Cumhurbaþkaný Sezer dün bir sürpriz daha yaptý ve Yargýtay Cumhuriyet Baþsavcýsý'ný deðiþtirdi.
Önüne getirilen adaylardan Vural Savaþ 137 oyla birinci, Yargýtay 11. Ceza Dairesi Baþkaný Sabih Kanadoðlu 104 oyla ikinci sýradaydý.
Sezer, bir gün bile beklemeden tercihini Sabih Kanadoðlu'ndan yana kullandý.
Bu aceleciði, Vural Savaþ lehine oluþacak baský ve telkinlere meydan vermemek ve yeni bir çatýþmanýn tarafý durumuna düþmemek için göstermiþ olmalýdýr.
Yargý çevreleri Kanadoðlu için "çaðdaþ kafalý iyi bir hukukçudur" diyor. Vural Savaþ'la farkýný ortaya koyan en çarpýcý söz de þu:
"Aralarýndaki fark laikçi-laik farkýdýr!"
Vural Savaþ, 28 Þubat döneminin ister istemez önemli bir aktörü oldu. "Militan demokrasi" anlayýþý onu ister istemez bu dönemin simgelerinden biri yaptý.
Anlaþýlýyor ki Cumhurbaþkaný Sezer, hukuksal tartýþmalarý siyasal zeminlerde istismar edenler tarafýndan kullanýlan Vural Savaþ'ý, yargý erki için sakýncalý buluyordu.
Ve bu "beyaz müdahale"yi yaptý!
Bu haftanýn sonunda IMF'den, Dünya Bankasý'ndan ve yabancý bankalarýn oluþturduðu konsorsiyumdan toplam 4 milyar 190 milyon dolar tutarýnda kredi giriþi olacak.
Ekonominin ve mali piyasalarýn sinirleri bu sayede yatýþacak. Þimdi mesele þu:
Bu "ilâç gibi para"yý Türkiye, uyuþturucu niyetine mi kullanacak, yoksa doping olarak mý deðerlendirecek?.
Dileðimiz ikinci ihtimalin gerçekleþmesidir.
Çünkü kriz sebep deðil sonuçtur. Yani bünyesel hastalýklarýn dýþa vurmasýdýr.
Akýl, bu kredi ile saðlanacak sükžnet ortamýnda temel hastalýklara ve bu hastalýklara sebep olan çatýþma ve daðýnýklýða çare bulmak ve ekonomik istikrar programýný yeni krizlere karþý dayanýklý hale getirmektir.
Yabancý yatýrýmcýlar, özelleþtirme programýna hýz verilmesini kalýcý saðlýk için ilk þart olarak görüyorlar.
Telekom özelleþtirmesini de "anahtar gösterge" sayýyorlar. Telekom geçen yýl özelleþtirilseydi Türkiye 10 milyar dolar fazlasýný kazanacaktý.
Siyaset, bu kaybýn müsebbiplerine hesap soracak yerde halâ "peþkeþ çekme" edebiyatý ile zaman ve kaynak israf ediyor.
Kimsenin buna hakký yok.. Bir bakan, çürük bahanelerin haydutluðunu yapamaz.
SEKA Dalaman fabrikasý dört ay önce özelleþtirme ihalesi ile 40 milyon dolara satýldý ama karar halâ onaylanmadý. Yeni sahibi 100 milyon dolar ek yatýrým yapacaktý.
Bulgarlar duyunca Türk giriþimciye haber yolladý: "Size daha uygun þartlarla biz bir kâðýt fabrikasý verelim, yatýrýmýnýzý buraya yapýn!"
Kamuya ait küçük bir fabrika bile ihaleden 4 ay sonra devredilemiyorsa bu hükümette özelleþtirme iradesi yok demektir.
Telekom özelleþtirmesi de gecikirse Türkiye yabancý sermaye beklemesin..
Ve sinir krizinin halka sirayet edeceðinden ciddi olarak korksun!