kapat
12.04.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner

Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Medyasoft
 
GÜNGÖR MENGİ(gmengi@sabah.com.tr )

Lâfla-copla olmaz

Hükümetin istifasını isteyenler yerine nasıl bir hükümet istediklerini de düşünmek ve açıklamak zorundadırlar..

Başbakan Ecevit böyle diyor.

Söyledikleri doğru ama kimsenin bu konuda öneri getirmediği savı kabul edilemez.

Biz önce ekonomi bakanları ile sınırlı kalan, daha sonra da üç liderin yeni isimlerden oluşmuş 22 bakanlı bir hükümet kurmak suretiyle yeni bir başlangıç fırsatı yaratması gerektiğini defalarca dile getirdik.

Yeni ekonomik programın açıklanacağı günlerde bir iktidar boşluğunun yaratılması intihar olur. Bu doğru..

Zaten "hükümet istifa" diyen TOBB bildirisinin de, tabandan gelen baskıya yöneticilerin karşı koyamaması nedeniyle çıktığı dün biraz daha netleşmiştir.

TOBB Başkanı Fuat Miras'ın itirafı var:
"Hükümeti istifaya çağırma baskısının önüne geçemezdim!"

Nitekim diğer iki işveren kuruluşu TÜSİAD ve TİSK de krize müdahaleyi çok geciktireceği için hükümetin istifa etmesini istemiyor.

Ama topluma umut ve güven verecek çapta bir revizyonu onlar da istiyor.

Öyle bir revizyon ki, sabır ve sağduyu göstermek için yeterli sebepleri içinde taşısın..

Bakanlık sayısı 22'ye indirilmiş yepyeni bir hükümet, yalnız halkı yatıştırmak için değil, onun desteğini almak için de şarttır.

Bugünkü hükümetin siyasi destek vaadi, artık beş paralık hüküm ifade edemez. Reformlara direnen bakanlar bütün hükümeti sakatladı.

Artık sokak lâfla, copla durmaz
İktidar liderleri, gerekli olan zihniyet devrimini artık eyleme geçirdiklerini kanıtlamadıkları takdirde fren tutmayacaktır.

Parlamentonun içinde de, dışında da bilgi ve yetenek sahibi, yıpranmamış yüzlerce yeni insan bulunabilir. 22 bakanlı yeni bir hükümet, ülkenin şansı olabilir.

Siyasi liderler basiret göstermelidir.

Türkiye'de sokağı hafife alan iktidarlar, gaflet ve dalâletleri ile önce sıkıyönetimleri getirdiler ve her sıkıyönetim dönemi, demokratik rejimin yıkımı ile son buldu.

Hiç değilse 2001 yılının iktidarı, demokrasinin çare üreten bir rejim olduğunu ispatlayacak basireti göstersin.

Askerin refleksi
Bir yapının gücünü, değişen koşullara tepki ve uyum konusunda gösterdiği çeviklik belirler.

Ekonomik krizden kurtulma çabalarına yaptığı katkı ile Türk Silâhlı Kuvvetleri, refleks yeteneği en yüksek kurum olduğu gerçeğini bir kez daha ispatladı.

Genelkurmay Başkanlığı dün, önümüzdeki on yıllık dönem için planlanmış toplam 19,5 milyar dolar tutarındaki 32 projenin ertelendiğini açıkladı.

Kararın iki temel dayanağı var:
Bu coğrafyada ordumuzun caydırıcı güç özelliğini sürdürmesinden vazgeçilemez..

Ama ekonomisi zayıf ülkelerin güçlü ordulara sahip olamayacağı gerçeği de ortada.

Genelkurmay, ekonomiyi güçlendirecek tasarrufa katkı sağlarken küçülerek güçlenme stratejisi izleyecek, ertelediği projeler için ekonomik büyümeyi bekleyecektir.

Bakalım askerin gösterdiği özveri, siyasete ve bürokrasiye örnek olacak mı?

 
İstanbul 2008 Olimpiyat Oyunlarına seçilebilicek mi?

Kesinlikle Evet. En güçlü aday İstanbul ve bu sefer seçilecek.
Hayır. Rakip ülkeler daha üstün özelliklere sahip İstanbul yine yenilecek.
İstanbul başarılı olabilir ama Uluslararası Olimpiyat Komitesi İstanbul'u seçmeyecek.

 


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır