kapat

06.01.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Sabah Künye
Ata Online
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

YeniBinyil
Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
'Joyce uyarlasaydık görürdünüz!'
Coen kardeşler Homeros'un Ulis'ini uyarladıklarına şükretmemizi söylerken; komediyi deneyen aktör George Clooney de "Bana zorla şarkı söylettiler" diye dert yanıyor

Coen kardeşler yıllardır birlikte çalışıyor. 1955 doğumlu Joel, New York Üniversitesi Film Okulu'nda okumuş, Sam Raimi'yle birlikte "Evil Dead" serisinin kurgucusu olarak çalışmış. Ethan Coen ise 1958 doğumlu. O da Princeton Üniversitesi'nde okumuş. Ve birlikte "Blood Simple - Kansız" filmini yazıp çekerek işe başlamışlar. Yıl 1984...

Kardeşler o zamandan beri birlikte çalışıyorlar. Senaryoyu birlikte yazıyorlar, yönetmen olarak imza hakkı ise Joel Coen'de bulunuyor. Taviani kardeşlerle birlikte sinemanın en ünlü kardeş yönetmenleri. Bakalım yeni rakipleri Farrelly kardeşler onların pabucunu dama attırabilecek mi?

ELLERİ KANDA CANNES'DALAR
Coen'ler Cannes şenliğinin de gediklileri. "Arizona Junior", "Barton Fink", "Fargo", "Büyük Lebowski", Avrupa açılışlarını hep Cannes'da yaptılar. "Barton Fink" 1991'de hem Altın Palmiye aldı, hem de John Turturro'ya En İyi Oyuncu ödülü getirdi. "Fargo" ile de 1996'da en iyi yönetmen seçildiler.

"Nerdesin Be Birader" de bu kuralı bozmadı. Ve ABD'de gösterilmesinden de çok önce, Mayıs 2000'de ilk kez Cannes'da görücüye çıktı. Ekip tam kadro olarak katıldığı basın toplantısında öyle sükse yaptı ki, esprileri hâlâ konuşuluyor!..

Coen'ler son dönemde hep ünlü kitapları sinemalaştırdıklarının hatırlatılması üzerine şöyle dediler: "Burnumuzu kitaplardan çıkarmıyoruz. Böylesi daha ucuza geliyor ve kitaplığımızın rantabilitesi artıyor!" Ve Joel ekliyor: "Dua edin ki Homeros'un Ülis'ini uyarladık. Ya James Joyce'ın 'Ulysses'ine el atsaydık?"

Yaşam felsefelerinin ne olduğu konusunda ise şöyle diyorlar: "Dünyaya çıplak ve aç geliyoruz. Ve sonra... Durum daha da kötüleşiyor!"

George Clooney ise Hollywood'un en büyük starlarından biri olarak böylesine bir maceraya atıldığı için çok mutlu gözüküyor: "Ben de Coen'lerin bir hayranıyım. Ve onlardan teklif gelince, senaryoyu bile okumadan kabul ettim."

ALTIN PLAKLIK CLOONEY
Filmin finalinde dayanılmaz bir konser sahnesi var. Ve bu sahnenin assolisti de George Clooney... Ünlü aktör bu konuda şöyle diyor: "Biraz kulağım vardır. Bir şarkıyı pek yanlış yapmadan sonuna dek söyleyebilirim. Ama işte o kadar..."

Ama filmin müziklerini yapan T Bone Burnett, Clooney'nin tevazuunun ardında gerçekten de iyi bir şarkıcı olduğunu söylüyor: "Tek sorun şuydu: Filmi çekerken aynı güzellikte şarkı söyleyemiyordu. Bunun üzerine seslendirme yaptık. Ama dublajdaki yine kendi sesiydi."

Bu şarkıcılık konusu, Clooney'le film arasındaki ilişkinin temel noktası. Çünkü sanatçı eğer gerçekten filmdeki kadar iyi şarkı söylüyorsa, en azından country türünde listeleri altüst edebilir! Ama o bunu kabul etmiyor ve şöyle diyor: "Bana zorla şarkı söylettiler!" Ancak filmden sonra birçok firmadan öneri de almış. Yakında George Clooney imzalı bir country albümü çıkarsa hiç şaşmayın. Sorumlusu da elbette Coen biraderler olacak!..

ATİLLA DORSAY


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır