kapat

25.11.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Sabah Künye
Ata Yatirim
Sofra
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

YeniBinyil
Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
banner
Herşeye rağmen destek
Sanayi ve finans kesimi piyasalardaki sıkıntıların geçici olduğunu, olumlu beklentilerin sürdüğünü belirttiler

Dünyanın en büyük bankalarından Deutsche Bank da Türkiye'ye 4.6 milyar dolar para girişi olacağını açıkladı

Para piyasalarında dedikodu mekanizmasının yarattığı sıkıntılı hava, Türkiye'nin geleceğine ilişkin beklentilerde bir etki yaratmadı. Ankara'nın olaylara hemen müdahale etmesi, işdünyası ve mali sektör yetkililerinde programa duyulan güveni pekiştirdi. İşadamlarının son yaşanan olaylara ilişkin yorumu, "Anladık ki birşeyler ters gittiğinde Merkez Bankası ve Hazine müdahale ediyor. Bu bizim güvenimizi tazeledi" şeklinde oldu.

Bu tip krizlerden ders alınması gerektiğini vurgulayan işadamları, dedikoduların ekonomik etkisinin ne kadar olumsuz olabileceğinin görüldüğünü belirttiler.

Türkiye dışından da iki önemli kurum, Türkiye ekonomisine ve programa duyulan güveni tazeledi. Dünya Bankası Türkiye temsilcisi Ajay Chhibber, bu tip dalgalanmaların geçici olduğunu, programın rayında ilerlediğini açıkladı. Chhibber son olarak dün Cumhurbaşkanı tarafından onaylanan kamu bankalarının özelleştirilmesinin önünü açan yasa ile çok önemli bir adım daha atıldığını ifade etti.

SIKINTI HAFİFLER
Bu arada sahip olduğu varlıklar açısından dünyanın en büyük bankası Alman Deutsche Bank 23 Aralık tarihli Türkiye özel raporunda son günlerde yaşanan sıkıntının aşıldığını, önümüzdeki haftalarda da Türkiye'ye 4.6 milyar dolar geleceğini açıkladı. Banka, bu para ile sıkıntıların hafifleyeceğini belirtti.

Para piyasalarındaki dengeleri altüst eden sarsıntı, henüz tam anlamıyla ortadan kaybolmadı. Yüzde 250'ye yükselen gecelik faiz oranı, yüzde 100'e doğru indi. Bir günde 1.5 milyar dolara ulaşan döviz talebi giderek azaldı.

Bankacı, borsacı ve işadamları bir müddet sonra bu sıkıntının giderileceğini, esas yoğunlaşılması gereken noktanın yapısal reformların tamamlanması olduğunu belirttiler.

Yaşanan sıkıntı psikolojik
Agah Uğur - Borusan Holding Genel Müdürü

Ekonomi çok iyi yönetildiği için son günlerde yaşanan dalgalanmalar programı etkilemedi. Merkez Bankası ve Hazine'nin anında müdahalesi ve medyanın da duyarlı davranması da etkili oldu. Sıkıntının sona erdiğini düşünüyorum. Bu psikolojik bir sorun. Devamının geleceğini de düşünmüyorum. Çünkü insanlar ekonomik programın uygulamaya konmasından sonra ilk defa böyle bir tecrübe yaşadı ve nasıl bir tepkinin oluşacağı bilinmiyordu. Şimdi önümüzün açıldığını düşünüyorum. Hükümet bu tip davranışlarda piyasayı kontrol altına alabileceğini gösterdi. Bu da belki güveni artırıcı bir unsur olarak değerlendirilebilir.

Bürokrasinin kararlılığı güveni artırdı
CÜNEYT TÜRKTAN - Turkcell Genel Müdürü

Piyasanın bir dengesi var. Bu denge geçiş dönemlerinde zaman zaman sarsılabiliyor. Uygulamaya konan programın tamamının yolunda gitmesini de beklememek gerekir. Ama yolunda gitmeyen şeyler varsa, bunların düzeltilmesi için gerekli müdahalenin yapılabileceğini görmek kamuoyunu da rahatlattı. Doğru gitmeyen uygulamaların düzeltileceğine olan inancımız tam. Şimdi daha rahat bir ortam oluştuğunu düşünüyorum. Özellikle bürokrasinin göstermiş olduğu kararlılık güven ortamını artırdı.

