Sabah'ın erken saatlerinden itibaren gerek siyasi, gerekse askeri çevrelerde bu açıklamalar tartışılmaya başladı. Başbakan Ecevit gibi kimi siyasetçiler "Atasagun'un uyarılarından faydalanılması gereğine" dikkat çekerek bir anlamda destek verdiler. Özellikle MHP'li bakanlar arasında ise açıklama tepki çekti. Açıklamanın bugünkü MGK toplantısının hemen öncesinde yapılmış olması, askeri çevrelerdeki dikkatleri de bu yöne çekti.
MHP üst kademesinden askeri çevrelerle yakın ilişkiler içinde deneyimli bir siyasetçiden öğle saatlerinde aldığımız, "bu konuda düzeltici bir açıklama gerekiyor, yakında gelebilir" uyarısından birkaç saat sonra Şenkal Atasagun'dan şu açıklama geldi:
"Gerek Genelkurmay, gerekse Dışişleri'nin bu konudaki görüşlerinin ne olduğu yönünde bir yorum yapmamız mümkün değildir."
Gerek bizim, gerekse Pazar akşamüstü, sayın Müsteşar'ın resmi konutuna dahil edilen diğer 3 gazeteci meslektaşımın notlarına göre Atasagun'u bu açıklamayı yapma durumunda bırakan bölüm aynen şöyle:
ATASAGUN: Öcalan'ın asılması olayında nasıl kanaatimizi sordular ve söylediysek, Kürtçe TV meselesinde de sorarlarsa söyleriz. Türkçe olacak diye bakarsak, anlamıyorlar, oradaki kadınların yüzde 60'ı Türkçe bilmiyor.
SORU: Peki bu konuyu MGK'da görüştüğünüzde askerlerle aranızda tartışma çıkmıyor mu?
ATASAGUN: Hayır. Bu konuya en liberal bakanlar askerler aslında. Biz bu konularda TSK ile yüzde 100'e yakın aynı düşünüyoruz.