Galatasaray'ın kaleci antrenörüne göre teknik direktörlerin bile başarısızlığını yüklediği, taraftarın en çok kızıp sövdüğü 'şamar oğlanı' kalecilerin işini iyi yapması için vurdumduymaz olması gerek

Ve gooool. Herkes ayakta, herkes seviniyor. Ama üzülenler hatta yıkılanlar da var. Onlar takımların başarısızlıklarının günah keçileri, onlar bir anlık hatalarıyla kahrolan kaleciler.

Hani eskiden "insanın aptalı futbolcu, futbolcunun aptalı da kaleci olur" derlerdi. Birçoğumuza göre futbolcular önemlidir de kaleciler pek değildir nedense? Yenildiğimizde en çok sinirlendiğimiz ise kaleciler değil midir?

İşte bu soruların yanıtını Galatasaray'ın kaleci antrenörü Eser Özaltındere'de bulduk. Eser Özaltındere ne yaptığını bilen, disiplinli olduğu her halinden belli olan çok kibar bir antrenör. Bu hali beni nedense çok şaşırtıyor, hatta önyargılı olduğum için utanıyorum. Antrenmanda gençlere bağırıyor: "Tut, geç kaldın, atla, öne çık, çok geride duruyorsun" İlk bıraktığı izlenim çok sert biri olduğuna ilişkin. Konuşmaya başlayınca o sahadaki hali üzerinden gidiyor.

Eser Özaltındere bir dönem Galatarasay'ın kalesini savundu, yedi yıldır da Galatasaray'ın kaleci antrenörlüğünü yapıyor. Şu anda Fatih Terim ekibinden kalan tek adam.

Kaç yıldır kaleci antrenörlüğü yapılıyor?

Türkiye'de 7-8 yıldır var. Avrupa'da daha da gerilere gidebiliriz.

Her takımın kaleci antrenörü var mıdır?

Türkiye'de birinci lig takımlarında kaleci antrenörü bulundurma zorunluluğu var. Ama işin ne kadar ciddiye alındığını net konuşamam.

Neden kaleciler teknik direktörlük yaparlar?

Şenol Güneş, Metin Türel, Rasim Kara, Yaşar Durmaz kaleci olan direktörlere örnektir. Tabii ki daha üst konumda olduğu için.

Kaleci antrenörleri nasıl çalışır?

A Takımı kalecilerini çalıştırır. Gençlere teknik taktik verir. Fizyolojik ve psikolojik eğitim kaleciler için çok önemlidir.

Kaleci olacak adam çocukluktan belli olur mu?

Fiziksel özellikleri çok önemli. Boyu, posu, adele yapısı, yumuşaklığı.

Boyu uzun mu olmalı?

Bu çağda hep güçlü kaleci arıyoruz. Zihinsel özellikleri, kişisel özelikleri de önemlidir. Çevik olması önemlidir.

Takımın defansı iyi değilse kaleci ne yapar?

Zaten günah keçisi hep kalecidir. Kendi arkadaşları da taraftarlar da suçu ona atar. Teknik direktörler de "kaleci gol yedi, ne yapalım" diyerek başarısız sonuçtan sıyrılır.

Nasıl başeder ki kaleci tüm bunlarla? Gol yemeyen kaleci yok.

Şamar oğlanı gibidir kaleci. Sinirlerinin sağlam olması gerekir.

Durum böyle olunca kim kaleci olmak ister ki?

Bugün gençler de tercih etmiyor kaleciliği. Zaten her zaman eleştirinin nesnesi olmak, istenen bir durum değildir.

Direktör işimize burnunu sokuyor

Kaleciler gol yeme korkusunu yenemez mi?

Zordur. Zaten duyarlı insanlar kaleci olamıyor ya da kalecilik icra ederlerken zorluk çekiyorlar. Vurdumduymaz kişiler başarılı oluyor, bu işi daha rahat yapıyor.

Dünyanın her yerinde kalecilerin ruh hali aynı mıdır?

Avrupa'da böyle değil. Orada mantık şu: İşlerini iyi yapıp çevreye kulak asmıyorlar. Bu yüzden de dıştan etkilenmiyorlar.

Bu galiba yalnızca futbol için geçerli değil...

Öyle. Bizim için bu toplumsal bir sorun. Avrupa'daki insanlar birey olma bilincine sahip. Bu kaçınılmaz bir biçimde Türkiye'de futbola yansıyor.