kapat

29.11.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Sabah Künye
Ata Yatirim
Sofra
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

YeniBinyil
Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Telsim
GÜNGÖR MENGİ(gmengi@sabah.com.tr )


Doğru ve hızlı

Bir sözü 40 kere tekrarlarsanız gerçek olurmuş.. Ekonomideki kıyamet senaryoları dileriz bu yoldan gerçekleşmez.

Piyasanın genel psikolojisi, ne yazık ki endişe sınırını aşıp panik öncesi işaretleri yansıtan bir aşamaya gelmiş durumda.

Dedikodular ve her tür spekülasyon, sıkıntıyı açıklar olmaktan çıkmış, bunalımı besleyen ve büyüten sebepler halini almıştır.

Sermaye çıkışlarına kontrol getirileceği söylentileri dövize yönelik talebi kamçılıyor. Merkez Bankası dün de 1,2 milyar dolar döviz satmak zorunda kaldı.

Piyasaların moral göstergesi borsa, bu yılın en düşük seviyesini, 9300'lü puanları gördü. Gecelik repo yüzde 200 oldu.

Bu tabloyu artık dedikodularla, yüksek enflasyon ve yüksek faiz lobilerinin yıkıcı faaliyetleri ile açıklamak mümkün değildir.

Hele bu tahmini temel alan tehdit ağırlıklı iktidar söylemleri ile durumu düzeltmek hiç mümkün değildir.

Sorun, piyasanın kendi dinamikleri ile çözülme şansını çoktan kaybetmiş durumda.

Güçlü bir iradenin güven verici sesine ihtiyaç var. O irade gücünü, masaya vuracağı yumruktan değil, açıklayacağı tedbirlerin isabetinden almalı.

Piyasanın hükümetten beklentilerini kapsayan reçete bugünkü SABAH'ın manşetini oluşturuyor. Dikkate alınmalı..

Koalisyonlar yavaş çalışan çarklardır.

Ama hükümeti oluşturan üç parti, ekonomiyi sağlığına kavuşturmak için gerekli kararları verirken, istisnai bir örnek yaratmak mecburiyeti ile karşı karşıyadır.

Doğru kararları çabuk alıp hemen uygulamaya koymak basireti, bu krizden çıkmanın yüklediği mecburiyettir..

Poliste devrim..
Bizim arkadaşlar habere "Poliste devrim" başlığını koymuşlar.

Gerçekleşirse, bu tam bir devrim olacak.

Polis, trafik ve asayiş kontrollerini tüm vatandaşları "potansiyel suçlu" sayan bir mantıkla yürütüyor.

Yollar kesiliyor, sıraya dizilen araçlar tek tek kontrol ediliyor. Sonuç ne?.

Bu ülke, araç sayısına göre ölümlü trafik kazalarında dünya birincisi oluyor..

Asayiş etkileyen olaylarda, uyuşturucu kaçakçılığında, mülteci kaçakçılığında, hırsızlık, uğursuzlukta utanç verici rekorlara adını yazdırıyor.

İçişleri Bakanı Tantan bu ilkel uygulamaya son verdi. Artık polis, bir şüpheliyi izlemiyorsa, bir ihbar veya bir istihbarat almamışsa yolda kimseyi durdurmayacak.

Ancak suç işlemiş veya haklarında suç işleyeceği şüphesi veya ihbarı olan kişileri kovalayacak.

Aynı Avrupa'da, Amerika'da olduğu gibi..

Yeni uygulama, enerjisini olumlu kullanmasını sağlayacağı için polisin verimini arttıracaktır. Şimdi sorun, yeni şartlara uygun bir eğitimin verilmesi ve kanun kaçaklarını kovalamakta etkinlik sağlayacak araçlarla polisin takviye edilmesidir.

Çünkü göstermelik değil, etkin bir arayiş fonksiyonu, yasalara saygılı vatandaşın hayatını kolaylaştırır ama çok daha örgütlü, donanımlı ve eğitimli bir polis gerektirir.

Sadettin Tantan'ın devrimi, dileriz tam istediği gibi olur..

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır