|
Veliahtım yok
Veliaht kurumu krallıklarda olur. Bizde zamanı gelince yönetim değişir. İçtüzükte ölçü kaçtıysa çare bulunur inşallah yarın yeni bir başlangıç olur
Başbakan Bülent Ecevit, bir grup gazeteciye özel yaşamından genel başkanlığa, Meclis'te ölümle sonuçlanan kavgadan muhalefetin eleştirilerine, Türkiye'nin AB üyeliğinden Ermeni tasarısına, Fazilet'in kapatılması davasından erken seçim tartışmasına ve Deniz Baykal'la ilişkisine kadar çeşitli konularda çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Ecevit, bazı haberlerde veliahtları olduğundan söz edildiğini hatırlatmamız üzerine, "Veliahtlık kurumu krallıklarda olur. Padişahlıklarda olur. Zamanı, sırası geldiğinde kendiliğinden oluşur parti yönetimi" diye konuştu. Ecevit, partisinin nisan ayında yapılacak kongresinde genel başkanlığa yeniden aday olup olmayacağına ilişkin bir soru üzerine de "Bir değişiklik görmüyorum. Bu, kurultayın işidir. O spekülasyonların gerçekle hiçbir ilgisi yok. Kimi kaygısından, kimi beklentisinden dolayı söylentiler yayıyor. Ama gerçekle ilgisi yok" dedi. Ecevit'in İçtüzük değişikliği nedeniyle çıkan ve Meclis'te bir milletvekilinin ölümüyle sonuçlanan olaylara ilişkin sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:
Meclis'teki kuşatma beni kaygılandırdı
Mecliste kavga çıktığı gece, Sayın Meclis Başkanı'nın evindeydim. Tabii bir gözümüz de Meclis televizyonundaydı. Baktık ki hava gerginleşiyor. DYP'liler ve kısmen de FP'liler kürsüyü adeta muhasara altına almıştı. İzin rica ettim Meclis'e gittim. Meclis'te durum daha vahimdi. İlk defa muhalefetin Başkanlık Divanı'nı ve kürsüyü kullanılamaz hale getirdiğine tanık oldum. Görülmemiş bir olaydı. Yasama çalışması fiilen tıkanmış haldeydi. Bu beni çok kaygılandırdı.
Konuşulanları duymuyorum
O sırada, keşke bu genel kurul salonu böyle yapılmış olmasaydı diye düşündüm. Eski halinde kürsüye dokunulamazdı. Genel Kurul salonunda düzenlemeye mimarlar engel oluyor ama, orada çalışanlar bizleriz, mimarların saygı göstermesi lazım. Gerçekten çok acayip. Televizyonda konuşmacı izlenirken arkasından mütemadiyen birtakım bacaklar geçiyor. Bu salonu içime sindiremedim. Ses düzeni de çok kötü. Bakanlar Kurulu sıralarında kürsüde konuşanları kolay kolay anlayamıyoruz. Bazen odama çıkıp televizyondan izliyorum. Son bütçe görüşmelerinde Sayın Çiller konuşurken de ayrıldım ve ağır ithamlarda bulundular. Halbuki tek nedeni, odamdan izleyecektim.
Başıma bir şey gelir diye uyardılar
Kavga sırasında başımıza bir şey gelirse diye beni koruma gayreti içindeydi arkadaşlarımız. Ama ben de orada kalmaya direndim. DSP'liler olaylara hiç karışmadı. Bana telkinde bulundular, belki başına bir şey gelir, diye. Ben de, ziyanı yok, dedim. Sayın Bostancıoğlu'nun uyarı notuna katılıyorum. Ben istemedim ama, bence anormal birşey yok. Dışarıdan beklediğimiz kaynaklar ancak belli yasaların çıkarılmasına bağlıydı. Türkiye ciddi bir mali sorunla karşılaşmaya başlamıştı o bakımdan çok kaygılandım. Ama içtüzük teklifinde ölçü kaçırıldıysa bir çaresi bulunur. Zamanın sorunu çözmesi gerekir. Yarın inşallah taze bir başlangıç yapılır.
Silahla gelmek eski bir hastalık
Geçmişte de Genel Kurul'a silah getirme adeti yaygındı. Maalesef çok eski bir hastalık. Ben sona ermiş olduğunu sanıyordum. Kaygı verici bir olay. Kavga görüntülerine sansür sözkonusu olamaz, ancak genel sınırlama olabilir. Onu bile içim istemiyor aslında. Ama bu bazı milletvekilleri tarafından istismar ediliyor.
Meclis'te o kadar çok doktor var mı?
Meclisteki hastanenin durumunu son olaylar neticesinde duydum. Orada o kadar çok doktor olduğunu bilmiyordum. Gereken girişimleri yapalım. Kimin başına ne geleceği belli olmaz.
Okkan'ın yerine kim atanacak?
Gaffar Okkan'ın yerine kimin atanacağı konusunda henüz bana bilgi gelmedi. Halkı kucaklayacak bir ismin ne kadar önemli olduğu görüldü. En sorunlu illerden biri en sükunet içinde bu olayı yaşadı. Onun için gecikiyordu, zaten fazla da gecikmedi ya. Herhalde çok dikkatli bir seçim yapacaktır Sayın Bakan.
Türkiye seçimi kaldırmaz
Şu sırada seçimin lafını bile etmek doğru değildir. Çünkü uzun yıllardan beri ilk kez istikrarlı bir yönetim dönemi ortaya çıktı. Geçen yıl böyle ağır engellemeler olmadı. Bu yıl nedense başladı, zannediyorum DYP'den kaynaklanan bir şey. Bu momentumu yakalamışken bırakmamalıyız. Çünkü daha yapılması gereken önemli reformlar var. Bunları yarıda bırakırsak ekonomik program çöker, enflasyonist sürece girilmiş olur, faizler yükselir, üretim büsbütün durur. Yani çok ağır sorumluluğu vardır..
