DIŞ DESTEK PAKETİ
Önceki gece Türkiye'de bulunan IMF Avrupa Bölüm Başkanı Michael Deppler ve Türkiye Masası Şefi Cottarelli ile bir araya gelen Derviş, IMF ile yeni bir anlaşmanın (çerçeve) zeminini oluşturdu. IMF'nin Türkiye'ye vermeyi vaat ettiği 6 milyar dolarlık rezerv kolaylığın en azından yarısının hemen serbest bırakılması istendi.

Pazarlıkların en çetin bölümünü ise bankacılık sektörüne yapılacak operasyon ve bunun dış kaynakla desteklenmesi oluşturdu. IMF'nin, kamu bankaları ve Fon bankalarının yanı sıra sektörde mali yapısı sorunlu tüm bankalara bir defada kalıcı neşter atılması görüşünde olduğu, ilk aşamada Hazine ve Merkez Bankası kaynaklarının kullanılmasında ısrar ettiği öğrenildi.

POZİTİF BÜYÜME HEDEFİ
Derviş dün ise Devlet Bakanı Tunca Toskay ve Maliye Bakanı Sümer Oral'la biraraya geldi ve reel sektörün sorunları ve yeni bütçe rakamları üzerinde tartıştı. Oral, ihracat, kamu finansmanı ve akla gelebilecek, ekonomiyle ilgili her konuyu ele aldıklarını söyledi.

Ankara'da süren toplantılarda, programın süresi, bütçe büyüklüğü, enflasyon hedefi, kur tahmini, büyüme oranı gibi makroekonomik göstergeler de ele alınıyor. Başbakan Bülent Ecevit'in, bu yıl ekonomide küçülme istemediği, mümkün olduğunca pozitif büyüme amaçlı program hazırlanmasını istediği ifade ediliyor.

İhale gösterge olacak
Kemal Derviş ve kurmay kadronun iki gün boyunca IMF ve Dünya Bankası ile çalıştığı öncelikli konu iç borçlanma oldu.

21 Mart'ta yapılacak kritik ihale öncesinde ilan edilen yeni borçlanma programına şok faizle başlanması dahil birkaç seçenek üzerinde duruldu. Alternatifler arasında, 1994 krizinde kullanılan şok faizli bonoya benzer 3 aylık, yüzde 30 faizli kağıt ihraç edilmesi, 3-6 aylık piyasa şartlarında belirlenen faiz, 1 yıldan uzun vadeli aylık faiz ödemeli tahvil satışı, halka arz ve dövize endeksli tahvil çıkarılması seçenekleri bulunduğu belirtiliyor. Bu arada Hazine'nin, 2.8 katrilyonluk iç borç geri ödemesinin, 1.3 katrilyon lirasını Merkez Bankası'ndaki yeniden değerleme hesabından karşılayacağı, vergi girişleri de dikkate alınarak borçlanma miktarını 1 katrilyon lira seviyesinde tutacağı öğrenildi. Ekonomi kurmayları, "Bu ihale piyasada çarkların dönmesi açısından gösterge olacak" yorumunu yaptı.

Bu hafta yanıtı belirlenecek sorular
* IMF ile yeni programın çerçevesi konusunda anlaşma sağlanacak mı?

* IMF'den alınacak 6 milyar dolarlık ek rezerv kolaylığı vadesinden önce serbest kalacak mı?

* G-7'lerden acil yardım kredisi alınacak mı?

*Hangi kesimlerden ne kadar iç kaynak sağlanacak?

* Ekonomide ulusal program hazırlığı bitecek mi?

* Hazine 2.9 katrilyonluk itfa için süper bono mu çıkaracak?

* Merkez Bankası döviz satacak mı?

* Dolar bir milyonun altına inecek mi?

G-7 destek için kolları sıvadı
Dış destek için kolları sıvayan Ekonomiden Sorumlu Devlet Kemal Derviş, bürokratlarla toplantısı sonrasında G-7 (ABD, Japonya, Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya ve Kanada) ülkelerinin büyükelçileri, IMF ve Dünya Bankası temsilcilerinin bulunduğu akşam yemeğine katıldı. Derviş, yemek öncesinde "Dış desteğe ihtiyaç olduğunu anlatacağım" dedi.

Bu arada acil önlemler paketine dış destek arayışlarını sürdüren ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, zenginler kulubü G-7 'nin önde gelen ülkelerinden Almanya'ya gerçekleştireceği ziyaret ile güven tazelemeyi amaçlıyor.

SARI IŞIK YAKTILAR
Derviş, bu hafta içinde ABD gezisi öncesi zenginler kulubü G-7 ve AB'nin önde gelen ülkelerinden Almanya'yı ziyaret ederek acil önlemler paketine dış destek arayışlarını "yerinde ikna yöntemiyle" sürdürecek. Gerçekleştireceği temaslarda yeni program hakkında detaylı bilgi vererek hükümetin yeni programı hayata geçirme konusundaki iradesini dile getirecek olan Derviş, son ekonomik kriz nedeniyle zedelenen güveni tazelemeyi hedefliyor. Derviş, Almanya'nın olumlu yanıtını alarak diğer ülkelerinin olumlu tepkisini almak istiyor. Yardım paketine sarı ışık yakan G-7 ülkeleri ise yeşil ışık yakmak için hükümetin bankacılık sektörünün yeniden yapılandırılması, özelleştirmelerin bir an önce tamamlanması ve yapısal reformların hayata geçirilmesi koşullarını öne sürüyor.

Okan MÜDERRİSOĞLU