kapat
12.05.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

ciceknet

Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Finansbank

 
MEHMET TEZKAN(mtezkan@sabah.com.tr )

Karayalçın: SHP'yi ben kapatmadım!..

Salı günü yeni parti kurmak için çaba gösteren eski SHP'lilere "O zaman SHP'yi neden kapattınız?" diye sordum..

Yanıt SHP'nin son Genel Başkanı Karayalçın'dan geldi..

"Hayır" diyor Karayalçın; "SHP'nin kapısına ben kilit vurmadım. Ben ve 600 delege, birleşme SHP'de olsun dedik"

O halde kim kapattı?

Karayalçın'ın, açıklamasından bir cümle;

"Ama yine de sorunuza yanıt vermesi gereken çok sayıda eski SHP'li olduğunu biliyorum"

Demek ki SHP'nin kapısına kilit vuran çok sayıda SHP'li var..

Kimler acaba?

Salı günü; "Madem siyasette söyleyecek sözünüz vardı. O zaman neden iktidar olduğunuz halde partiyi götürüp Baykal'a teslim ettiniz?" diye sordum..

Karayalçın şu yanıtı verdi:

"SHP - CHP birleşmesini o günün koşullarında zorunluluk olarak gördüm.. Bunun için bana göre siyasi tarihimizin en büyük özverisinde bulundum.. Ancak birleşmenin SHP çatısı altında olmasını savundum.. Birleşmenin eşit koşullarda değil, ağırlıklı biçimde olmasını 27 Mart yerel seçim sonuçlarının dikkate alınması gerektiğini savundum." (27 Mart sonucu SHP%4 CHP %.)

Karayalçın'ın özveride bulunduğuna yüzde yüz katılıyorum.. Ben daha, iktidar nimetlerinden yararlanırken, birleşme uğruna koltuğunu bırakan başka politikacı görmedim.

Peki o zaman ne oldu?

Karayalçın anlatıyor:

"Bu görüşüme bazı milletvekilleri karşı çıktı.. Kurultay da o arkadaşların doğrultusunda oy kullandı"..

Yani birleşme eşit şartlarda olsun..

Olan belli.. Ham hum şaralop olmuş.. 4.5'luk CHP, 14.5'luk SHP'yi yutmuş..

Tamam da, eksik kalan nokta şu: Böyle olmasını isteyen SHP'li milletvekilleri kim?..

Şimdi hangi partideler. Ne yapıyorlar?

Neyse bu da başka bir yazı konusu..

Dönenelim Karayalçın'ın yanıtlarına..

Bir başka sorum da şuydu; Baykal, genel başkan seçildiği kurultayda SHP'nin bir dönem yaptıkları için halktan özür diledi.. O zaman neredeydiniz?

Karayalçın cevap veriyor:

"İşi istifa noktasına götürmedim. İstifa etmemem iyi olmuş.. Çünkü eğer o tarihte istifa etseydim bu, 1995 seçimlerinde CHP'nin aldığı ağır yenilginin bir gerekçesi olarak kullanılabilirdi."

Bunları söylüyor ve Baykal'a 6 yıl sonra şu soruyu soruyor:

"Özür dilenecek bir durum vardıysa, birleşmek için neden o kadar çaba harcadılar"..

Buna Baykal'ın da bir söyleyeceği vardır herhalde..

Hazır eski defterler açılmışken.. Hazır taşlar yerli yerine oturmaya başlamışken.. Hazır yollar ayrılmışken.. Herşeyi konuşmanın sırası da gelmiş olabilir..

Neyse..

Peki ya İnönü? Neden, "emekli olalı 18 yıl oldu.. Artık politikaya dönmem" diyen kişi üzerinde ısrar ediyorlar? Neden psikolojik baskı yapıyorlar?.

Yanıt yine Karayalçın'dan;

"Solda yeni oluşumu gerekli görüyorum.. Bana göre bunun öncülüğünü de Erdal İnönü yapmalıdır.. Kamuoyu da böyle düşünüyor.. Bu düşüncemi kendisine sundum.. Psikolojik baskıda bulunmam söz konusu değildir. Bu tür teknikleri bilmem. İnönü'ye baskı yapmak haddim değildir"

Karayalçın'ın buraya kadarki yanıtları net.. Ama bundan sonra bir yanıtı var ki, ben içinden çıkamadım..

Yine sormuşum... Neden İnönü'süz parti kurmazlar anlamıyorum.. Karayalçın ve arkadaşları neden parti kurma cesareti gösteremezler onu hiç anlamıyorum..

İşte Karayalçın'ın anlamadığım yanıtı:

"Parti kurmayı "cesaret" olarak değil, toplumsal bir süreç olarak görüyorum. Koşullar olgunlaştığında Erdal İnönü kabul etse de etmese de, ben ve arkadaşlarım "cesaret" gösterebilsek de gösteremesek de yeni parti kurulur.."

İşte bu cevabı anlamadım..

Parti kurucaklar mı, kurmayacaklar mı?

Onlar kurmayacaksa kim kuracak?

Parti kurmak cesaret işi değilse ne işi?

Kusura bakmasınlar... "Toplumsal süreç" gibi "koşulların olgunlaşması" gibi birçok kişinin anlamadığı terminolojiyle politika yapmak ne kadar solculuktur bunu da ben anlamıyorum..

 
Ekonomik programın başarıya ulaşacağına inanıyor musunuz?

Evet
Hayır

 


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır