İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret ve Banka Hukuku Öğretim Üyesi Prof. Erdoğan Moroğlu, İhlas Finans Kurumu'nun faaliyet izninin kaldırılma gerekçesinde yer alan hükümler nedeniyle, şirketin yöneticileri hakkında, güveni kötüye kullanmak iddasıyla 2 aydan 5 yıla kadar hapis ve ağır para cezası istenebileceğini bildirdi. Moroğlu, alacaklılar ile şirket arasındaki sözleşmenin kâr-zarara katılma sözleşmesi olduğunu hatırlatarak, "O yüzden zarar varsa zarara da katılacaklardır" dedi.
*İhlas Finans'la ilgili kritik kararın alındığı sırada BDDK'da, "Birilerinin bu işi yapması gerekiyordu" görüşü hakim oldu. Fon'a alınan ya da kapatılan bankaların tasfiye sürecini hızlandırmak için yeni bir kanun değişikliğine hazırlanan BDDK, ÖFK'ları bu kapsama dahil edemedi.
* BDDK yetkilileri, "Öylesine ağır stok sorunlar devraldık ki ÖFK'lara yeterince vakit ayıramadık. Öncelik bankacılık sisteminde yoğunlaştı" dediler.
*BDDK yetkilileri, İhlas Finans'ta iki seçenek bulunduğunu belirttiler. İlk seçenekge göre hesap sahipleri İhlas Finans yönetimi ile belli bir miktar ve vade üzerinde anlaşarak beklemeyi tercih edecekler.
* Ya da daha önce mevduatını talep ettiği halde alamayanların yaptığı gibi ihtiyati haciz yoluna gidecekler ve şirketin iflasını isteyecekler. Bu durumda İflas Masası kurulacak. Gayrimenkuller üzerinde daha önce konulan ipotek şerhi ve vergi benzeri kamu alacakları öncelikli sayılacak. Kalan malvarlığı ile borç tutarı birbirine bölünecek. Bulanacak oran üzerinden herkesin alacağı eşit payda ödenebilecek.
*Bu arada ÖFK'lar için bankaya dönüşmeleri amacıyla verilen iki yıllık süre 19 Aralık 2001'de sona eriyor. 19 Aralık 1999'da yapılan Bankalar Kanunu değişikliği ile ÖFK'ların gerek sermaye gerekse yönetim yapısı itibarıyle banka kurucularında aranacak şartlara 2 yıl içinde uyum sağlamaları öngörülmüştü.
*Buna göre, en az 20 trilyon lira sermaye yapısına ulaşmayan ve banka kurucusu olacaklarda aranacak şartları taşımayan ÖFK'lar 10 ay sonra tasfiye sürecine girecek.
Okan MÜDERRİSOĞLU-Erhan DOĞAN