Win-Türkçe
ASCII

O HAL İLAN EDİLEBİLİRDİ
"Bİzİm dönemimizde de bir defasında ekonomi rayından çıktı. Cumhurbaşkanlığı müşavirleri ve danışmanlarıyla Bakanlar Kurulu'nu topladım. Rahmetli Yusuf Bozkurt Özal, Maliye'den sorumlu devlet bakanı idi. Cumhurbaşkanı, Anayasa'ya göre olağanüstü hal uygulamasına olanak sağlar.

Olağanüstü hal, ya çok kötü bir ekonomik krize sürüklenirse veya asayiş, güvenlik bozulursa ilan edilir. Bu krizde de olağanüstü hal ilan edilebilirdi. Türkiye tarihinde görülen çok büyük bir kriz. Bence Türkiye bu krizi hiç hak etmedi."

DEVALÜASYON GEREKSİZDİ
"Bana, Cottarelli'nin oyununa kandık gibi geliyor. Çünkü Kasım krizinde hükümet bir tedbir almıştı. Tahtakale denen serbest oluşumda herkes, dolar ve mark alıp satıyor. Merkez Bankası'nın ayrıca kuru vardı, ithalat-ihracat için belli kur uyguluyordu. Bu nedenle 'Bu krizi hak etmedik' diyorum.

Bu kriz suni yaratıldı. 'Türkiye'yi biraz daha sıkıntıya sokalım da Kürt, Kıbrıs, Ege meselelerini halletmek için bize daha muhtaç olacaklar, bunu koz olarak sürelim mi?' diye... Böyle bir yoruma sokmuş olabilirler. Çünkü Cottarelli'nin isteği üzerine bu yapıldı. Aklıma çeşit çeşit şeyler geliyor."

Evren ekonomik krize rağmen, yeni bir seçimin Türkiye'yi en az 10 yıl büyük zarara uğratacağını savunarak, ekledi:

"Ekonomik krizlerin tarihine bakacak olursak, Turgut Özal'ın 1983'de Maliye ve Hazine'yi ayırmasıyla başladığını söyleyebiliriz. O dönem ben Özal ile konuştum, bu işi iyi yapmadığını söyledim. Özal bana, ABD ve İngiltere'de de Maliye ve Hazine'nin ayrı olduğunu söyledi. 'Maliye'si bir elde toplanan teşkilat, daha güçlü olur' dedim. Özal da, 'Ben güçlü bakan istemiyorum' dedi. O günden sonra iki yakamız biraraya gelmedi."

AB'YE 20 YILDA GİRERİZ
Türkİye'nİn Avrupa Birliği'ne girmesi için 14 aydır ekonomik istikrar programı uyguladığını belirten Evren, "Bana göre bizi 15-20 seneden önce AB'ye almazlar" dedi. AB'den önce Gümrük Birliği'ne girilmesinin, Türkiye'nin aleyhine olduğunu savunan Evren, şunları söyledi:

"Onların malı giriyor, biz mal satamıyoruz. Petrolden dolayı Irak ile sıkıntımız var, milyarlarca dolarlık zararımızı kimse karşılamıyor. İthalat ile ihracat dengesini tutturamayan ülkeler krizden kurtulamazlar." Halkta yabancı malı alma yarışı başladığını belirten Kenan Evren, "İsraf aldı başını gidiyor. Ağırıma gidiyor" dedi.

VEKİL MAAŞLARI AZALSIN
Evren, 1929 dünya ekonomik krizinden sonra 1931'de Atatürk'ün "Türkiye halkının hali nicedir" diye 2 ay Anadolu'yu trenle, arabayla, atla dolaştığını belirterek şöyle dedi:

"Atatürk, Ankara'ya dönüşünde Başbakan İsmet İnönü'yü çağırarak halkın durumunun feci olduğunu, kuru ekmekle geçindiklerini anlattı. İnönü'den, vekillerin maaaşlarını azaltmasını istedi. CHP'de karar alındı, hem de ittifakla. Vekillerin maaşları 4'te 1 oranında azaldı. Tasarruf evvela TBMM'den başlamalı. Meclis'te maaşları azaltarak, makam otomobillerinde kısıntıya giderek, yukarıdan aşağıya doğru halka savurganlığın ortadan kaldırıldığı güvenini vermek lazım."

Evren, krizden önce yetkililere başvuruda bulunarak "Tasarrufa benden başlayın, altımdaki zırhlı makam aracını alın ve personeli azaltın" önerisini götürdüğünü, kendisine "Devlet Büyüklerini Koruma Kanunu var" yanıtının verildiğini söyledi.

Türkiye'de bu işleri bilen yok muydu?
Türkİye'de ekonominin başına üniversitelerden ve TBMM içinden birinin getirilmesinin, güven açısından daha uygun olabileceğini dile getiren Evren, "Derviş'i televizyonlardan izliyorum. Sevdim. Sempatik birine benziyor ama bu işleri Türkiye'de bilen yok muydu? 'Türkiye o kadar kötü durumda mı, biz altından kalkamadık mı?' diyorlar. ABD'li uzmanı getirdik, moral bozukluğu oluyor" dedi.

Türkiye'nin bu krizden de çıkacağını, halkın kötümserlik içinde olmasını doğru bulmadığını vurgulayan Evren, "Bir tek kişi veya bakan mucize yaratamaz. Milletle kalkınacağız. Evvela her alanda tasarrufa önem vereceğiz" diye konuştu.