Asfalt eriten yolsuzluk

Karayolları'nın Kocaeli-Gölcük ihalesine fesat karıştı. 13 trilyonluk ihaleye yolsuzluk karışacağını, ihaleyi Taşyapı firmasının kazanacağını ihaleden 24 saat önce biliyorduk

Geçtiğimiz Pazartesi günü Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından yapılan 13 trilyonluk bir yol ihalesinde yolsuzluk yapıldı. İddiaya göre, ihalenin hangi şirketin üzerinde kalacağı Ankara'da müteahhitlik çevrelerinde haftalarca öncesinden biliniyordu.

Kazanacak şirketin Taşyapı İnşaat Limited Şirketi olacağını ihaleden 24 saat önce gazetemize gelen fakstan öğrendik. Uzmanlar, bu bilginin ihaleye fesat karıştığına dair delil olduğunu ve soruşturulması gereken ağır cezalık bir suç olduğunu söylüyorlar.

Haberi veren kaynaklar, ihaleye katılan şirketlerin bizzat bakan tarafından onaylandığını söylüyorlar.

Bir sayfa uzunluğundaki belgede şu bilgiler vardı.

* Bayındırlık Bakanlığı'na bağlı Karayolları Genel Müdürlüğü 11 Şubat'ta Kocaeli-Gölcük yolunu ihale edecek.

* Bu ihaleye dokuz şirket davet edildi (1 Mirtur, 2-HGG, 3-Cemil Özgür, 4-Aydın, 5-Aska, 6-Beğen, 7-DSK, 8-Kolin, 9-Taşyapı).

* İhaleyi Taşyapı adlı şirket kazanacak.

* Taşyapı şirketi ihaleyi keşif bedeli olan 18 trilyon liraya %0 civarı tenzilat vererek alacak.

"AYARLI İHALE"
Faksı yollayan, adının açıklanmasını istemeyen Ankaralı bir müteahhit. Müteahhit, kendi deyimi ile ihalenin "ayarlandığını" haftalarca önceden biliyordu. Geçtiğimiz Şubat ayında Maliye Bakanlığı'na yolladığı bir yazıda "önümüzdeki günlerde İzmit Bölgesinde 22 milyon dolar civarı bir yol inşaatını hangi firmanın organize ettiğini ve ihaleyi alacağını şimdiden bilmekteyiz," ihbarında bulunmuştu. Maliye Bakanlığı ihbarı dikkate almamıştı.

Müteahhit ayrıca Karayolları Genel Müdürlüğü'nün sunduğu dokuz şirketli listeyi Bayındırlık Bakanı'nın bizzat onayladığını söyledi. Bakan ihale yönetimi onaylamıştı. Buna göre, işin ehli bütün şirketler ilanla davet edilmeyecek, sadece davet edilen şirketler teklif verecekti.

Pazartesi akşamı müteahhit beni tekrar aradı. "Tam dediğimiz gibi oldu", dedi. "İhaleyi Taşyapı şirketi aldı. Ufak bir düzeltme yapayım. Tenzilat için keşif bedeli üstünden 20 civarında demiştik. Yüzde 22 olmuş."

Ankara'yı arayıp hayatını Bayındırlık Bakanlığı müfettişliğine adamış bir arkadaşıma durumu anlattım. Ve ona şu soruları sordum:

* Hangi firmanın kazanacağının ihaleden önce bilinmesinin anlamı ne?

Kimin kazanacağının önceden bilinmesi ihalede fesat olduğunu açıklıkla ortaya koyar. Buna rağmen imzalarlarsa suç işlemiş olurlar. İmzalasalar da imzalamasalar da "bu iş nasıl oluyor", diye soruşturma açlıması, ihalenin iptal edilmesi gerekir.

* Sorumlu kim?
Fesatı kim yarattı? İdare (Karayolları Genel Müdürlüğü) yarattı. Müteahhitle aralarında anlaştılar. İhaleye sadece kendi davet ettikleri şirketler katılmış. Diğerleri figürandır. O birine verecektir. Kesin olarak söyleyebileceğim, idare tezgâhlamıştır.

* Nasıl bu kadar emin olabiliyor sunuz?

Karayolları Genel Müdürlüğü ihaleyi 44'üncü maddeye göre yapmış. "Belli istekliler arasında" teklif alarak. İhaleyi ehil olan bütün şirketlere açık tutmalıydı. 200 firma çağırabilecekken neden dokuz firma çağırdılar?

Ayrıca, bir şey daha söyleyeyim. (Bayındırlık) Bakanın(ın) onayı olmadan yapamaz. Asla mümkün değildir.

* Cezası ne?
Ağır cezalık bir iştir. Beş yıldan başlıyor, yanılmıyorsam. İhaleye fesat karıştırmak yüz kızartıcı, ağır bir suçtur.

* Bu gibi ihaleler sık sık oluyor mu?

Çok, çok, çok, çok, çok, çok. 44'üncü maddeye göre yapılmış işlerin tümü tezgâhlanmıştır. (Gülerek) "Ne kadar sıklıkla olmaz", diye sormak daha doğru olur.

* Önlenebilir mi?
Bu kepazeliklerin hepsi 44'üncü maddeden dolayı yapılıyor. Bırakacaksınız 44 maddeyi bir tarafa. Şeffaflık ilkesine göre yapacaksınız. Yeterlilik belgesi olan herkese açık olacak. Yeterliliğin belirlenmesinde de şeffaf ve dürüst olacaksınız. Adamakıllı kontrol edeceksiniz. 44'üncü madde yolsuzluğun birinci maddesidir.

* Soruşturma emrini kim verebilir?
Bakan.