Saygılıoğlu'nun sözlerinin dürüst çalışan ihracatçıyı töhmet altında bıraktığını söyleyen tekstil ve konfeksiyon ihracatçıları,"Devlet önümüzü tıkamasın" uyarısı yaptı.
* Denizli Basma'nın sahibi Esat Sivri: Benim çocukluğumda pireleri öldürsün diye DDT satılırdı. Hilelisi de olurdu tabii. Birgün yaşlı bir hanım, satıcıya gelir, "Evladım, verdiğiniz pire tozunu her yere ektim. Ama faydasını görmedim. Hala her yer pire dolu" diye şikayette bulunur. Satıcı da pişkin pişkin şöyle der: 'Hanım teyze pireyi tutacaksın. Tozunu da gözüne ekeceksin. İşte o zaman pire mire kalmaz.' Bizimki de o misal. Devlet vergi kaçıranı cezalandıracağına, habire affediyor. Bizden de hep daha fazlasını istiyor. Artık enayi olmak istemiyorum. Ben vergi kaçırmıyorum. Ama kaçıranın suçu da benim omuzlarıma yükleniyor.
* Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Güngör Keşçi: Hayali ihracatı toplumda ahlaksızlığa prim verilmesi, yönetimlerin af kanunları çıkarması, suçluları affetmesi, gümrük kapılarında denetim kuramıyor olması teşvik eder. Bizleri bu ülkede üretim yapmaktan korkutacak, habire tedirgin edecek yaklaşımları bırakmaları lazım. Artık dürüst çalışan adamın yakasını bıraksınlar.
* İHKİB Başkanı Nuri Artok: Artık hayali ihracattan sağlanacak bir menfaat kalmadı. KDV ile bir menfaat vardı. Ama devlet namuslu sanayicinin KDV alacağını bile ödemiyor ki! Yine de hayali ihracatı en iyi gözleyecek kişi gümrük müsteşarıdır. Belki bir bildiği vardır. Belki dürüst ihracatçının aklına gelmeyen cinlikler, avanta kapıları vardır.
* İTKİB Başkanı Oğuz Satıcı: Zaten kilitlenmiş olan bürokrasiyi daha çok kilitleyecek bir açıklama. Kötü niyetli insanlar mutlaka vardır. Bunlar hep de olacaktır. Yanlış uygulamalar vardır. Ama bu tür söylemler Türkiye'nin önünü tıkamaktan öte gitmez.
Mine ŞENOCAKLI