Kısa bir süre önce başlattığımız "Halkın Sesi" köşesi, SABAH okurlarından büyük bir ilgi gördü.
O yüzden, bu sütunlarda ne yapmak istediğimi sizlerle bir kez daha paylaşmak istiyorum.
Gerçi henüz sütunlarımız, ihtiyaç olduğu kadar genişleyemedi ama yazıişleri müdürlüğümüz, bunun için özel bir çalışma yapıyor.
Önümüzdeki günlerde umuyorum ki, SABAH'ta çok daha büyük ve etkili bir çerçevede okuyacaksınız, Halkın Sesi köşesini...
Hedef haksızlıklar
Ben bu sütunlarda özellikle...
1- Haksızlığa uğramış...
2- Hakarete uğramış...
3- Ekonomi, politik, sosyo-kültürel ve çevre yaşantımızla ilgili söyleyecek sözü olanların...
Şimdiye kadar çıkmayan "ses"lerini kamuoyuna yansıtmak niyetindeyim.
Bu üç noktaya dikkatinizi bir kez daha çekmek isterim.
Gerçekten haksızlığa uğramış insanların sesini duyurmak çok çok önemli...
Hakarete uğramış olanların da öyle...
Çünkü ülkemizdeki yaşam sistemi, iletişim kopukluğu ve çaresizlikler, güçlünün güçsüze haksızlık yapmasına ve hatta hakaret etmesine geniş imkan tanıyor.
Güzel bir örnek
Bir örnek vereyim.
Önceki gün, Garanti Bankası'ndaki hesabından, bir hata sonucu boşalttığı evin kirası ödenen bir okurumuzun yaşadığı haksızlığı dile getirmiştim. Bu gerçekten bir "haksızlık"tı.
Dün aynı vatandaş arayınca öğrendim ki...
İlgili banka hemen harekete geçmiş ve "mağdur" vatandaşın parasını kendisine ödemiş...
"Bir mağdur" imzasıyla bana olayı anlatan vatandaşımız da dün telefon açıp, "teşekkür" etti.
Bakınız hem bir haksızlık, Garanti Bankası'nın duyarlığı sebebiyle çözülmüş oldu hem de vatandaşımız medeni şekilde açıp teşekkür etti.
İşte Türkiye'de olması gereken budur.
Çünkü insanların fikirleri var ve bunu söylemek istiyorlar.
Yeter ki, kimseye hakaret edilmesin, kimseye haksızlık yapılmasın, belirli bir uygarlık düzeyinde düşünce ve fikirler, toplumun iç ileşetimine büyük katkı sağlayacaktır.
Şunu açıkça söylemeliyim:
Çarşıdan satın aldığı ayakkabısının bağı kopan yahut üst kattaki komşusunun tuvaletinden su sızıntısı olan vatandaşlarımızın sorunları, bizim çözebileceğimiz sorunlardan değildir.
Halkın Sesi kürsüsü, gerçekten haksızlıklara, gerçekten hakarete ve kamuoyu tarafından duyulmasında yarar bulunacak düşünce ve duygulara açık olacaktır.
Bütün bu söylediklerim, okurlarla bizim ortaya koyacağımız karşılıklı saygı, dürüstlük ve elbirliği ile gerçekleştirilecek bir "demokratik platform" anlamına gelir.