Son bir şans
Bir milyon üyesi olan, ülkenin en büyük sivil toplum örgütü TOBB dün hükümete istifa ve meclise seçim çağrısında bulundu.
Bu çağrı ilk bakışta çözüm pratiği taşıyan bir öneriden ziyade, ekonomik krizden bunalmış ve gelecek korkusuna kapılmış tüccar, sanayici ve esnaf kesimi yöneticilerinin çaresizlik narasına benziyor.
Dünkü toplantıda büyükçe bir ayakkabı satıcısı, piyasalardaki kilitlenmenin ulaştığı ümitsizliği anlatırken şöyle dedi:
"23 Nisan geliyor.. 20 bin çocuk ayakkabısını satabilecek durumdayım belki. Ama imalâtçı, kullanacağı ithal malzeme için benden dolar cinsinden avans istedi. Bunu ödemem mümkün değil, çünkü önümü göremiyorum. Bıçak kemiğe dayandı.."
TOBB temsil kabiliyeti yüksek, sağduyulu, demokrasiye bağlı bir kitlenin örgütüdür.
Başkan Fuat Miras 16 Mart'ta hükümetin krizi algılamak, yönetmek ve çözüm bulmakta geciktiğini söyleyip yaklaşan tehlikeyi göstermiş ve "Siz boru döşeyip su getirene kadar ülke kül olabilir" demişti.
Yazık ki iktidar, meclisteki 350 sandalyeli güçlü çoğunluğunu çözüm yolunda harekete geçirmeyi başaramadı.
Hükümet boşluğu olursa
Şimdi Odalar Birliği, krizi kaosa dönüştüreceğinden korkulan sokak hareketlerini önlemek ve bunalan tabanına, meşru zeminlerde gerçekleşecek bir hükümet değişikliğinin umudunu vermeye çalışıyor.
TOBB'nin üç ayaklı bir eylem planı vardı:
1. Hükümeti istifaya çağıran bir bildiri..
2. Bildirinin topluca yürüyüş ardından Başbakanlık önünde kamuoyuna açıklanması..
3. Çağrının aynı gün kepenk kapama eylemi ile yurt çapında desteklenmesi..
Anlaşılıyor ki Başkan Fuat Miras'a Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kıvrıkoğlu'nun yaptığı itidal tavsiyesi yankı bulmuş, eylem planı birinci ayağı ile sınırlı kalmıştır.
Haftaların değil, günlerin bile sayılı olduğu ateşli ve dar bir geçitte hükümet boşluğu da doğarsa sonuçları ne olur?.
Anlatmaya kelimeler yetmez.
22 bakanlı yeni hükümet
İktidar, TOBB'un niyeti hakkında kötü şüpheler besleyemez. Çünkü bu kitle iyi niyetini defalarca kanıtlamıştır.
Meslek odaları, sorunların sokakta çözülemeyeceğini biliyor ve Türkiye'nin önünü açacak cesur kararları alacak bir iradenin meşru zeminde ortaya çıkmasını istiyor.
Krizin sorumlusu hükümet bunun bedelini ödeyecektir. "Alternatifimiz yok" sözü millete küfür gibi geliyor. Koalisyon çatısı altında bile hükümet alternatifi var!
Yeni ekonomik program sürecinde iktidar boşluğu göze alınamayacağına göre, koalisyon liderleri son bir şans yaratabilirler.
Bunun yolu cüretli bir yaratıcılıkla, ekonomik programın açıklanmasından hemen sonra bakan sayısı 22'ye indirilmiş yeni bir hükümet kurulacağını, partiler ve seçim yasalarının değiştirilerek lider sultasına son verileceğini bugünden tezi yok ilân etmektir.
Ecevit, Bahçeli ve Yılmaz, millete umut ve heyecan verecek beklenmedik bir adımı atmak zorundalar.
Yoksa üstlerine alacakları tarihi vebalin altında ezilecekler!