Borsa 4 Aralık'ta 7.329 (1.08 dolar endeksi) ile dip seviyesinden başladığı yükselişini sürdürüyor. Yeni yılın üçüncü haftasını da yüzde 3.97 çıkışla tamamlayan borsanın 2001'deki primi yüzde 20.80'e vardı. 19 Ocak'ta 11.400'e (1.70 dolar endeksine) çıkan borsa son 6 haftada yüzde 57.40 yükseldi. Borsa 4 Aralık'tan önceki bir ayda da yüzde 50.45 düşmüş, dolar endeksi 2.18'den 1.08'e inmişti.
*Geçen haftanın gelişmeleri
* Geçen hafta kırıntılar halinde olsa da gelişmeler olumluydu.
*Ankara'da temaslarını sürdüren IMF heyetinden en azından olumsuz bir mesaj çıkmadı.
* Yılbaşından itibaren yabancıların yeniden gecelik repoya gelmesinin de etkisiyle faizler düştü ve banka krizi sonrasında bono oranları ilk kez yüzde 60'ın altına indi.
*Parti kapatılmasını zorlaştıran Anayasa değişikliği taslağı Meclis'e sunuldu. Bu, FP'nin kapatılmasını zorlaştırarak siyasi istikrarı sürdürmeyi amaçlıyor.
*Yabancılar için en önemli ekonomik kriter haline gelen Türk Telekom'un özelleştirilmesinde dava gerekçesi olan Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun yetkisi Anayasa maddesi olarak Bakanlar Kurulu'na sunuldu.
* Potansiyel bir tehlike olarak gördüğümüz beyaz enerji operasyonu geçen hafta biraz daha genişledi. Ancak tehlikeli aşamalara gelmedi.
* Hafta sonu veya hafta başında Fon'daki bankaların hangisinin satılacağının açıklanacak olmasına yönelik beklentiler de piyasaları olumlu etkiledi.
*Faizlerin cazipliği- Faizlerde düşüş devam etse de, reel olarak oranlar hala yüksek ve yatırımcı için cazip. Yabancılar yılbaşından itibaren Türkiye'ye geldiler. Ancak hala gecelik repolarda dönüyorlar. Henüz yaygın bir şekilde bono ve hisse senedine yönelme yok. Bu nedenle gecelik faizler yüzde 32'ye düşerken bono faizi 60'da kaldı ve arada 30 puana yakın fark oluştu.
*Kalıcı yatırımcı yok- Böyle bir ortamda borsaya henüz kalıcı yatırımcı gelmiyor. Ancak faizlerdeki düşüş ve icraatlarda kıpırdanma, mevsimsel etkiler ile birleşince borsacılara "kendi aralarında top çevirme" imkanı veriyor. Bu nedenle arz ve talep sürekli yer değiştiriyor. Kağıt bazında hareketler yoğunlaşıyor. Fiyatlarda belirgin bir trend gözlenmiyor. Normalde borsanın en iyi ayı olması gereken Ocak ayı yumuşak bir çıkışla geçiyor. Çıkışın yumuşaklığı biraz daha devamının olduğunu düşündürüyor. Eğer gelişmeler ters gitmezse 1.5 ayı bulan ve yüzde 57'ye varan çıkış "kendi aralarında top çevirmeyle" yüzde 10-15 daha üzerine koyabilir. Bu da 13 bin civarına denk geliyor.
Sonrasını 3 Şubat'ta açıklanacak enflasyonun düzeyi belirleyebilir.
Sonuç- "Avı yemedikçe şükretmem" Türk Atasözü
