|
|
|
Huzurevi tontonları
Hem çevresine yük olmamak, hem de daha iyi bakılmak için birçok yaşlı huzurevini tercih ediyor
Darüşşafaka'nin İstanbul Yakacık'taki sinemalı, yüzme havuzlu, deniz manzaralı lüks odalı 'Yaşam Sitesi'nde mal varlığını kuruma bağışlamış yaşlılar kalıyor. Peki ya sitede yaşam nasıl?
HÜMEYRA YERGÖÇ (75)
Ekonomiye baktığımız yok
"Emekli tarih öğretmeniyim. Örgü örüyoruz, gazete okuyoruz. Kuşları, papağanları seviyoruz. Paralarımızı buraya verdik, ekonomiye pek bakmıyoruz. Havuz sefamız var. Bir sorun olursa klinikte bakıyorlar. Hastane ücretsiz. Hayata niye küselim durup duruken?"
HURİYE TAV (70)
Jimnastik yapıyoruz
"Ben gezmeyi sevdiğim için derneklere gidiyorum haftanın bir kaç günü. Salonumuz var, jimnastik yapıyoruz, yarım günümüz böyle geçiyor. Gayet mutlu günler yaşıyoruz. Bizim mizaç olarak böyle bir yapımız var. İnsanı cennete sokarsın, 'Kapısı eğri' der, geri döner. Bazı tipler vardır hiç memnun edemezsiniz. En ufak şeyden mutlu olan insanlar, 'İyi ki buraya gelmişiz' diye dua ediyorlar. Buraya gelmeye karar vermek kolay değil, bağış miktarı çok yüksek. Bir defa ödediğinizde, iki yıl da geri dönüyor para. Özellikle sağlık bakımı çok iyi. Gezmeye çıkıyoruz, turlar yapıyoruz. Arasıra Darüşşafaka'daki çocuklarımız bizi ziyarete geliyorlar."
REŞAT PAMİR (84)
Kumkapı'ya bile gittik
"Sağolsunlar, her işlerimle ilgileniyorlar, bana keyfini sürmek kalıyor. 'Yalnızlığa' izin vermiyorlar. Geçenlerde özel gezilere, deniz turlarına katıldık. Hatta bir gece hep beraber Kumkapı meyhanelerine gidip eğlendik. Yaş ilerliyor ama içimiz hep genç. Emekli albayım, her sabah kalkıp spor yapıyorum."
EMİNE DEMİRBAŞ (75)
Burada da mutluyum
Elli beş yaşın üstündekiler için kurulan Tonton Huzurevi 1999'dan beri hizmet veriyor. İşte buradaki yaşamdan kesitler:
Maziden kalan günlerini anlatırken gözleri dolan Demirbaş, bir yandan oğlunu arkadaşlarıyla sohbet ediyor, bir yandan da şiir yazıyor: "Gençliğimizde komşularla, arkadaşlarla paralı altınlı kabul günleri, piknikler yapardık. O günler çok özlüyorum, fotoğraflara bakıp hatırlıyorum. 'Bülbül yuvası' dediğim evimde otururdum, davetlere katılırdım. Çok mutlu günler yaşadım. Şimdi burada da mutluyum."
DURSUN ALİ KÖSEOĞLU (65)
Genç olsam particilik yaparım
"Rizeliyim. Bir yıldan fazla bir süredir huzurevindeyim. Evli ve iki çocuk babasıyım. Önceleri fırıncılık yapardım. Burada sabahları erken kalkıp, kahvaltı yapıyoruz. Sonra gazete okuyup TV izliyoruz. Sonra da oturup dedikodu yapıyoruz. Siyasileri çekiştiriyoruz. Demokrat Partiliyim, 19-20 yaşında olmak isterdim, partime hizmet için."
TORUNLARI İÇİN YAŞAYANLAR
Depremde oğulları Fikret'i ve bir torunlarını yitiren Remziye Özçelik (60) ve eşi Selehattin Özçelik (67), gelinleri çalışmak zorunda olduğu için tüm enerjilerini torunları Burak için harcıyor. "Benim hayatım 17 Ağustos öncesi ve sonrası diye ikiye ayrılıyor" diyor Remziye teyze, "Sorumluluğum yoktu. Bir bakıma ölmeyi bekliyordum. Şimdi Allah'a yalvarıyoruz, 'Ne olur ömrümüzü uzat da, torunumuza güzel bir gelecek hazırlayabilelim.' Gençken hayat kavgasını dinç vücudumuzla gerçekleştirmiştik. Şimdi ise yüksek tansiyon ve şeker ile birlikte yapıyoruz."
YARIN
* 40 yılın aşklarını tüketmeye yetmediği çift: Muzaffer dede ile Emine teyze
* Mutlu ve huzurlu bir yaşlılık için ipuçları, öneriler, önlemler ve olanaklar
|
|
|
|