|
İşadamı yollara dökülür mü?
Ankara'da toplanan sanayi ve ticaret odaları başkanları, reel sektörün sesini hükümete duyurmak için Bsaşbakanlığa yürümeye kalktı
Yer, Ankara'daki 5 yıldızlı otellerden birinin balo salonu. Tarih 15 Mart, saat 20.00. Ekonomik krizden ağır yaralı işadamları, dert anlatmak için yine lüks bir buluşma yeri seçmişler. Sesler gür çıkıyor. "Bu bankalar Allahsız kitapsız", "31 Mart'taki dönemsel kredi faizlerini ödememiz için devlet yardım etsin", "Yok yok Başbakanlığa yürüyelim!"
Derviş'e şartlı destek
İşte bu gergin havada, TOBB ekonomiyi değerlendiriyor. Ortada hükümetin tek temsilcisi yok. Çağrı yapılan Devlet Bakanı Kemal Derviş'ten ses çıkmıyor. TOBB Başkanı Fuat Miras, telefona sarılıyor. Başbakan Bülent Ecevit'e ulaşıyor. Kısa bir süre sonra, yoğun çalışmadan başını kaşıyacak zaman bulamayan Derviş, Miras'ı cevaben arıyor. Ecevit'in ricası etkili oluyor. Derviş, Anadolu'nun sesine kulak veriyor, sempati topluyor, şartlı destek alabiliyor.
16 Mart saat 15.30 suları... Miras, Başbakan Bülent Ecevit'e diplomatik bir dille yükleniyor.
"Lastiği patlattınız. Bürokratlarınız sizi yanlış yönlendiriyor. Dalgalı kur sonrası ihracatın artacağını söylüyorsunuz. Neyi satacağız? Üretim durdu. Bankalar fabrikalara el koyuyor.
Turizm patlayacak diyorsunuz. Esnaf kepenk kapatıyor. Bu eğilim turizm yörelerine sıçrarsa turist de bulamazsınız.
Sayın Derviş'e umut bağlandı. Yanlış anlamayın ama kendisi de siyasetçi gibi olacaksa ondan da umudu keseriz!" İşte tam bu noktada Miras'ın, burnundan soluyan bir grup işadamını frenlediği anlaşılıyor. Başbakanlığa yürümek isteyenler ikna ediliyor, engelleniyor.
Ecevit'ten diyalog sözü
TOBB Başkanı, son olarak Başbakan'a, "Hafta içi zaman zaman akşamları gecekondu mahallelerine gidiyorum. Bayramlarda Doğu'daki çocukları giydiriyorum. Bunlar sizi duygulandırmıyor mu?" diyor.
Ecevit, yılların deneyimi ile soğukkanlılığını koruyor. Destek istiyor. Dış kaynak ihtiyacına işaret ediyor. Daha çok diyalog sözü veriyor.
Oya Ünlü'nün hitap tarzi teoki çekiyor
Oya Ünlü, Devlet Bakanımız Fikret Ünlü'nün kızı. Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'in eli ayağı, gözü kulağı. Hemen her temasında yanında. Sayın Bakan'ın "asistanım" diye takdim ettiği Oya hanım, bu sıra eleştiri oklarının hedefinde. Medyanın yakın ilgisine rağmen olabildiğince derinden gitmeyi başaran Oya Ünlü'nün, önemli bir ayrıntıyı ihmal ettiği anlaşılıyor. O ayrıntı, deneyimli bürokratlarla ilişkilerde ortaya çıkıyor. Hazine ve Merkez Bankası gibi köklü kurumların kendisini uluslararası alanda ispatlamış üst yöneticilerinin de bulunduğu toplantılara katılan Oya hanımın "hitap" tarzı tepki çekiyor. Müsteşarlara, başkanlara, genel müdürlere, "bey" deme gereğini duymadan sadece ilk isimleri ile seslenmesi hoş karşılanmıyor, bizden hatırlatması.
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
* Rekabet Kurulu'nda üç üyeliğin boşaldığını, Sadık Kutlu, M. Zeki Uzun ve Mustafa Parlak'ın yerine isim arayışı başladığını, adaylardan birinin İ. Hakkı Karakelle olduğunu,
* BDDK Başkanlığı'na atanan Engin Akçakoca'nın henüz kararnamesi çıkmadan Cuma günü Kurum'a geldiğini, Kurul üyeleri ile konuştuğunu, nazik tavırları ile puan topladığını,
*12 Mart'ta yapılan ekonomik program toplantısında hazırlanan metnin, önemli ölçüde basına yansıması nedeni ile adeta köstebek avı başladığını,
* İnternet servis sağlayacılarının isyan noktasında olduğunu, hat kullanım bedelllerine yüzde 1000 zam yapılması karşısında yasal yollara başvuracaklarını,
* 2001 yılı özelleştirme geliri hedefinin 2 milyar dolardan 1.7 milyar dolara çekildiğini,
* TSE yöneticilerinin dış seyahatlerinin büyüteç altına alındığını, günlük 350 dolar düzeyindeki harcırahların nasıl ek kazanç kapısı haline getirildiğinin incelendiğini,biliyormusunuz
|
Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|