|
Bakan'dan kaçamak yanıt 
DSP İstanbul Milletvekili İsmail Aydınlı, Adalet Bakanlığı'ndan eski hakime cezaevi torpili iddiasını Meclis gündemine taşıdı. Aydınlı, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk tarafından cevaplandırılması istemiyle bir önerge verdi ve şu sorulara cevap istedi.
- 2000'de bizzat keşfe gittiğiniz Büyükçavuşlu, Çatalca ve Çorlu'ya yapılması düşünülen cezaevinin, turistik bir belde olan Silivri'ye yapılması uygun mudur?
- Bölgedeki arazilerin metrekaresi 900 bin ila bir milyon lira arasında satılırken, aynı yerde, cezaevi için ayrılan arazinin sahibi Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nın yerinin istimlak edilmesi bir adaletsizlik örneği değil midir? Ayrıca, metrekarede 4.200.000 bin TL ödenerek, toplam 4 trilyon TL'nin, o da peşin ödenmesinden devlet zarara uğratılmamış mıdır?
- Satın alınan bu arazide, daha önce bu arazinin davasına bakan bir hakimimizin hissesi var mıdır? Bu arsa sahipleri ve rant olayının arkasındaki devlet adamları ve bürokratlar kimlerdir? Orman İdaresi arsa vermek istemesine rağmen, özellikle bu ekonomik kriz döneminde, böyle bir uygulamaya gidilmesi doğru mudur?
"CEZAEVİ YAPACAK ARSA BULAMADIK"
Türk ise Aydınlı'ya verdiği yanıtta, arazi alımını doğruladı, ancak eski hakime ilişkin soruları yanıtsız bıraktı. "İstanbul, Türkiye'nin en büyük şehridir, en çok suç işlenen şehrimizdir; dolayısıyla İstanbul'da cezaevi ve tutukevi yaptırmak zorundayız. 500 kişiyi geçmeyecek kapasitede en az 10 cezaevi yapmak zorundayız" diyen Türk, Silivri'deki kamulaştırma yapıldığını, ancak her şeyin yasalara uygun olduğunu, hiçbir kimseye rant sağlanmadığını belirtti. Türk, Hazine arazileri dururken, daha pahalı olduğu halde özel şahıslardan satın alınmasına ilişkin soruyu ise şöyle yanıtladı:
"Bulduğumuz Hazine arazilerinin hiçbiri uygun düşmedi, hepsine benzeri gerekçelerle karşı çıkıldı. Yapılan işlem, kamulaştırma kanununa göre yapılmıştır, pazarlık usulüyle değil. Yargı denetimine de açıktır. Bütün işlemlerimiz tamamıyla yürürlükteki mevzuata uygundur."
|
Magazin
