kapat

29.01.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Nokia
İLKER SARIER (isarier@sabah.com.tr )


Hepinizi tebrik ederim!

Evet, sonunda ne yaptık ettik, lig maçlarını ertelemeyi de başardık. Ne oldu da böyle oldu?..

Efendim, Teleon, borçlarını ödemedi.

Olabilir, Teleon'un yaptığı hesap çarşıya uymamıştır, kazanmayı düşündüğü parayı kazanamamıştır.

Çekilir, gider.

Gerçi bu yüzden de, vatandaşın evi "dekoder mezarlığına" dönüşüyor, zavallı tüketici istemeden durmadan dekoder tasarruf eder hale düşüyor ama hadi bu konuyu geçelim...

Peki federasyon denilen ucube, niye doğru dürüst bir ihale yapamıyor?

Çünkü, lig maçlarına biçtikleri değer, ödenecek bir değer değil de ondan...

Neymiş efendim, futbol kulüplerimiz bu paraya muhtaçmış, kulüpler bu para ile geçinip gidiyormuş...

Peki kardeşim, bu kadar parayı ödeyecek işadamı da, aptal mı, bir çuval parayı bastırsın federasyona...

Biçtikleri fiyatı biliyorsunuz, yaklaşık 500 milyon dolar!..

Bu parayı verecek işadamına, gidip bir bankayı soymaktan başka seçenek kalmıyor!..

Diyeceksiniz ki, alacağı reklamlarla bu parayı çıkartır!..

Çıkartabilseydi, Teleon çıkartırdı.

Türkiye'nin bütün reklam pastası zaten 1 milyar küsur dolar...

Bu ihaleye 500 milyon dolar odemeyi taahhüt edecek yayıncılık firmasının, Türkiye'nin neredeyse reklam pastasının yarısını toplamayı "hayal etmesi" gerekir ki, bundan da büyük saçmalık olmaz.

Bence, Türkiye'nin bu ekonomik darlığında, bu para sıkıntısında lig maçlarının yayınına çıkartılan bu 500 milyon dolar civarındaki bedel, çok yüksek...

Çözüm bu bedelin makul bir seviyeye çekilmesinde yatıyor.

Yoksa, federasyondaki "büyük baş"ların bulduğu ligleri ertelemek çözüm falan değil...

Sonuçta ne oluyor.

Vatandaş, kendi ligini seyredemiyor, futbolcular da oyunlarını oynayamıyorlar...

Bu mu yöneticilik diye sormazlar mı, federasyonun başında oturan Ulusoy Beyfendi hazretlerine!.. Tabii ki sorarlar!

Ama ne cevap verebilir ki!

'Yıllık' parası
İstanbullu Bilgehan Uçanok, İş Bankası'ndan yakınıyor:

"Geçenlerde bir banka için dile getirdiğiniz türden haksızlıklar, İş Bankası tarafından da yapılmaktadır.

Aşağıda banka hesap cüzdanımın fotokopisini fakslıyorum.

Burada da görüleceği gibi, hesabımdan muhtelif tarihlerde toplam 15 milyon 750 bin lira para çekilmiş.

'Yıllık'adı altında alınmış bu paranın ne için ve hangi hizmet karşılığında alındığını banka yetkilileri açıklayamamışlardır.

Yıllık adıyla alınan bu paranın yasal olup olmadığı da düşündürücüdür.

Yasal ise, bunu her banka aklına estiği miktarda mı almaktadır?

Üstelik müşterinin onayı alınmadan direkt olarak hesabından çekilmektedir. 'Yıllık' adı verilen bu ücreti Yapı Kredi Bankası '2 milyon lira' olarak tahsil etmektedir. Şayet bu ücret doğru ise İş Bankası bunun 8 katını almaktadır.

