Altı bin dolar borcu yüzünden bunalıma giren bir esnaf dün Başbakan'ın indiği merdivene yazar kasasını fırlattı..
Ankara'da Siteler esnafı sokağa döküldü.
Dört bine yakın göstericinin kente girişini Panzer desteğindeki polisler önledi.
Siyasi kriz ekonomik krizi getirdi, sonra da yönetim krizinin varlığı ortaya çıktı.
İş sosyal krize dayanmasın!
Ankara'da yürüyenler, iş-güç sahibi orta sınıf insanlar. Ama umutlarını kaybetmiştir. Yaptıkları, bıçağın kemiğe dayandığını demokratik yoldan duyurmaktır.
Yani tablo "Ülkeyi karıştırmak istiyorlar" senaryolarına denk düşmüyor. Ellerinde Türk bayrakları vardı ve ideolojik bir kimlik ve söylemleri de yoktu..
Kırk gün geçti, halâ ciddi bir irade kendini duyurmuyor. İş sahibi insanlar bile panik halinde hükümeti uyandırmak için sabırlarının sınırında bağırıyorlar.
On beş acil yasanın sadece ikisi meclise geldi, 11 tanesi henüz hükümete bile sunulmuş değil. Yönetim krizinin süratle aşılması lâzım.
Petrol zammının sağlayacağı kaynak önemlidir ama ağır sosyal maliyetleri vardır. Öteki tedbirler geciktiği takdirde zamlar kamçı değil, işkence etkisi yapacaktır.
Derviş dün, döviz rezervi 4 milyar dolar daha azalırsa Türkiye'nin tehlikeli bir dönemece gireceğini söyledi.
Çıkış yolunu yine üretim gücünü ayağa kaldıracak parayı elinde tutan tasarrufçuya güven vermek açacaktır.
Merkez Bankası eski Başkan Yardımcısı Prof. Abaç "Mevduata sınırsız güvence verilmeli.. Hazine bonoları için halka arz yapılmalı.. Konsolidasyon, varlık vergisi gibi kuşkuları tamamen gidecek program bir an önce açıklanmalıdır" dedi.
Evet açıklanmalı.. Hem de Derviş umudunu daha da etkili kılacak, geç kalmış bir hükümet değişikliği ile beraber.
Yeni program ve Derviş'le hedef birliği yaptığına inanılan yeni ekonomi bakanları..
Kaderci kültüre "Aslan" alternatifi..
Galatasaray'ın zaferini şükran duyguları ve gururla selâmlıyoruz.
Bu takım son yıllarda Türkiye'nin başına gelen en iyi şey. Hatta belki tek iyi şey..
Ekonomik bunalımın karanlığında milletin ruhunu aydınlattı yine.
Kaderci halka, inançla yapılan mücadelenin faziletini öğretti.
İlk yarıyı 2-0 yenik bitiren takımın ikinci yarıda yarattığı mucizeyi, azmin zaferi, inançla ve hayat koyarak verilen bir mücadelenin ödülü saymak lâzım.
Yenilgileri mağduriyet gerekçeleri ile sindirmeye alışmış geleneksel kültüre, yaptıkları ile onurlu bir seçenek sunan Galatasaray ruhu Türkiye'nin geleceği olmalıdır.
Dünya Bankası Türkiye Masası Şefi Chhibber dün "Türkiye Galatasaray gibi yılmamalı" dedi. Doğrudur..
Zor günlerin imdadı olan, savaşma ruhunu dirilten ve ülkeyi dışarda yücelten bu takıma Türkiye sahip çıkmalı.