|
Gül ve tarçın kokteyllerde
Uluslararası içkilere geleneklerimizden çeşniler katabiliriz. İki nefis kokteyl, bunun örnekleri...
Uluslararası içkilere geleneklerimizden çeşniler katabiliriz. İki nefis kokteyl, bunun örnekleri...
Geçtiğimiz ay İtalyanların ünlü aperitiflerinden Campari'nin, Türkiye Barmenler Derneği'nin katkılarıyla düzenlediği kokteyl yarışmasının aroma jürisindeydim. Barmenlerimiz o gün bütün hünerlerini sergilediler, sonunda dokuzu finale kaldı. Jürinin seçimleriyle birinci, ikinci ve üçüncüler belirlendi. Üçüncü seçilen TGI Friday's'in barmeni Gürkan Karanfil'in kokteyli, bende derin çağrışımlar yarattı. Genç barmen, Campari'li kokteyline biraz tarçın da eklemişti, içine de karıştırma çubuğu yerine hakiki bir tarçın çubuğu koymuştu. Kokteylin son derece egzotik bir lezzeti vardı. Damakta uzun süren, zengin ve baharatlı bir tat bırakıyordu. Tek kelimeyle bir şaheserdi...
Yıllardır "Niye bizim barmenlerimiz boza, şalgam suyu gibi yerel içeceklerimizle, hatta ayranla içkiler denemez, niye değişik baharatları kokteyllerde kullanmazlar?" diye yazdığımdan, bunu uygulayan birini keşfetmek benim için ayrıca sürpriz oldu.
GÜLLÜ MARTİNİ
Birkaç gün sonra ise Hyatt Regency Oteli'nin barmenleriyle beraber biz bir içki icat ettik. Otelin girişindeki klas havalı Polo Lounge'da bir "Martini and Music" gecesi yapılacaktı ve otelin halkla ilişkilerinden sorumlu Solmaz Sporel ile ben barın arkasına geçecektik. "Yıllar önce ünlü barmen Vefa Zat bir 'golden martini' icat etmişti. Acaba ben de bu gecenin şerefine bir martini hazırlasam nasıl olur?" diye düşündüm. Aklıma gül likörü kullanılan, içinde de bir gül yaprağı yüzen bir "Oriental Martini" hazırlama fikri geldi. "Y" biçimli martini kadehinin ağzına pudra şekerinden bir gerdanlık da çekecektik, bu da pembemsi renkli içkiyle hoş bir kontrast oluşturacaktı.
Bu fikir benden çıktı, gerisi barın sorumlusu Erol Sarıdikmen ve ekibinden geldi. 3 cl. cine 2 cl. Martini Bianco ile 1 cl. de Tekel'in ürettiği bize özgü gül liköründen ilave ederek, kokteyle son şeklini verdiler. İçinde bir kırmızı gül yaprağının yüzdüğü, hafif tatlımsı bu pembe içki, o gece hayli sükse yaptı.
Kıssadan hisse, batılıların bilmediği, tanımadığı lezzetlerimizi kokteyllerde de kullanarak heyecan verici sentezler yaratabiliriz. Dünyanın dört yanından içkileri ithal ediyor, zevkle içiyoruz, tamam. Ama toprakları bu kadar lezzeti barındıran bir ülkede, onlara kendimizden de bir şey katmalıyız bence. Hoyratça denecek bir tempoda globalleşen dünyada, "kişilikli" bir varoluş için bu şart...
Mehmet Yalçın
myalcin@turk.net
|
Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|