İş Bankası'nın mudi sayısı düşünülecek olunursa, çok büyük bir rakam banka tarafından müşterinin onayı alınmadan hesaplarından çekilmektedir. Böyle bir olay dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde görülemez. Bu şikayetime köşenizde yer verirseniz, çok memnun olacağım"

Okurumuz kendisinden alınan para için en azından "insanca" bir tanım bekliyor!.

Bunda da haksız olduğunu düşünmüyorum.

Bankalar, çeşitli hizmetler veriyorlar. Ama bu hizmetlerin bedellerini müşterilerine açıklama zahmetine de katlanmak zorundalar.

Ataköy fuhuş yuvası mı?..
Geçenlerde, Ataköy 9. kısımdaki bir apartmanda, yönetici ile bir komşu, silahlı biçimde kavgaya tutuşmuşlardı.

O apartmanın sakinlerinin gönderdiği faksı aşağıda aynen yayınlıyorum:

"Apartmanımızda fuhuş yapıldığını biliyoruz. Yöneticiye şikayet edenler de bizleriz.

Rezil olmak korkusu ile gazetelere alenen şikayetçi olmaktan çekiniyoruz. Ama bu yaygın fuhuştan da bıktık usandık. Mesela bizim blokta yabancı uyruklu bir kadın var. Ve bir emlakçı ile metres hayatı yaşıyor. Biz bu kadının ayrıca pazarlandığını da biliyoruz. Ataköy'de bu yaşam tarzının çok yaygın olduğunu duyuyoruz ve fuhuşun arkasında mafya olduğu için korkuyoruz. Ne olur bizlere yardımcı olun!"

Fuhuşun yaygınlaştığı semtlerde asayişi sağlayıp, mafya baskısını yoketmek polisimizin işidir. Bakırköy Emniyet Müdürlüğü konuyla yakından ilgilenmek ve aile hayatımızı korumak zorundadır.

Bakanlığın hassasiyeti...
Bu sütunda, Air Anatolia şirketiyle yaptığı yolculukta, iki valizi parçalanan bir okurumuzun mağduriyetini dile getirmiştim. Air Anatolia şirketi yetkilileri hemen aradılar ve olayla ilgilendiler.

Bununla da kalmadı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı olayı incelemeye aldığını ve söz konusu şirketle temasa geçildiğini, Mehmet Orhan adlı yolcunun sorununun çözüleceğini bildirdi.

İlgili Bakanlığın, genel müdürlerinden Özcan Pektaş'a, bir vatandaşın hakkına gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür ediyorum.

Yaşlılar ölsün mü?
Yine bir Ethem Efendi şikayeti! "Ethem efendi caddesindeki engebeler dolayısıyla kaldırımlarda sendelemeden, düşmeden yürümek imkansız. Bu caddeyi kesen yan sokak kaldırımları ise yeni ve düzgün... Çünkü bu sokaklar CHP tarafından yönetilen mahalli belediyeye ait... Ama Ethem Efendi caddesi Büyük Şehir belediyesine ait...

Ethem Efendi, Erenköy'de en yoğun trafiğe sahip yoldur. Peki biz Erenköylüler bu yolda, arabaların arasında mı yürüyeceğiz? Yoksa ara sokaklardan dolana dolana mı gideceğiz?"

Pek sayın Büyük Şehir Belediyesi yetkilileri... Ethem Efendi kaldırımlarını, vatandaş orada safari yapsın diye mi, yoksa özellikle yaşlılar arabaların altında ezilsinler diye mi, o şekilde bırakıyorsunuz?

Af çıktı da ne oldu?
"Halkın oyuna sunulsaydı asla kabul görmeyeceğine inandığım af yasasından yararlanarak çıkanların bugüne kadar işledikleri suçların toplu halde bir listesinin ve bu kişiler tarafından öldürülenlerin, (Af olmasaydı aramızda olacaklardı) başlığı altında resimli bir haber, sanırım af ve sonuçlarına daha reel bakmamızı sağlayacaktır"

Şenay ÖZDİLEK-İstanbul

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır