ye özel fon: IMF tarihinde ülke büyüklüğüne kıyasla bu kadar büyük miktarda para kimseye ayrılmadı. Bu bizim için çok önemli bir fırsat. Bu fırsatı ülke yararına kullanmamız gerekiyor. Kredinin 3.9 milyar doları yolda. Her ay program konusunda çalışmalarımız olacak.

İHALE YASASI EKİM'E
* Şeffaf yönetim: Reformların çıkartılması kadar uygulanması ve yönetim de çok önemli. Örneğin kamu bankalarına ve özel bankalara yönelik yasal değişiklikleri kabul edildi. Ama önümüzdeki aylarda hem BDDK, hem de Kamu Bankaları Ortak Yönetim Kurulu'nun çok iyi çalışıp sistemi yeniden sağlıklı hale getirmesi gerekiyor. Meclis'te iş bitmiyor.

* Rant ekonomisine son: Türkiye'nin daha şeffaflaşması gerekiyor. Yasalar ve yönetim anlayışı çok şeffaf ve açık olunca yolsuzluk imkanı da ortadan kalkar.

* Yeni yasalar yolda: Bazı yasal değişikliklere devam etmek gerekiyor. İhale yasası, tütün yasası, fon yasası var. Tütün ve fon yasası yaza kadar çıkacak. Sonbahara kadar bazı dertlerimiz olacak o yüzden ihale yasasını Ekim'e bırakıyoruz.

* Sıcak para politikası: İlla büyük miktarda portföy yatırımı olsun diye bir çabamız yok. İsteyen gelsin, iyi olur.

DÖVİZDE HEDEF YOK
* Dalgalı kura devam: Bir kur hedefi yok. Parasal hedefler var. Kurun istikrarlı olması ve aşırı pahalılaşmaması için güven çok önemli. Bu güvenin yeniden gelmesiyle birlikte dövizde bir rakam olacak. Bazı hesapları yapabilmemiz için bir kur tahmini yapmamız gerekiyor. Bu bir tahmindir, hedef değildir.

* Enflasyon: Enflasyon hedeflemesine geçmek istiyoruz. Şu anki rakamlar da aynı kur gibi bir tahmindir. TEFE yüzde 52, ama tahmin. Bunu bir hedef haline getirmek istiyoruz. Bunu yapabilmek için belirsizlik ortamından kurtulmak istiyoruz. Sonbahara doğru daha kesin bir enflasyon hedeflemesine geçeceğiz.

KRİZ BİR FIRSATTIR
* AB ile ilişkiler: AB konusunda büyük mesafe katettik. Birçok Doğu Bloku ülkesi ortak pazar içinde değil. Kendi gücümüzü yitirmeden, refah seviyesi açısından yararlı bir şekilde bütünleşmemiz gerekir. Kriz Türkiye için aynı zamanda bir fırsattır. İnsanın hayatında da böyle oluyor. Türkiye'nin Avrupa'ya katacağı çok şey var. Türkiye'nin konumu belki İtalya ve İspanya gibi olmayacak, kendine göre olacak. Ama olacak.

* Başka bölgeler de var: Türkiye başka bölgelerle de kontak kuracak. Avrupa'yı tek boyutlu olarak görmüyorum. Orta Asya, Orta Doğu ve ABD var. Buralarla da iyi ilişkilerimiz sürecek.

Pasta kavgasına girmeyelim
* Para politikası: Para politikasında bir gevşeme bizi yeniden enflasyonist ortama yüksek faize ve borç batağına götürür. Senenin sonuna doğru aylık yüzde 2'lere mutlaka çekip, enflasyonist beklentiyi kıralım. Önümüzdeki sene de yüzde 20'lerin altına indirelim. 'Ne yapalım enflasyon Yüzde 80' deyip işin içinden çıkamayız.

* Fedakârlık: Bütçeden sağladığımız kaynak çok kısıtlı. Bazı konularda halktan, çalışanlardan, devletteki arkadaşlardan fedakârlık istiyoruz. Küçülen bir pastadan daha fazla pay almak yerine pastayı büyütmemiz gerekiyor. Pasta kavgasına girersek bu programı yürütmek mümkün olmayacak. Sadece kamuda değil özelde de işçi var. Memurlar göreli olarak daha zor durumda. Onları düşünmemiz, onlara haksızlık yapmamamız gerekiyor.

İhracatta hedefi aşabiliriz
* İhracat: Avrupa'da büyüme hızı artacak. Orta Doğu'da barış olursa bu bölgeye ihracatımız artabilir. Türkiye dinamizmiyle Doğu Asya ekonomilerinin yakaladığı büyümeyi yakalayabilir. Şu anda iki yıl öncesine kıyasla dünya ekonomisinin büyüme hızında azalma var. Bu bizim ihracatımızı olumsuz etkiliyor. Çok aşırı bir kriz de yok. Kur bakımından rekabet edebilir durumdayız. O yüzden yavaşlamadan çok etkilenmeyiz. Avrupa ihracatımız için önemli. İhracatta programı aşabiliriz.

 
Ekonomik programın başarıya ulaşacağına inanıyor musunuz?

Evet
Hayır

 

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır