  
Siyaset ve medya
Medya olmadan siyaset mümkün değildir. Topluma mesaj vermek isteyen ve toplumdan destek almak isteyen herkesin medyaya ihtiyacı vardır.
Basın yayın organları, yani gazeteler, televizyonlar, dergiler de, kendi okuyucu-izleyici kitleleriyle birlikte "taraf"tırlar. Haberleri seçme ve sunma tarzıyla "taraf"tırlar, yorumlarla "taraf"tırlar.
Daha geniş kitlelere ulaşmayı hedefleyen, daha az "taraf" olmaya çalışır. Belli bir tür okuyucuyu hedefleyen gazeteler de o okuyucu kitlesinin bakış açısına paralel olarak "taraf" olmaktan çekinmezler.
"Taraf" olmanın ölçüsü yayının türüne göre değişir. Ama "taraf" olmanın ölçüsü arttıkça da bir "inandırıcılık" sorunu ortaya çıkar.
Doğrudan "parti organı" durumunda olan yayınları, bu "inandırıcılık" sorunu yüzünden o partiye oy verenler bile okumaz.
Yine benzer biçimde, "taraf" olma ölçüsünü kaçırarak bir siyasi görüş ya da bir siyasetçiyle fazla özdeşleşmiş gazeteler de ciddi sorunlar yaşamışlardır.
Tarihi Berlusconi örneği
Medya ile siyasetin en uç örneklerinden biri şu anda İtalya'da yaşanıyor. "Forza Italia" hareketinin lideri, işadamı ve ülkenin en büyük yayın grubunun patronu Silvio Berlusconi, bu pazar yapılacak seçimlerden büyük olasılıkla galip çıkacak ve başbakan olacak.
Berlusconi'nin "Forza Italia"sı seçime, eski faşist partinin "yumuşamış" devamı olan "Ulusal Birlik" ve Kuzey İtalya'nın bağımsızlığı davasını bırakmış, ama "yabancı düşmanlığı" güçlü "Kuzey Ligi" ile birlikte katılıyor. Sicilya'nın yerel neofaşist partisi de bu üçlü ittifakı destekliyor.
Berlusconi'nin siyaset üslubu tümüyle medya üzerine kurulu: Üç televizyon kanalı (Canale 5, Italia 1, Retequattro) ile toplam izleyicilerin yüzde 45'ine egemen; günlük tirajı 200 binin üzerinde olan Il Giornale gazetesinin sahibi; Mondadori yayın grubuyla İtalya'daki haftalık ve aylık dergi satışların yüzde 40'ını yapıyor ve kitap piyasasının da yüzde 30'unu elinde tutuyor.
Tepki İtalya'dan değil, Avrupa'dan
Medya dışında Berlusconi'nin bankalarda, telefon ve emlak şirketlerinde ortaklıkları var, Milan futbol kulübünün de sahibi.
Berlusconi'nin bütün yayınları, son dönemi "Seçim kampanyası" yaparak geçirdi... Örnek: Son bir ayda üç televizyon kanalının ana haber bültenlerinde (bu ana haberlerin toplam izleyici oranları bütün izleyicilerin yüzde 60'ına ulaşıyor) Berlusconi 147 dakika göründü ve konuştu; rakibi, merkez sol birliğin lideri Francesco Rutelli ise 13 dakika görünebildi.
Berlusconi'nin bu medya gücüyle yüklenmesi karşısında İtalya'da büyük bir "karşı tepki" görünmedi. Buna karşılık Avrupa'nın bütün ülkelerinde önemli gazeteler, geniş yayınlarla Berlusconi'yi hedef aldılar. Avrupa gazeteleri sürekli olarak "Temiz eller" döneminde ortaya çıkmış olan dosyaları ve sonuçlanmamış soruşturmaları hatırlatıyorlar.
İtalya'da seçimlere bir hafta var. Sonucu ne olursa olsun bu seçim, "medya-siyaset ilişkisi" ve medyanın "kullanılması"nın tarihi bir örneği olacak.
ABD'de gazete tirajları
The Wall Street Journal | 1.900.000 |
USA Today | 1.350.000 |
Los Angeles Times | 1.200.000 |
The New York Times | 1.120.000 |
New York Daily News | 1.100.000 |
The Washington Post | 800.000 |
Chicago Tribune | 730.000 |
Newsday | 720.000 |
Detroit Free Press | 640.000 | |
San Francisco Chronicle | 570.000 |
Chicago Sun-Times | 530.000 |
The Boston Globe | 520.000 |
The Philadelphia Inquirer | 520.000 |
New York Post | 510.000 |
The Detroit News | 500.000 |
(Günlük 1611 gazetenin yayınlandığı Amerika Birleşik Devletleri'nde; yukarda sıralananların ardından gelen 34 gazete, 250.000 ile 500.000 arasında basılmaktadır.)
|