kapat

30.10.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
banner
Sabah Künye
Ata Yatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

YeniBinyil
Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
banner
AHMET TAN(tana@sabah.com.tr )


Affedersiniz af..

İngiltere'nin başı dara düşünce 80 yaşında yeniden Başbakanlığa getirilen Churchill'in, Meclis'lerin kulağına küpe bir sözü var:

"Gelişmişmekte olan ülkelerin yasa çıkarması, büyüyen bir çocuğa elbise dikmesi gibidir. Bir süre sonra yenisi gerekecektir."

Af da özünde bir yasa olduğuna göre, acaba bu sözün kapsamına girer mi?

Suçu bağışlamak anlamına gelen af, kesinleşmiş veya kesinleşecek cezaların azaltılması, kaldırılmasını ifade ediyor.

Hukuksal bir zorunluluklardan çok, toplumsal ve siyasal nedenlere dayanıyor.

Af, devletin suç failini cezalandırma hakkından vazgeçmesidir.

Cezalandırma hakkı yargı erkinindir.

Ama af yasama ve yürütmenin yetkisindedir. (Almanya, Fransa gibi ülkeler yasama organına; ABD, Danimarka, Yunanistan gibi ülkeler ise yürütme organına bu yetkiyi tanımışlar.)

***

Padişah efendilerimizin tahta çıkma dönemlerinden kalma bir görenek olduğu söylenmekle birlikte, kaynağını hiç kuşkusuz Anayasa'dan almaktadır.

TBMM'nin görevleriyle ilgili 87. madde şöyle:

"...Genel ve özel af ilanına, mahkemelerce verilip kesinleşen idam cezalarının yerine getirilmesine karar vermek..."

Meclis'in çıkarttığı afların genel hukuk ilkelerine uygun olması gerekiyor. Yoksa Anayasa Mahkemesi hiç affetmiyor!

Meclis'in çıkaracağı af, değişik türde suç işleyenlerle ilgili bir genelleme, ya da değişik cezalara çarptırılanların değişik ölçülerde cezalarının kaldırılması anlamına geliyor.

Bu ise suçların sonuçları itibariyle şahsiliği ilkesine uygun düşmüyor.

Af, özel ve genel olabiliyor.

Türk Ceza Yasası, bu ikisi arasındaki sınırı şöyle çizmiş:

Genel af, kamu hukuku davalarını ve hükmolunan cezaları bütün sonuçlarıyla birlikte kaldırır. (Md.94)

Özel af ise, taşıdığı açıklığa göre cezayı tamamen veya kısmen azaltır veya değiştirir. (Md.97)

***

Merhamet duygusundan kaynaklanan ve özü bakımından "ahlak" kapsamında ele alınması gereken af üzerindeki görüşler çeşitli. Karşı olanların tezi şöyle:

- Af toplumda adalete olan duyguları zedeler. Çünkü, suçta caydırıcılığı ve adaleti sağlayan cezanın derecesi ve ağırlığından çok mutlak olmasıdır. Aflar cezanın kesin ve değişmezliğini ortadan kaldırır. Mağdur kesimin adalete inancını ise zayıflatır. Ayrıca affın söylentisi bile cezasız kalma beklentilerini, dolayısıyla suçları arttırır.

Affa karşı olanlar ise bir anlamda Mr. Churchill'in görüşünü dile getirirler.

- Gelişen ülkelerin sorunları çok boyutlu, çok karmaşıktır. Yasalar çıkarıldıkları anda bile, toplumsal ve ekonomik nedenlere bağlı olarak yetersiz kalabilmektedir. Bozuk ve adaletsiz ortam çok miktarda kader kurbanı yaratabilmektedir.

Bu nedenle yoksulluğun, işşizliğin makul bir düzeye indirilemeyişinden beslenen adi nitelikli suçların, bir kuşaktan sık olmamak (20-25 yıl) kaydıyla kısmen veya tümüyle bağışlanması toplumsal esenliğe katkı sağlıyabilir.

***

Türkiye, son yirmi yılını örneği görülmemiş bir gerginlik ve huzursuzluk ortamı içinde yaşadı.

Kanlı terörden ve yoğun enflasyondan doğrudan ve dolaylı olarak etkilenen milyonlarca yurttaş arasında kanunsuz yollara sapanlar oldu. Buna cezaevi koşullarının yer yer insanlık dışı bir nitelik kazanması da eklenince, affın gündeme gelmesi kaçınılmazlık kazandı.

Önümüzdeki günlerde hızla görüşülüp ilan edileceği anlaşılan bu af, adı genel olmakla birlikte, özel nitelikli bir af olacaktır.

Çünkü, bankacılık gibi maskeler altında kamu malını çalan çırpanları, kundaktaki bebekleri bile katleden vahşileri özel olarak kapsamı dışında tutacaktır.

2023 yılında kutlayacağımız Cumhuriyet Bayramı'na kadar kimsenin ağzına bir daha af lafı almaması ve çıkacak affın topluma esenlik getirmesi dileğiyle..

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır