  
Felâketin eþiðinde
Ekonomik programla ilgili açýklama cumartesi gününe kaldý. Belki "bir bölümü" cumartesi açýklanacak, diðer "bölümü" ise gelecek çarþamba açýklanacak. Türk Hava Yollarý ve Türk Telekom ile ilgili olarak geliþme saðlanamýyor. Hükümette "revizyon" da yapýlamýyor, çünkü ortaklardan biri ya da ikisi direniyor; kendilerine "baskýya boyun eðdiler" dedirtmek istemiyorlar.
Sonuçta hükümet hiçbir þey yapmýyor.
Ýstanbul ve Ankara'da bir ay süreyle gösteri yasaðý getirildi, böylece "bir sorun çözülmüþ" oldu. Baþka kentlerde büyük gösteriler olursa, oralarda da yasak getirilir ve sorun yine "çözülmüþ" olur.
Bir ay önce, hükümette revizyon ve yenilenme bir çözüm olabilirdi. Ama bugün bu da çözüm olmaktan hýzla çýkýyor.
Türkiye'nin durumuna iliþkin en karamsar yorumlardan biri daha, "dýþardan" geldi. Yazan, Rudi Dornbusch. Nobel Ekonomi Ödülü sahibi ve MIT (Massachusetts Institute of Technology) öðretim üyesi bir iktisatçý. Türkiye üzerine daha önce de yazýlar yayýnlamýþ olan Dornbusch'un üniversite dergisindeki son yazýsýnýn birinci cümlesinde teþhis konuluyor: "Türkiye inanýlmasý güç uzunlukta bir dönem boyunca felâketin eþiðinden dönüp durdu."
Brezilya'dan da kötü
Yýllardýr, ne zaman dünyadaki ekonomik krizler ya da bir ülkenin ekonomisi tartýþýlsa, hep bir "Brezilya örneði" verilir. Bu örnek asla "siyasi istikrarý" olamayan ve olma ihtimali de çok düþük görülen, sürekli "müflis" bir ülke örneðidir.
Amerikalý iktisatçý Dornbusch da Türkiye'yi anlatýrken yine Brezilya örneðini veriyor, ama þöyle veriyor: "Türkiye'deki... politik durum Brezilya'dakine göre daha kötü ve kamu maliyesinin durumu daha da felâket."
Yazýnýn sonu, hâlâ "felâketin eþiðinde" olduðumuzu anlatýyor:
"Banka temizliði maliyetinin daha da artmasý, kamu borçlarýnýn daha da büyümesi anlamýna geliyor. Sonuçta ne olacak? Bir diðer çöküþ...
Peki Türk Hükümeti kaçýnýlmaz olana iliþkin olarak ne yapýyor? Hiçbir þey yapmýyor...
'Askerler, bir kez daha...'
Türkiye, mevcut çalkantýlý siyasi durumunu tamamen bir bilinmezliðe doðru savuracak dev bir mali çöküntüye doðru yol almaktadýr; böyle durumlardan tarihsel olarak çok tatsýz sonuçlar çýkmýþtýr.
Zaten Türkiye kötü bir durumda ve güçlü adamýný arýyor. Ne yapýlabilir? Büyük ölçekli borçlarýn yeniden yapýlandýrýlmasýna, acý reçetenin uygulanmasýna ve kötü geçecek birkaç yýlýn kabullenilmesine ihtiyaç var..."
Nobel ödüllü bir iktisatçý, Amerika'nýn ortasýndan Türkiye'ye bakýyor ve bunlarý yazýyorsa, kimsenin "dýþ kaynak" diye tepinmesine de gerek kalmýyor. Yönetimi hiç bir þey yapmadýðý için "felâketin eþiðinde dönüp duran" bir ülkeye kimsenin kredi açmasý mümkün deðildir.
"Economist Intelligence Unit"in raporlarý da bütün Batý'da "üst düzey"e yönelik bilgi notlarý niteliðindedir. EIU'nun son Türkiye raporu dün açýklandý. Türk Lirasý'nýn durumu ve son devalüasyonla ilgili uzun tahlillerden sonra þöyle deniyor:
"Ülkenin uzun dönemde yönetilebilirliði ile ilgili sorular ortaya çýkmýþtýr. Askerler, sükžneti saðlamak için bir kez daha adým atabilirler..."
"Felâketin eþiðinde" tablosu budur.
|