Anayasa'yıFazilet engelliyor
Anayasa değişikliğini sürdürmek istiyoruz. Fakat geçen sefer de, bu sefer de nedense FP kendi yararına olacağı halde engelledi. FP'de belki iç sorunlar var, onun etkisiyle olabilir. Aslında biz istiyoruz. Zaten öteden beri parti kapatılmasının zorlaştırılması bizim düşüncemizdi. Bunu FP olayı ortaya çıkmadan gündeme getirmiştik.
Birinci parti kararsızlar
Biz hiç araştırma yaptırmadık. Fazla da ilgilenmedik. Son genel seçimler öncesinde yayınlanan anketlerde DSP birinci parti çıkacak beklentisi yoktu. Çıkan anketleri ister istemez okuyorum ama, fazla üstünde durmuyorum. Anketçi şirketler alınmasınlar. Seçimler çok yaklaşıncaya kadar birinci parti kararsızlar oluyor.
Biraz kaynak bulursak...
Beni en çok düşündüren, ekonomik önlemler alınırken, enflasyon aşağı çekilirken üretimin aksamaması, işsizliğin artmaması. Yapmamız gerekenler olduğunu biliyorum. Enflasyon ve faizler aşağı çekilmeye başladı. Bu yıl biraz kaynak bulabilirsek sosyal sıkıntıları hafifletebiliriz.
Şalk'ın tavrını sindiremedim
Beyaz Enerji Operasyonu çalışmaları son derece önemlidir. Bu konuda hiçbir gerileme sözkonusu değildir olmayacaktır. Zaten mümkün de değildir, zaten başlangıçta birçok şey açığa kavuşturulmuş durumda. Ben de konuşmamda konunun özüne değinmedim. Kullanılan yöntemler konusunda kaygılarımı belirttim. Aslında konuya diplomatik statü açısından bakmadım, ulusal açıdan baktım, içime sindiremedim. IMF, Dünya Bankası ve AB diplomatik kimlikleri var. Buradakiler temsilcilerinden ibaret. Onların merkezlerine ya da temsilcilerine her aklına esen ulaşamaz onun prosedürü, usulü var. O adalet Bakanlığı ayrıntılarıyla açıkladı.
"ERSÜMER'İ ALMAM"
Bir bakana yönelik yolsuzluk iddialarının somut kanıtları ortaya çıkmadıkça o bakana görevinden ayrıl denemez. Belki de çok haksız duruma, mağdur duruma gelmiş olacaktır. Şu ana kadar Enerji Bakanı aleyhinde herhangi bir iddia öne sürülmüş değildir Onun için böyle bir istekte bulunmanın da yeri ve zamanı değildir.
MGK'da sorun yok
AB üyeliğiyle ilgili bazı konularda tam uzlaşmanın olmadığı doğru, beklenemez de, bu bir koalisyon hükümeti. Önemli olan şu; üç koalisyon ortağı parti de AB'ye tam üyeliği amaç olarak kesin belirlemiş durumda. Bazılarının bazı sorunları olabilir. Herşeyi de bir anda, bir hamlede gerçekleştiremeyiz, fakat herhangi bir sapma sözkonusu değil. Bazı ertelemeler sözkonusu olabilir. Bence MGK konusunda bir sorun yok. Bazı Avrupalı kesimlerin kendi oluşturdukları bir sorun. Askerin MGK'da herhangi bir baskısı sözkonusu değil. Tavsiyelerde bulunuyor.
İDAM ZAMAN ALABİLİR
İdam sorunu zaman içinde kendiliğinden çözülecek bir sorundur. Zaten işlemeyen bir yaptırım, bunlar sorun olmayacaktır, ama belki biraz zaman alabilir. Bunu da AB sorumluları anlayışla karşılamalıdır. Çünkü o ülkelerin hiçbirinde olmayan sorunlarla çevrilidir Türkiye.
CHP'NİN DURUMU
Eksik hissedilse Meclis'te olurdu
CHP'nin Meclis'te eksikliğinin hissedildiği doğru olsaydı CHP Meclis'te olurdu. Çünkü buna karar verecek olan milletin kendisidir. Ama bu konulara girmek istemiyorum. CHP sıkıntılı bir dönemden geçmiştir, şimdi başarılar dilerim. CHP lideri Deniz Baykal'ın açılımının benim söylemlerimi hatırlatması konusuna ben karışmayayım. Gölge düşebilir. Baykal'la ilgili değil de şunu söyleyeyim; DSP'nin bazı görüş ve düşünceleri bazen 10-20-40 yıl sonra anlaşılıyor. Tipik örneği köykent. Alay konusuydu, aradan 30 yıl geçtikten sonra, niye bunu daha önce yapmadık, deniliyor.
DÜĞMEYE BASMA
Dünya bizi rahat bırakmayacaktır
Bana bazı gazeteci arkadaşlar soru olarak yöneltti, benim üstümde kaldı. Türkiye dünyanın en önemli jeopolitik noktasında ve sorunları olan bir ülke. Onun için Türkiye atılım yapacağı zaman mutlaka engelleyici unsurlar çıkacaktır. Yani dünya bizi rahat bırakmayacaktır, bunu içimize sindirmeliyiz. Bu da bizim gücümüzden kaynaklanmaktadır. Tarihte bugünkülerden çok daha ağır sorunların üstesinden gelebildik. Yine hepsinin üstesinden geleceğiz. Türk ulusunun sevindirici bir özelliği, her konuda kavga ediyoruz birbirimizle ama ulusal konularda birleşiyoruz.
Fatih ATİK
|
Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|