Cumhurbaşkanı Sezer, 29 Ekim resepsiyonunda, "Türkiye'de demokratikleşme partilerden başlamalı. Paritilerde lider hakimiyeti var. Milletvekillerini biz mi seçiyoruz? Liderlerin yazdığını onaylıyoruz" dedi

MECLİS'E GETİRSİNLER
Gazetecilerin Sezer'e sorduğu sorular ve yanıtları şöyleydi:

- Meclis açıldı. Sizce öncelik hangi yasalarda olmalı?

- Öncelik benim önüme Kanun Hükmünde Kararname olarak getirilen konuların yasalaştırılmasında olmalı. Meclis önce onları ele almalı, öyle değil mi?

- Siz daha önce geri çevirmiştiniz.

- Evet uygun bulmadım. Ama madem çok acildi, şimdi Meclis'e getirip bir an önce yasa yapsınlar.

- Anayasa değişiklikleri yapılmasını öneriyorsunuz. Bu konuda önerileriniz var mı?

- Önerilerimi Meclis Anayasa Uyum Komisyonu görüşmeye geldiğinde ilettim. Demokratikleşme gereği var.

- Sizce demokratikleşme için ilk adım ne olmalı?

- Bence önce Siyasi Partiler Kanunu değişmeli.

- Neden?

- Demokratikleşme olacaksa önce partiler değişmeli, öyle değil mi?

- Nasıl bir değişiklik öneriyorsunuz?

- Partilerdeki işleyiş demokratik değil. Milletvekilleri de şikayetçi. Partilerdeki işleyiş demokratik olmayınca geneldeki demokratikleşme de eksik kalıyor.

- Tek sorun yasalarda mı?

- Siyasi Partiler Kanunu'ndan kaynaklanan eksiklikler var. Önce o düzeltilmeli. Bir de Cumhuriyetin başından bu yana gelen geleneksel davranış biçimleri var.

- Nedir onlar?

- Partilerde lider hakimiyeti var. Milletvekillerini biz mi seçiyoruz. Liderler yazıyor, biz onaylıyoruz.

AF ÖNÜME GELSİN
- Gündemdeki af yasası konusunda ne düşünüyorsunuz?

- Hiçbirşey düşünmüyorum. Hükümetin takdiri, Meclis'in işi. Kararı Meclis verir. Öyle değil mi?

- Ama yasa Meclis'ten geçip önünüze gelecek. O zaman ne yapacaksınız?

- Önüme gelmeden bir şey söyleyemem.

Sezer'e gazeteci grubunun dışında karşılaştığımızda bir noktada bir sorumuz daha oluyor:

- 1 Ekim'deki Meclis açılışında verdiğiniz "demokratikleşme" mesajlarını 29 Ekim konuşmanızda da verdiniz. Bu mesajlarınız sizce Meclis tarafından alınıyor mu?

- Bilmiyorum. Ama birileri dinleyinceye kadar tekrar edeceğim.

SEZER RAHATLAMIŞ
Cumhurbaşkanlığı devir töreni ve davetinde giymemesi haber konusu olan -ve bildiğimiz kadarıyla 30 Ağustos davetinden sonra ikinci kez içinde göründüğü- smokin Sezer'e yakışıyor.

Sezer, dün gece Cumhurbaşkanlığı'nı Süleyman Demirel'den devraldığı 16 Mayıs akşamındaki tedirgin tavrından çok uzak görünüyordu. Sorulara kısa ve kesin yanıtlar veriyor, tavrının onaylanması için sık sık "öyle değil mi" sorusuna başvuruyordu.

Hayır, henüz Camlı Köşk'ten taşınmamıştı. Sabah dokuz-dokuz buçuk gibi, Özel Kalem Müdürü Tacan İldem'le programını gözden geçirerek güne başlıyordu.

Acelesi yoktu ve önünde yedi yıllık bir görev süresi bulunduğunun, bu süre içinde Meclis'in de hükümetin de değişeceğinin bilinciyle konuşuyordu.

MURAT YETKİN