Buna bir pazar düzeltmesi diyebiliriz. 20 sene önce de buna benzer piyasalarda düzeltmelerin yaşandığı dönemler olmuştu. Bu piyasaların özünde olan bir gelişme. Örneğin Amerikan teknoloji borsası

Nasdaq'da da bir süreden beri inişler çıkışlar yaşanıyor. Orada da sektörde bir sorun olduğundan değil pazarın düzeltilme çalışmalarından sözediliyor. Nasdaq'ta bu düzeltmeye gerekçe olarak telekom şirketlerinin UMTS lisanslarına yatırdıkları büyük miktarda paralar gösteriliyor. Ayrıca, altyapı çaışmaları için yapılan ek yatırımların, uzun vadede şirket karını olumsuz yönde etkileyeceği düşünen yatırımcılar, değişik sektörlere kaydı. Bu da bir pazar düzenlemesi idi.

Olaylardan ders alınmalı
Erkut YÜCAOĞLU - TÜSİAD Başkanı

YaŞanan sıkıntının ekonomik porgramı etkileyeceğini düşünmüyorum. Merkez Bankası ve Hazine'nin anında müdahaleye hazır olduğunu göstermesi önemli bir gelişme.Ancak hükümetin bütçe ve programın yanı sıra yapısal reformları da bir an önce gerçekleştirmesi gerekir. Çünkü bu reformların yapılmadığı durumlarda piyasanın nasıl kolayca yoldan çıkarılabileceği görüldü. Dedikodu çıkararak bir yere varılamayacağını sananlar yanılıyor. Bizim ekonomik programa güvenimiz tam. Herkes de bu olaydan gerekli dersi çıkarmış olmalı.

Bu sistemi çökertemezler
AHMET NAZİF ZORLU - Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı

Dedİkodu yerine üretim yapalım. Artniyetli olanlar durumdan istifade etmek istiyor. Bu geminin içinde hepimiz varız. Birimize bir şey olursa hepimiz batarız. Bu olayla bunu çok net gördük. Hükümet de yerinde müdahalelerle meydanı boş bırakmayacağını gösterdi. Dış kaynaklı haberlerin hepsi olumlu. Ekonomik programın aksayacağını düşünmüyorum. İşçilerimle konuşuyorum. Herkes programa güveniyor ve enflasyonun düşeceğine inanıyor. Artık bu sistem çökmez.

'Güven sorunu yaşanmıyor'
Atilla Nizamoğlu - Eczacıbaşı Menkul Genel Müdürü

Kritik ve riski yüksek bir dönemdeyiz. Ancak, sorun ekonomik programa duyulan güvenin azalmasından kaynaklanmıyor. Sadece insanların kafasında birtakım soru işaretleri var. Hafta başında yaşananlar, Türkiye gibi istikrar programının uygulandığı ülkelerde olası bir sıkıntıydı. Bu programda bankacılık kesimine diğer sektörlere göre daha fazla yük geliyor. Piyasanın likidite ihtiyacı Merkez Bankası tarafından başarıyla karşılandı. Ama hafta başında bir bankanın fazla nakde ihtiyaç duyması dengeleri bozdu. Konuyla ilgili çeşitli spekülasyonların da yapılmasıyla sorun, olması gerekenden çok daha büyüdü. Bu gelişmeler borsayı da olumsuz etkiledi. Sıkıntıların bir süre daha devam edeceğini düşünüyorum. Özellikle Ramazan ayı boyunca da borsa isteksiz ve zayıf seyrini sürdürecektir. Buna rağmen piyasanın hükümetin programına bir güven sorunu yok. Şu dönemde faizler cazip.

'Finans kesimi sorunu abarttı'
MURAT AKTAŞ - Yaşar Yatırım Genel Müdürü

Hükümetin uyguladığı ekonomik programa güven konusunda bir sıkıntı yok. Çünkü Merkez Bankası, döviz kurlarını hergün açıklıyor. Dolayısıyla önümüzde 3 yıllık bir yol haritası var. Sonuçta piyasa bu programa güvenmek zorunda ve programın şansı devam ediyor. Yaşanan sorunun borsaya bu kadar ağır bir şekilde yansımasının ana nedeni, piyasadaki kurumsal yatırımcıların az olmasıdır. İMKB volatil ama derin değil. Yurtiçi kurumsal yatırımcı ayağının çok zayıf olması sıkıntıyı da büyüttü. Endeks, 20 bin seviyelerini gördükten sonra sürekli düşme trendinde. Bu trend hala sürüyor. Borsada her iyi haberi çok olumlu gibi algılamak, her kötü haberi de çok olumsuz ve sürekliymiş gibi görmek yanlış. Türkiye sıcak parayı davet eden bir ülke. Sıcak paranın gelişini kabul ediyorsak gidişini de kabullenmeliyiz. Çünkü para sistemde kalıcı değildir. Son yaşanan da buna örnek. Finans kesimi olayı çok abarttı.


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır