|
|
|
Babamın vasiyetini yerine getirdim
Türkeş'in İngiltere'deki hesabından para çekilmesi davasında savunma yapan Prof.Umay Günay, babasının vasiyetinin sır olduğunu, parayı nerede kullandığını açıklayamayacağını söyledi
MHP'nin eski Genel Başkanı Alparslan Türkeş'in İngiltere'deki Deutsche Bank hesabında bulunan 575 bin mark 845 bin dolar ve 367 bin sterlinin çekilmesiyle ilgili olarak açılan davada 4 yıl 6 aya kadar hapsi istenen Prof. Dr. Umay Günay, babasının vasiyetinin "özel ve sır" olduğunu, bu yüzden çekilen paranın nerede kullanıldığını açıklayamayacağını söyledi.
Günay, dün mahkemeye sunduğu 4 sayfalık savunma dilekçesinde, iddia edildiği gibi evrakta sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarını işlemediğini savundu. Babasının imzalayıp üst kısmını boş bıraktığı bir dilekçeyi, ölümünden sonra doldurup bankaya talimat yazmadığını, babasının imzasını taklit ederek özel belge düzenlemediğini ifade eden Günay, ablasından, hesabına para aktarmasını istemediğini de kaydetti.
'AÇIKLAYAMAM'
Dilekçesinde, "Hiçbir şekilde ve nedenle, bankadan paranın çekilmesinden önce de çekilmesi sırasında da ve paranın bankadan çekilip hesabıma aktarılması sırasında da talimat vermedim. Paranın bir kısmı hesabıma aktarılıp, bana bu hususta bilgi verilene kadar da hiçbir bilgi ve malumatım yoktu" diyen Günay, Alparslan Türkeş'in vasiyetini yerine getirmekten ve bu vasiyeti açıklamamaktan dolayı yargılandığını belirtti.
Günay, "Rahmetli babama ve liderime saygımdan dolayı kardeşime emanet edilmiş özel ve sır kalması gereken bu vasiyeti açıklamayacağım" dedi. Günay, Türkeş'in hesabından çekilen paraların nerede kullanıldığını açıklamadığı dilekçesinde, üvey kardeşi Ayyüce Türkeş'in, bazı kesimlerce kullanıldığını öne sürdü. Günay, şunları söyledi.
'AYYÜCE TECRÜBESİZ'
"Bizimle aynı safta olması gereken, ancak yaşından dolayı çok tecrübesiz ve siyasette oynanan oyunların sebeplerini görmesi mümkün olmayan, babası Alparslan Türkeş'i tanımak fırsatı bulamayan kardeşimiz Ayyüce Türkeş'in karşı tarafça yönlendirilmiş olma ihtimali bu davanın en hazin tarafıdır. Siyasetin acımasızlığını göstermesi açısından dikkat çekicidir. Kendisine bu teklif ulaştığında bize müracaat etmiş olsa, kendisine gerekli ve yeterli bilgi aktarılmış olurdu. Özel bir vasiyet bahane edilerek, Türk milliyetçiliği düşüncesi bizim şahsımızda mahkum edilmek istenmektedir."
Göksel ÇAĞLAV
|
|
|
|