kapat
25.03.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 

Tiyatrocuların günü kutlu olsun!


Tiyatro dünyası, 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü için kolları sıvarken, 13 yıldır düzenlenen Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali'nin ekonomik kriz nedeniyle iptal edilmesiyle hüzünlü bir sessizliğe gömüldü
Tiyatrocular önce özel tiyatrolara getirilen ödenek kısıntısı ile sarsılmış ardından da "Devlet Tiyatroları Genel Müdürü" Rahmi Dilligil'in yolsuzluk skandalı ile karşılaşmıştı. Tam her şey geçti derken İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın düzenlediği "Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali" iptal edildi. İki yılda bir bienal şeklinde yapılmasına karar verilen festivalin kaldırılmasının sebebi, ekonomik kriz. Oysa salı günü "Dünya Tiyatrolar Günü." Tiyatrocular bu günü hüzünlü kutlayacaklar. Son yıllarda sanatın 'üvey evladı' olarak nitelenen tiyatro aslında uzun süre önce gözden düşmüştü. Tiyatrocularla, sorunları ve festivalin kadırılması üzerine konuştuk.

Dikmen Gürün (İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı Tiyatro Festivali Yönetmeni): Festivali bienale dönüştürmeyi uzun süredir düşünüyorduk. Çünkü tiyatro festivali, plastik sanatlar festivaliyle birlikte maaliyeti en yüksek etkinliğimiz. Ekonomik krizle birlikte ileriye yönelik bu planımızı öne almak zorunda kaldık. Artık bir yıl plastik sanatlar, bir yıl da tiyatro bienali düzenleyeceğiz. Tiyatrocularımıza, 'önümüzdeki yıllarda daha güzel şeyler yapacağız' diyerek bir iyi niyet mesajı verebilirim.

Işıl Kasapoğlu: Ekonomik krizin ilk olarak kültür hayatını etkilemesi çok üzücü. Oysa tiyatrolarımız savaş yıllarında bile hep sahne alırdı. Belki de sanata en çok bu tür günlerde ihtiyacımız var. Ama şu an tam tersi bir şey yapılıyor. Böyle bir uygulama, dünyanın hiçbir ülkesinde de olmadı. Bosna savaş sırasında bile perde indirmedi. Şu an Üsküp'ta savaş var ama Üsküp Tiyatro Festivali yapılıyor. Festivalin

iptalini çok şaşırtıcı buluyorum. Tiyatronun pahalı bir sanat olması etkili olmuş olabilir. Ama bu her yerde böyle, zaten sanata sadece ticari gözle bakamazsınız. Ama maalesef Türkiye'de İstanbul ve İzmir dışında tiyatroya destek verilmiyor.

Haldun Dormen: Çok üzüldüm. Zor koşullarda yapılsa da çok faydalı bir etkinlikti. Kriz, kültür hayatında ilk önce tiyatroyu vurdu. Ama bunu aşmalıyız, AB'ye girmek istiyorsak perdelerimiz açık olmalı. Yoksa Afganistan'dan ne farkımız kalır. Ben Türk tiyatrosunun içinde bulunduğu krizi aşacağına inanıyorum. Çünkü bu sanat biz de Cumhuriyet öncesinden beri var.

Genco Erkal: Tiyatro Festivali önemli bir açığı kapatıyordu. Çünkü çok içine kapanık bir tiyatromuz var. Tek tesellim tamamen kaldırılmamış olması. Tiyatro genel olarak her yerde gözden düşüyor. Bunda teknolojik ilerlemeler, TV kanallarının çoğalması, internet ve Hollywood sinemasının ağırlığı etkili. Bu tür seri üretimin yanında el emeği üretime benzetilebilecek tiyatronun biletleri de pahalı oluyor. Bu da tiyatroyu seçkin bir izyeyici içine hapsediyor ama bizim zengin kesimimiz Türkiye'de tiyatro izlemeyi de sevmiyor. Onlar Paris'i, Londra'yı tercih ediyor. "İzleyeceksem burada neden izleyeyim!" gibi Türk tiyatrosunu küçümseyen bir tavırları var. Ama biz sanatçılar her zaman hayata umutlu bakar ve yeni projelerin peşinde koşarız. Umuyorum ki her şey düzelecek.

Nedim Saban: Tiyatromuz uzun süredir kötü. Bu izleyici azlığından kaynaklanmıyor. Çünkü izleyici her şeye rağmen geliyor. Sorun Türkiye'nin kültür-sanat politikasından kaynaklanıyor. Maalesef devletimiz düşünen, kültürlü insanlar istemiyor. Başbakanımızın şairliğinin de Kenan Evren'in ressamlığından bir farkı yok. Devletin sanat düşmanlığını anlamak için ödeneğe bakmak bile yeterli, o kadar komik bir para ki. Özel tiyatroların ödeneklerine kesinti ilk kez şair başbakanımızın döneminde yapıldı. Valla, Refah-Yol hükümetini mumla arar olduk. 27 Mart'ta Türkiye'de en hüzünlü Dünya Tiyatrolar Günü'nü kutlayacağız. Çok yazık, çok!

Tiyatrocularımıza yakışmayan tartışma
Görülen o ki tiyatromuzun tek sorunu festival iptali değil. Tiyatro Yazarları Derneği Yönetim Kurulu üyeleri ile başkanları arasındaki tartışma mahkemeye dek uzanan bir sonuç yaratmış. İddialar usulsüz kongre düzenlemek, tiyatroyu çıkar ilişkilerine teslim etmek... Refik Erduran ve Recep Bilginer ise tüm iddiaları reddediyor.

Necef Uğurlu'nun iddiaları şöyle: "Usulsüz kongre yapmaya kalktılar. Recep Bey kızını, Refik Bey de kayınvalidesini kongre üyesi yapmaktan çekinmedi. Amaçları yönetimi ellerinden bırakmamaktı. Refik Bey, ödenekleri bile etkiliyor, kendi oyununun (Seher Vakti) oynanması şartıyla bakanlıktan 5 milyar lirayı Gencay Gürün tiyatrosuna geçirmişti." Erduran ise bu iddiaları reddediyor: "Gencay Gürün'ün tiyatrosu 'Sürekli aydınlık için bir dakika karanlık' eylemine destek veriyordu. Bakanlık da bu işin Tiyatro Yazarları Derneği'nce düzenlenmesini istedi. Yani bu bakanlıktan yapılan bir ödemedir. Bu iddiaları son derece rahatsız edici buluyorum. Dünya Tiyatrolar Günü'nün yaklaştığı bir sırada böyle olmamalıydı."

Bilginer ise iddialara yanıt vermek bile istemediğini söyledi: "Usulsüz kongre düzenlediğimizi idda ederek mahkeme açtılar ve kaybettiler şimdi temyize gittiler. Bu mahkemenin meselesidir. Zaten üyelikten de çıkarıldılar, hâlâ neden uğraşıyorlar anlamadım. Bu iddiaların hepsini reddediyorum."

Buket Aşçı

 
Sabahonline'nın değişen tasarımını nasıl buldunuz?

Eskisine göre çok beğendim
Eskisi daha iyiydi
Farketmez

 

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır