kapat
20.04.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

Kangurum

Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Medyasoft
 
ALİ BAYRAMOĞLU(abayramoglu@sabah.com.tr )

Sol nerede?

Farklı taleplerin doğal yollardan kesiştiği, kararlara dönüştüğü siyasi alana hayatiyet kazandıracak; siyasi alandan hareketle toplumsal değişime uygun bir yapılanmayı devreye sokabilecek yegâne araç, siyasi partiler, demokrasilerde...

Siyasi partilerin bugün yaşadığı ağır kriz aşılamadıkça Türkiye'nin önünün açılması da pek kolay değil.

18 Nisan seçimlerinde milli irade, toplumsal bölük pörçüklüğün siyasi alana yansıması şeklinde tecelli etti; tepkisellik dozu sanıldığının çok ötesinde oldu. Depolitizasyon ortamı, merkez siyasi partilerin yaşadıkları ağır temsil krizi; fiili çatışmaların yarattığı, kutuplarda yer almayı hem kolaylaştıran hem bu kutupların varlığına itirazı devreye sokan bir atmosfer, bu durumun önde gelen nedenleriydi.

Bu noktada merceğin altına yatırılması gereken kurumlar, devlet-siyaset, devlet-toplum arasındaki bağlantı noktaları olan siyasi partilerdi, kuşkusuz.

Bugün Kemal Derviş'e açılan salvo ateşinin iktidardan muhalefete tüm partileri kuşatması, Derviş'e çelme atmak için ekonomik programa çelme atılır hale gelinmesi, yeni bakana yönelik eleştirilerin akıllara durgunluk verecek düzeysizliklere varması; sadece tek tek milletvekilerinin değil, siyasi partilerin içinde bulundukları durumun da bir göstergesi.

Bu durum krizden kaosa, siyasi tavırdan ruh haline giden bir hatta gelişiyor. Ve bu hat üstünde siyasi partiler Derviş programıyla ellerine geçen büyük fırsatı heba ederek siyasetle aralarındaki köprüleri tek tek yakıyorlar.

Böyle oldukça insanın gözü herşeye rağmen Meclis'te bir sol parti arıyor.

Siyasi akıl, CHP'nin Meclis dışında kalmasının, çarpık siyasi yelpazeyi biraz daha çarpık hale getirmiş olduğunu farkediyor...

Üstelik bugünlerde CHP'de bir hareketlilik var. Arka arkaya gelen istifalar, yeni bir partinin kurulma hazırlıklarına işaret ediyor.

Peki yeni parti, "yeni siyaset"e işaret edecek mi?

Yeni parti eskinin bölünerek çoğalmasını mı ifade edecek yoksa eskinin reddi üzerine kurulu yeni bir arayışı mı?

Bugün en önemli soru budur. Bu, sadece solun değil tüm siyasetin sorunudur ve yeni oluşumlar için zaman hiç olmadığı kadar uygundur.

Yeni bir siyaset inşa etmek için solun aşmak zorunda olduğu dört ciddi sorunu, hastalığı var.

Birinci hastalık şu: Toplumsal değişme ve toplumsal dinamikleri okuma, kavrama ve buna göre yapılanma kabiliyetinin tamamen kaybı.

İkinci hastalık; referansların yitimi sonucu hem kimlik tanımında hem seçmen kitlesi tanımında devasa güçlüklerin yarattığı kaos.

Üçüncü hastalık; Kürt meselesinden laiklik meselesine, sivilleşme sorunlarından ekonomik meselelere kadar, insanı, yerel inisiyatifi, heterojen toplumsal dokuyu dikkate alan demokratik sentez temelinde yeni ya da ayırdedici bir söylem yokluğu.

Dördüncü hastalık ise; 1970'lerde solun ürettiği toplum, devlet, birey kavramlarının içinin boşaltılması ve yeni dinamikler etrafından ikame edilememesi. Bu çerçevede sol politika ile Thatcher'izm'in, Thatcher'izm ile demokrasinin karıştırılması; istihdam, üretim, sosyal adalet gibi unsurların unutulması...

Bu hastalıklar, tedaviye de işaret ediyor aslında...

Sol bir partinin önünde yapması gereken dört iş var:

Siyasetin etki-tepki mekanizmasından ibaret olduğu kanaatini bir yana bırakmak. Türkiye'nin yakıcı sorunları hakkında uzlaşmaya dayanan sistematik ve tutarlı görüşlere sahip olmak. Buradan hareketle katılımcı yeni bir örgüt modeliyle kitle-parti bağını yenilemek. En nihayet; toplumu, toplumsal siyaseti ve insanı yeniden keşfetmek

Umanız yeni sol arayışlar bu değişimi gerçekleştirmek yönünde ilerler ve siyasete dışarıdan da olsa bir katkıda bulunur.

 
Gündemi en çok nereden takip ediyorsunuz?

İnternet Haber Portalları
Günlük Gazete
Televizyon
Radyo

 


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır