|
Bir adet CIA model kupa lütfen!
MİT, CIA'in kullandığı tipte kupa modellerini buraya sipariş ediyor... Saray işi işlemeli vazoların, aksesuvarların tıpa tıpı da modern tasarımlar da Yıldız Porselen'de yaptırılıyor
Porselen deyince aklınıza hangi markalar geliyor? Dünyaca ünlü Bavyera, Bonechina, Wedgewood porselenleri mi? Yoksa Osmanlı'dan kalma Yıldız Porselen mi?.. Bir asır önce Saray tabaklarının, çinilerinin yapıldığı bu gösterişsiz fabrika halen faal.
Dahası, günümüzde istediğiniz ürünü tarif edip, yaptırabileceğiniz bir yer. Seri üretimin yapılmadığı Yıldız Porselen'de el dekor ürünleri ağırlıkta... Fabrikada Osmanlı'ya has nostaljik tasarımlar üretildiği gibi en uçuk, en modern tasarımlar da yapılabiliyor. Siyasi tarihimizde de rolü olan porselen fabrikasının asıl ismi ise Çini Fabrika-i Humayun... Saraylarda gördüğümüz porselen tabaklar, duvarlardaki çini süslemeler, büyük saray vazoları, ince belli fincanlar; bordolu, altın varaklı, güllü, laleli desenli porselenlerin yüzde doksanı Yıldız Porselen tarafından üretilmiş.
Fabrika, Dolmabahçe Sarayı'nın bahçesinde 1890 yılında 2. Abdülhamit tarafından kurulmuş. Bu kararın nedeni o zamanlar Fransa'dan getirilen porselenlerin maliyetinin sarayın bütçesini sarsmasıymış. Fransız Büyükelçisi'ne danışılarak kurulan fabrikanın ilk dönemlerinde Fransız ustalarla Türkler birlikte çalışıyorlarmış.
Kurulduktan kısa bir süre sonra, 1894'te büyük İstanbul depreminde yıkılan fabrikayı Abdülhamit yeniden kurdurmuş. Ancak Abdülhamit tahttan inince fabrika kapatılmış. Milli Mücadele yıllarında ise fabrikada telgraf tellerini bağlamakta kullanılan kaolin "fincanlar" üretiliyormuş. Cumhuriyet döneminde Sümerbank'a bağlanmış fabrika. 1995 yılında ise fabrika "özelleştirme" furyasından etkilenmiş. İlk önce siyasiler "özelleştirelim" demişler ama sonra Osmanlı dönemindeki porselenleri üretebilen tek
fabrikayı özelleştirmekten vazgeçip, TBMM'ne bağlamışlar. Günümüzde ise Yıldız Parkı'nın içinde yer alıyor. Parktaki tabelaları izleyerek fabrikaya ulaşmak çok kolay. Buralarda dolaşan beyaz gömleklilerilere de sorabilirsiniz; zira onlar fabrikanın porselen ustaları.
WASHINGTON'UN ÇİNİLERİ
TBMM'nin porselen fabrikası şimdi saraylarda gördüğünüz vazoların eşlerini yapıyor, aynı zamanda da akla gelecek her türlü porseleni üretiyor. Örneğin son üretimlerinden biri MİT için hazırlanan kupalar. Bunlar CIA yani Amerikan İstihbarat Birimi'nin kupalarından esinlenerek yapılıyor, yalnızca amblem farklı. 1500 adet kupa şu anda MİT için üretimde. Fabrikada çok ünlü lokantaların, otellerin de yemek takımları üretiliyor, porselen meraklıları gelip model beğenip ya da hayallerindeki modelleri anlatıp yemek takımı siparişi veriyorlar.
Yıldız Porselen'in ürünleri yurtdışında fuarlarda sergileniyor. Yurtdışından sipariş de alınıyor; örneğin Washington'daki caminin çinileri burada üretilmiş. Bu çinilerin bir örneği Yıldız Porselen'in Genel Müdürü Metin Ermiş'in odasında duruyor.
Ermiş, "Büyük şirketler ve devletin kurumları bizi biliyor. İki ay sonrasına kadar siparişlerimiz dolu. Fabrikamızın diğer fabrikalardan en farklı yanı, blok üretim yapılmaması. Bu yüzden de kişiye özel üretimler yapabiliyoruz. Bu da çok tercih ediliyor" diyor.
Ermiş, Osmanlı'dan kalma bir fabrika olduklarını vurguluyor: "O zamandan kalan ürünlerin yaşaması için fabrikamızın ayrı bir önemi var. Zaten bu yüzden de özelleştirme kapsamından çıkarılıp Meclis'e bağlandı. Şimdi bu fabrikamızda hem eski ürünleri yaşatabiliyoruz, üretim yapıyoruz, hem de modern tasarımları hayata geçiriyoruz."
Fabrikada uzun yıllar elektrikli olan fırınlar artık doğal gazlı ve bu bakımdan enerji tasarrufu yapılabiliyor.
Müzikli çalışma ortamı
Yıldız Porselen'in 169 kişilik bir kadrosu var. Liselerde ve güzel sanatlarda öğrencilik yapanların da stajyer olarak çalıştığı fabrikada yapılan her ürünün altında bir imza var. Çalışanlar ürüne göre verilen süre içinde işlerini tamamlıyorlar. Porselenlerin çamurunun formülünü ise Genel Müdür Metin Ermiş hazırlıyor. Çalışanların, özellikle de işlemeleri yapanların hemen hemen hepsi müzik dinliyor. İşlerini yaparken kafalarını kaldırıp konuşmuyorlar, çünkü en küçük bir aksama işlerin gecikmesi ve siparişlerin yetişmemesi anlamına geliyor. Bazı ürünlerin işlemeleri bir ayda, bazılarının ise iki, üç günde bitiyor. Örneğin saray vazolarının işlemeleri 20-25 gün sürüyor. Bu vazolar 1.5 milyar liradan başlayan fiyatlarla satılıyor. Bazı ürünler de numaralı; çünkü bunlar Dolmabahçe Sarayı'ndaki ürünlerin benzeri. Fabrikanın satış mağazasında 1.5 milyona işlemeli çerezlikler de var, 3 milyar liraya vazolar da.
Elif Ergu
|
Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|